Bir İstanbul banliyösünde floresan ışıklara boğulmuş bir bodrum katı. Beyaz kumaş yığınlarının arasında çalışan Şükrü henüz 12 yaşında. 10 ay önce Kuzey Suriye’den amcası ile Türkiye’ye gelmiş. Ailesine destek olmak için haftada 60 saat çalışıyor ve ayda 600 lira kazanıyor.

“Çalıştığım için okula gidemiyorum ama Suriye’ye döndüğümüzde yeniden okula gideceğim.” diyor.

Fabrikanın sorumlusu 12 yaşın bu tempoda çalışmak için çok küçük olduğunu kabul ediyor, ama çok da önemsemiyor.

“Onların çalışmak zorunda olması bizim suçumuz değil. Devletin başarısızlığı.” diyor.

Kayıtdışı çalışan Suriyeli işgücü oranı tam olarak bilinmese de, BM’ye göre mülteci kamplarında yaşayanlarla birlikte Türkiye’de yaklaşık 2,3 milyon kayıtlı Suriyeli mülteci yaşıyor. Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi’ne göre, 250,000 Suriyeli mülteci yasadışı çalışıyor ve  İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporuna göre, çocuk işçiliği Türkiye’de çok yaygın; kayıtdışı çocuk işçiliği ise ülkenin en büyük ikinci sanayisi olan hazır giyim sektöründe görülüyor.

Türkiye, Ocak ayına kadar mültecileri yasal işlerde çalışma hakkı olmayan geçici misafirler olarak görüyordu. AB ile yapılan anlaşma kapsamında, Türkiye Hükümeti, geçtiğimiz hafta altı aydır Türkiye’de bulunan mültecilere çalışma izni için başvuruda bulunmalarını sağlayan yeni düzenlemeler yaptığını duyurdu.

Yapılan düzenlemelerin temel amacı, Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin asgari ücretinin 1.647 liraya yükseltilmesi.

İstanbul’da başka bir atölyede çalışan ve ülkesindeki IŞİD barbarlığından kaçan 28 yaşındaki Abdo, ayrımcılık üzerine konuşuyor:

“Bize burada farklı davranılıyor. Türkiyeli çalışanlardan daha çok çalışmak zorundayız ama daha az maaş alıyoruz. Çünkü yasadışı çalışıyoruz ve iş güvenliğimiz yok. Maaşlarımız geç veriliyor.”

Türkiye’nin güneyinde, mülteciler daha düşük ücretlerle çalışıyor. Mersin’de “merdiven altı” üretim yapan bir tekstil atölyesinde 20 yaşındaki Leila, üç yıl önce Halep’ten anne ve babası ile kaçmış. “Ailem çalışmak için çok yaşlı, bu yüzden çalışmak zorundayım, ama maaşım hayatta kalmamız için yeterli değil.”

Leila, saat başına 1.6 Türk Lirası kazanıyor. “Ayda 350 lira kazanıyorum, ama 450 lira kira veriyoruz,” diyor. “Kardeşim İsveç’ten para gönderiyor.” Leila okula geri dönmek istiyor ve ekliyor: “Hayalim öğretmen olmak.”

Suriyeli mültecilerin çalıştığı bir diğer atölye de haftada en az 60 saat çalışma karşılığında mültecilere aylık 950 lira veriliyor. Üretim, Alman markaları Orsay ve Margittes için yapılıyor.

Hem Türkiye yasaları hem de uluslararası mevzuat 12 yaşın altındaki çocukların çalıştırılmasını yasaklıyor.

BHRRC, Suriyeli mülteci çocukların Türkiye’deki konfeksiyon atölyelerinde sömürülmesini incelediği çalışması kapsamında 28 markaya, Suriyeli çocukların ve yetişkinlerin Türkiye’deki tedarikçileri tarafından sömürülmesi riskine karşı yürüttükleri çalışmaları sordu.

Gelen yanıtlarda, firmalar arasında H&M ve Next, geçen yıl boyunca çocuk işçi çalıştırıldığını kabul eden iki marka oldu. Primark ve C&A ise tedarikçi firmalarda Suriyeli göçmen yetişkinlerin çalıştırıldığını tespit etti. Aralarında GAP, New Look ve River Island’ın bulunduğu 10 firma ise henüz kurula yanıt vermedi.

***

theguardian.com‘da yayımlanan haber özetlenerek Türkçeleştirilmiştir.