Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Keçi sütü anne sütünün yerini tutar mı?

Seda hanım süt ile ilgili en çok merak edilen sorulardan birini sormuş. Uzman doktorumuz Demet Ilıkkan yanıtladı. Merhaba, Kızım 6 aylık ve katı gıdaya geçeceğiz. Keçi sütünün anne sütüne en yakın değerleri olan süt olduğunu duydum. Hazırlayacağım mamalarda inek sütü yerine keçi sütü tercih etmeli miyim? Teşekkürler Seda Yıldırım Kültürel alışkanlıklar, kişisel inançlar sonucunda gelişmiş, besin eksiklikleri teknik olarak bulunmayan ülkelerdeki, sosyal durumlardaki bebekler, çocuklar da yetersiz beslenmeye maruz kalabilirler. Keçi sütü de alerjik reaksiyonlara, ağır elektrolit bozukluklarına, kansızlığa, enfeksiyonlara yol açabilir. Genellikle inek sütü alerjisi olan bebeklerin keçi sütü allerjisi de vardır. Yapılan testlerde inek sütü alerjisi olanlarda keçi sütü ile ilgili parametreler de anlamlı olarak yüksek bulunmaktadır. Keçi sütünde anne sütüne kıyasla sodyum (tuz) ve protein miktarı üç kat daha fazladır. İç organların tüm işlevlerini yerine getirmeyi başarması zaman alır. Böbreklerin vücuttaki fazla sodyumu atma işlevini yerine getirmesi ikinci yaşın sonuna kadar tamamlanmaz. Bebeğin vücuduna düzenli olarak, uzun süre boyunca, günlük besin ihtiyacını giderirken istemeden sokulan fazla sodyum ve protein yıkım ürünleri vücut tarafından uzaklaştırılamayıp birikir. Bu süreç ne kadar uzun sürerse o kadar ikincil sorunlar kalıcı hale gelir. Keçi sütünde anne sütüne kıyasla folik asit miktarı 10 kat daha azdır. Uzun süreli folik asitten eksik beslenmek büyük hücreli (megaloblastik) kansızlığa yol açar. Avrupa’da 1920-30 yıllarında yaygın keçi sütü tüketimi sonrasında sıklıkla ortaya çıkan kansızlığa “Keçi sütü kansızlığı” adı verilmiştir. Keçi sütü ile toksoplaza, brusella enfeksiyonları yanında...

Devamı…

Gazze’de bir gazeteci baba

Geçtiğimiz Perşembe günü Washington Post’un ön sayfasında bir fotoğraf yayınlandı. İsrail’in gene geçtiğimiz Çarşamba günü Gazze’ye düzenlediği hava saldırısının ardından çekilmişti fotoğraf. BBC Arapça Servisi’nin gazetecilerinden Jihad Misharawi görünüyordu fotoğrafta. Ama bir gazeteci değil, acılı bir baba olarak. Saldırıda, 11 aylık oğlu Ömer ölmüştü. Baba Misharawi, çocuğunun cansız bedenini tutuyordu kucağında. İsrail’in Gazze’ye düzenlediği hava saldırısında hedef alınan semtlerden birinde yaşıyordu Misharawi. Oğluyla birlikte, karısının kızkardeşini de kaybetti, kendi kardeşi ise yaralandı. Misharawi isyan ediyordu: “Bizim mahalleden tek bir taş bile atılmadı İsrail uçaklarına…” BBC Ortadoğu Büro Şefi Paul Danahar, “Biz burada bir ekibiz” diye açıkladı tutumunu. Ardından şu...

Devamı…

Büyümek hakkında

Elinde olsa hemen yarın büyümeyecek tek bir çocuk bile tanıyor musunuz? Peki, elinde olsa büyümemeyi seçecek tek bir büyük biliyor musunuz? Aşağıdaki cümleler, büyüme uğraşının zaman kaybından başka bir şey olmadığını düşünen biri tarafından derlendi…  “Ebeveynlerin yapabileceği yalnızca iyi nasihatler vermek ya da sizi doğru yola yönlendirmekten ibarettir. İnsanın karakterine son şeklini veren, kendi elleridir.” Anne Frank “Eğer büyümek, ağaçlara tırmanma hakkımı elimden alacaksa, asla büyümeyeceğim, büyümeyeceğim, büyümeyeceğim. Hayır, büyümeyeceğim.” J.M. Barrie Büyür hatıralar gibi ihtiyarlar, Yaşamayı hatırlarken. Büyür güzellikleri, vücutları kısmetleri, Çocuklar uyurken. Fazıl Hüsnü Dağlarca “Olgunlaşmamış insanın işareti, bir dava için ölme isteğidir, olgun insanın işareti ise...

Devamı…

31.Uluslarası İstanbul Kitap Fuarı başladı

17-25 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek olan 31.Uluslarası İstanbul Kitap Fuarı başladı. Gülten Dayıoğlu’nun “Onur Yazarı” olduğu ve 600’ün üzerinde yayınevinin katıldığı fuarın bu seneki teması ise “Çocukluğum Yurdumdur-Çocuk ve Gençlik Edebiyatı” olarak belirlendi. Hollanda ise 31. Uluslarası İstanbul Kitap Fuarı’nın “Onur Konuğu”. Birbirinden renkli çocuk etkinliklerine ev sahipliği yapacak olan fuar süresince Gülten Dayıoğlu’nun katılımıyla çocuk edebiyatı üzerine panel ve söyleşiler de düzenlenecek. Gülten Dayıoğlu’nun yaşamından kesitlerin yer aldığı “Bir Yaşamış, Bir Yazmış Gülten Dayıoğlu” sergisi, yazarın 50 yıllık yazın hayatına ışık tutuyor. Resimli çocuk kitaplarından derlenmiş illüstrasyonların sunulduğu Hollanda Çocuk Kitapları Resimleri Sergisini (Fil Gelmiş) gezmeden dönmeyin… Hollandalı...

Devamı…

Erken doğum hakkında bilinmeyenler

Bilim insanları, erken doğum oranlarının azaltılması konusunda çok daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu uyarısında bulundu. Erken doğum, beş yaş altındaki çocukların ölüm nedenlerinin arasında ikinci sırada bulunuyor. Yapılan araştırmalara göre erken doğumun nedenlerinin önemli bir bölümü hala bilinmiyor. Uzmanlar bu konuda daha fazla araştırma yapılması çağrısı yapıyor. Her yıl dünyada 15 milyon bebek 37 haftalık hamilelik öncesinde doğuyor ve bu sayı sürekli artıyor. Ancak bunun nedeni ve çözümüyle ilgili bilgiler hala çok kısıtlı. Kalkınmış ülkelerde erken doğan bebekler genelde temel bakım kriterleri uygulanmadığı için ölüyor. Erken doğum kısmen önlenebilir Dünya Sağlık Örgütü, Save the Children, London School of Hygiene, Tropical Medicine gibi sağlık...

Devamı…

Anne-Bebek-Çocuk Fuarı başlıyor

Boyut Group tarafından düzenlenen, Anne-Bebek-Çocuk Fuarı, IBS, Prima Premium Care ve Doğa Koleji ana sponsorluğunda 14-16 Aralık tarihleri arasında Lütfi Kırdar Fuar Merkezi’nde kapılarını açıyor. 0 – 12 yaş arasındaki tüm çocuklar ile ailelerinin ihtiyacı düşünülerek hazırlanan IBS Anne Bebek Çocuk Fuarı’nda, Türkiye’nin prestijli markalarının en yeni ürünleri tanıtılacak, ebeveynlerin hayatını kolaylaştıran en son çözümler sunulacak. Markaların fuara özel kazançlı kampanyaları ile de ziyaretçiler, 2013’e şanslı girecek. Bugs Bunny, Tweety, Sylvester, Taz ve Daffy İBS ile beraber tüm çocukları eğlenceye doyuracak. Looney Tunes’un birbirinden güzel ürünlerinin de sergileneceği fuarda çocuklar Bugs Bunny ve arkadaşlarıyla fotoğraflar çektirecek, eğlenceli vakit geçirip...

Devamı…

Mahsus mahalle sallanan beşik

İsmail Yıldız, F Tipi Cezaevi’nden kızına yazmış… Duygusuz melekler gibi uçuşup durur soyut varlıklar Gözmüş, burunmuş, öyle kaba şeyler yoktur Oval yüzlerinin naif boşluklarında. Kaynamış su kadar yararlı ve saf. Çarpım tablosu kadar sevgisiz. Gülümserken bebek çevresindeki boşluğa Ve kuram değil, anne sütüdür sevgi. Yanlış anlarlar onlar yıldızlarını, bu kırılgan yaratıkları. Ampul kafalı bir Eflatun’un bilgeliğini beklerler. Bırakalım şaşırtsınlar yüreğini onun, marifetleriyle. Hangi kış çocuğu büyümüş böyle bir ortamda? * Anlatacak bir masal besliyorum zulamda doğrusu. Pirelerin berber olduğu develerin tellal olduğu, ben Zerya’nın beşiğini tıngır mıngır sallamadan evvel… Masalın tellere dolanan kısmında bir bayram sabahının çocukça telaşesi vardı...

Devamı…

Prof. Kayaalp: Sürekli hastalık icat ediliyor, sağlıklı çocuk tanımı değişiyor

Metin Solmaz, Prof. Dr. Levent Kayaalp’le çocuk ve ruh sağlığı denince akla gelebilecek her konuyu içeren geniş bir söyleşi yaptı. İlk bölümünü bugün yayınlıyoruz. Prof. Kayaalp, sağlıklı çocuk tanımının neden sürekli değişip durduğunu, tıp biliminin ve medikal endüstrisinin bizlerden ve çocuklarımızdan ne istediğini anlatıyor… Söyleşinin devamını önümüzdeki günlerde yayınlamaya devam edeceğiz… Prof. Dr. Levent Kayaalp kimdir? İstanbul St. Joseph Lisesi ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunudur. Ruh Sağlığı Hastalıkları uzmanlığını da Cerrahpaşa’da yapmıştır. Fransa’da Lille Üniversitesi’nde Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi ihtisası, Paris Psikanaliz Enstütüsünde psikanaliz eğitimi vardır. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları anabilim dalını kurmuştur. Levent Bey,...

Devamı…

Çocukluk, şehir ve denge

Alain de Botton Mutluluğun Mimarisi (Çev: Banu Tellioğlu Altuğ, Sel Yayıncılık, II. Bs. 2007) adlı kitabında ne türden şehirlerde ve evlerde kendimizi neden mutlu hissettiğimizi anlatıyor. Geçmişten bugüne, kürenin her kültüründe ve dininde mutluluğun ve ev denilen hadisenin nasıl tarif edildiğini, bu tariflerin mimariye nasıl yansıdığını özetliyor kitabında. Bir bölümdeyse Wilhelm Worringer adlı bir Alman sanat tarihçiye gönderme yaparak mimari anlamda neyi, neden güzel bulduğumuzu sorguluyor. Aşağıya paragrafı alıntılıyorum. Evinize ve şehirde olup bitenlere bir de bu gözle bakın. Şahsen ben şu ara İstanbul’u sarmalamakta olan mimari üslubun en çok İstanbul’dan kurtulmak istediği kanaatine kapıldım. “Kişisel olarak bizde, daha...

Devamı…

Çocuğun gelin hali

Pek çok toplumda, evlilik iki insanın birlikte kuracakları hayatın başlangıcı olarak kutlanır ve kutsanır. Ne var ki dünya üzerindeki milyonlarca kız için evlilik, kutlanan ve kutsanan bir hal olmanın ötesinde tam bir kabusa dönüşüyor. Çünkü henüz onlu yaşlarını sürmekte olan kız çocukları aileleri tarafından evlendiriliyor. Çocuk gelinler pek çok problemle yüzyüzeler. İlk akla gelen çocukluklarını yaşayaşamadan bir ailenin sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalmaları. Ancak daha da önemlisi pek çoğu sağlıklarını yitiriyorlar. Ve sadece kocalarının değil, ailenin tüm üyelerinin baskı ve şiddet uygulamalarına karşı kendilerini koruyamadıkları için her anlamda istismar ediliyorlar. Birçoğu ise doğum yaparken hayatlarını kaybediyor. Dünya üzerinde 18 yaşından...

Devamı…