Advertisement

Sağlık

Masum üfürümler

Üfürüm nedir? Üfürümler kalp ve damarsal yapılardaki türbülan kan akımı tarafından oluşturulan ve göğüs duvarına yayılan seslerdir. Kalbin muayenesi sırasında dinleme aleti ile kalp seslerine ek olarak duyulur. Üfürümün nedenleri nelerdir? Doğuştan ve sonradan oluşan kalp hastalıklarına bağlı olarak duyulabilir. Ancak sağlıklı çocukların yaklaşık yarısında altta yatan kalp hastalığı olmaksızın masum üfürüm denilen hafif üfürümler duyulabilir. Masum üfürüm nedir? Sağlıklı çocukların yaklaşık yarısında altta yatan kalp hastalığı olmaksızın kalbin dinleme aleti ile dinlenmesi ile duyulan seslerdir. Masum üfürümlerin nedenleri nelerdir? Masum üfürümlerin kesin nedenleri bilinmez. Genellikle kalbin sol karıncığı içindeki bir kas lifine çarpan kan akımı veya kalpten çıkıp akciğerlere giden damardaki kan akımına bağlı olarak duyulur. Masum üfürümlerin duyulma yaşı: Masum üfürümler genellikle 2 yaşından sonra duyulmakla birlikte her yaşta duyulabilir. Masum üfürümlerin şiddeti: Masum üfürümler hafif üfürümlerdir. Ateş ve heyecan gibi kalbin hızlı çalıştığı durumlarda üfürümün şiddeti artar. Genellikle çocuklar ateşli bir hastalık nedeniyle doktora gittiklerinde saptanır. Bu durumlar düzeldiğinde üfürümün şiddeti azalır veya kaybolur. Masum üfürümlerde tanı: Masum üfürümlerin çoğuna muayene ile tanı koyulabilir. Kalp hastalığından şüphelenilen çocuklara ekokardiyografi yapılması gerekir. Masum üfürümlerde yaklaşım: Masum üfürüm bir hastalık değildir. Tedavi ve izlem gerektirmez. Hafif üfürümler olduğundan genellikle çocuk büyüyüp göğüs duvarı kalınlaştıkça duyulmazlar. Ancak yaşam boyu duyulsa da bir önemi yoktur. Önemli olan altta yatan bir kalp hastalığının...

Devamı…

Havale (konvulsiyon, nöbet) nedir?

Nöbet veya halk arasında daha çok havale olarak da olarak da adlandırılan konvulsiyonlar hastalık değil bir semptomdur yani bir hastalığın bulgusudur ve birçok hastalık sırasında karşımıza çıkabilir. Beyin kabuğundaki sinir hücrelerinin anormal deşarjına bağlı tüm vücudu kapsayan (generalize), veya vücudun bir kısmını tutan (fokal) kaslardaki istemsiz, ani gelişimli anormal hareketler havale olarak tanımlandırılır. Havalenin hangi tipleri vardır ve ne zaman karşımıza çıkar? Havale halk tarafından inanılanın tersine bilinç kaybının mutlaka olması gerekmediği sadece vücutta karıncalanma, görme bozuklukları gibi duysal bozukluklar veya tekrarlayan karın ağrısı gibi otonomik disfonksiyon ile de seyredebilir. Beynin oluşan lezyonlarına bağlı oluşan ve semptomatik konvulsiyon olarak da adlandırılan konvulsiyonlar en sık yaşamın ilk beş yılı içinde görülmekle birlikte tüm yaş gruplarında da görülebilinir. Tüm yaş gruplarında konvulsiyonla karşılaşılabilmesinin en büyük nedeni menenjit, ensefalit, beyin absesi, kafa travması, elektrolit düzensizliği, hipoglisemi gibi sık konvulsiyon nedenlerinin tüm yaşam boyunca karşımıza çıkabilmesidir. Tüm popülasyonun %4-5′ inin hayatları boyunca en az bir kez konvulsiyon geçirdiği bildirilmektedir. Fakat çocukluk çağında konvulsiyonu ortaya çıkaran nedenler çok daha çeşitli olabildiği ve konvulsiyon gelişmekte olan beyin üzerinde zeka geriliği, psişik bozukluklar gibi zararlara neden olabileceği için konvulsiyon çocukluk çağında daha farklı bir öneme sahiptir. Konvulsiyon nedir? Epilepsi nedir? Konvulsiyonların büyük kısmı geçici olup tekrarlamazlar. Uzun süreli tekrarlayıcı konvulsiyonlar da epilepsi olarak tanımlanır. Epilepsi nedeniyle tekrarlayan nöbetler ise semptomatik nöbet olarak değil epileptik nöbet olarak adlandırılır. Semptomatik konvulsiyonlar, toksik maddeler (ilaçlar,evde kullanılan zehirler), metabolik bozukluklar...

Devamı…

Ensefalit (Beyin iltihabı) nedir?

Ensefalit yani beyin iltihabı, beyin dokusunun ani olarak ortaya çıkan iltihaplı bir hastalığıdır. Çoğunlukla beyin zarları iltihabı yani menenjit ile birlikte görülür ve meningoensefalit adını alır. Bazen omurilik de olaya katılır ve meningoensefalomiyelit adını alır. Birincil ensefalit olarak adlandırılan beyin iltihapları virüsün girdiği yerde çoğalması ile karakterize ensefalitlerdir. Postenfeksiyöz ( enfeksiyon sonrası) ve postvaksinel (aşı sonrası) ensefalitler olarak adlandırılan diğer grubu ise bir nedene ikincil olarak gelişmiş ensefalitler oluşturur. Ensefalit etyolojisinde en sık herpes grubu virüsler suçlanmaktadır. Ensefalitin klinik ve laboratuvar bulguları nelerdir? En önemli klinik bulgu bilinç durumundaki değişikliklerdir. Huzursuzluk, saldırganlık, uykuya meyil, yüksek ateş, beyin zarı uyarılmasını düşündüren bulgular, oryantasyon bozukluğu vb benzeri bulgular görülebilir. Lomber ponksiyon denen ve halk arasında belden su almak olarak bilinen yöntemde alınan beyin omurilik sıvısının; basıncı, rengi, hücre sayısı, protein miktarı, şeker düzeyi değerlendirilir. Beyin omurilik sıvısında mikrop üretilmesi, virüsun izole edilmesi gibi yöntemler uygulanır. Bazen beyin biyopsisinde beyin iltihabına neden olan etmeni tespit etmek için beyin biyopsisine gitmek gerekebilir. Ensefalitin tedavisi nasıl yapılmaktadır ? Beyin iltihabına bağlı gelişebilen ve kafa içi basınç artışı durumu olarak adlandırılan klinik durumda antiödem tedavi, beyin iltihabı etyolojisinde en sık suçlanan herpes simplex virüsüne bağlı beyin iltihabında aciklovir tedavisi ve tüm diğer ajanlara bağlı hasta gruplarında da etyolojik nedene bağlı tedayiyle birlikte semptomatik tedavi uygulanır. Beyin iltihapları içinde en iyi prognoz kabakulağa bağlı beyin iltihabında, en yüksek ölüm nedeni ise herpes virüse bağlı beyin iltihabında...

Devamı…

Bayılma nedir?

Beyin kan akımının yaygın ve geçici olarak azalması ile oluşan bilinç kaybı, senkop yani bayılma olarak adlandırılır. Beynin oksijen depolama kapasitesi sınırlı olduğu için beyin kan akımının azalmasını takiben on saniye içinde bilinç kaybı ortaya çıkmaktadır. Bayılmanın hangi tipleri vardır? Vücutta çevredamar direncinin azalması sonucu ortaya çıkan bayılmalar bir sinir-damar etkisi (vazo-vagal) ya da vücudun pozisyonuna bağlı oluşan hipotansiyon (ortastatik hipotansiyon) nedeniyle oluşurlar. Bu oluşum mekanizması nedeniyle bu bayılma grubu sinir damar etkisine bağlı bayılma (vazovagal senkop) olarak adlandırılır. Bu hastalığın ortaya çıkması öncesi kansızlık (anemi), aniden ayağa kalkma, açlık, ani ağrı, korku gibi hazırlayıcı veya tetikleyici faktörler vardır. Hastalar genellikle senkopun gelişebileceğini bilirler. Bu tarz vasküler senkopların büyük bir kısmı hasta ayakta iken gelişir, bazen bu senkobu takiben kısa süreli klonik nöbetler bile gelişebilir. İnce, narin yapılı ve uzun boylu kişilerde ani ayağa kalkma yada uzun süreli ayakta durma sonrası kan basıncında olan değişiklikler nedeniyle gelişen tabloya ise ortastaz sendromu adı verilir. Astımlı çocuklarda yaygın olan tablo ise öksürük sonucunda artan akciğer zarı (intraplevral) basıncı nedeniyle sağ kalbe gelen kanın ve kalpten kan çıkışının (kardiyak output) azalmasıdır. Kalp debisi azalması sonucu gelişen ve kardiyak senkop olarak adlandırılan senkoplar doğumsal kalp anomalileri,subaortik stenoz,mitral kapak prolapsusu,uzun QT sendromu vb gibi kalp kökenli (kardiyak) nedenlere bağlı olaral gelişir. Kardiyak senkoplar diğer senkoplara göre daha az görülmekle birlikte ani ölümlere neden olabilmesi nedeniyle dikkat edilmesi gereken bir senkop türüdür. Senkoplar sırasında az...

Devamı…

İnme ne demektir? Neler inmeye neden olmaktadır?

İnme (stroke) damarsal nedenlere bağlı olarak gelişen ve 24 saatten uzun süren kısmi nörolojik bozukluk olarak tanımlanır. 24 saatten daha kısa süreli olanlar ise geçici iskemik atak adını alır. Çocukluk çağı inmelerinin ¼ ünde etyoloji saptanamayabilir. Ama inmeler tüm çocukluk çağı hastalıkları içinde nadir olarak görülen hastalıklardır. Erişkin çağında damar sertliği veya damar kireçlenmesi olarak adlandırılan aterosklerotik damar değişiklikleri beynin damarsal olaylarında ön planda karşımıza çıkarken çocukluk çağında hem beyin damarsal hastalıklarının nedenleri çok değişkendir, hem de görülme sıklığı çok daha azdır. Çocukluk çağında inmeler en sık yenidoğan döneminde görülmektedir. Belli başlı inme nedenleri nelerdir? İnme nedenleri, ön planda atardamar tıkanıklığına veya atardamarda pıhtı oluşmasına yol açan nedenler ile toplardamar kökenli nedenler olarak iki ana grupta sınıflandırılmaktadır. Atardamar tıkanmasına bağlı olarak ortaya çıkan inmelerde doğumsal siyanotik kalp hastalıkları çocuklardaki serebrovasküler olayların en sık nedenidir. Ancak bununla birlikte birçok farklı neden daha vardır. Bu nedenleri şöyle özetlemek mümkündür: Hiperviskozite (polisitemi, hiperlökositoz, trombositoz sonucu gelişir), aşırı pıhtılaşma yapabilen kalıtsal durumlar (faktör V leiden mutasyonu, protein C eksikliği, protein S eksikliği, antitrombin III eksikliği, protrombin gen 2010 mutasyonu vb), boyun ve servikal vertebra travması (karotis trombozuna neden olarak), otoimmün hastalıklar sonucu oluşan arteritler (SLE, Henoch-Schönlein purpurası, Kawasaki has.,PAN vb), hiperkoagülopati (antifosfolipid antikorları,lupus antikoagulanı,antikardiyolipin antikorları sonucu), doğumsal metabolizma hastalıkları (homosistinüri, hiperkolesterolemi), Moyamoya hastalığı . Birçok nedene bağlı olarak gelişen inmede tedavi etyolojik nedene yönelik tedavi, kan sulandırıcı antikoagulan tedavi ve destek tedavi olarak...

Devamı…

Epilepsi (Sara) nedir? Konvulziyon (Havale) nedir?

Epilepsi toplumun %1’inde karşılaşılan ve tekrarlayan havaleler (konvulziyon) ile karakterize bir hastalık tablosudur. Epilepsi hastalığı tarihin çok eski dönemlerinden beri bilinmekte olup tutulma, ele geçme manasında kullanılan “epilambanein” kelimesinden türemiştir. Bu tanım ile epileptik atak geçiren kişinin kendini ve başına gelen olayı kontrol edememesi vurgulanmaktadır. Ülkemizde en sık karşılaşılan durumlardan biri; epilepsinin, diğer adıyla sara hastalığının konvulziyon ya da daha çok bilinen adı ile havaleyle karıştırılmasıdır. Kavram kargaşası yaşamamak için unutulmaması gereken önemli bir nokta da epilepsi ile sara kelimelerinin, konvulsiyon ile de havale kelimelerinin eşanlamlı kelimeler olduğudur. Havale (konvulziyon) beyin hücrelerindeki anormal elektriksel boşalım sonucunda bir kerelik olarak ortaya çıkan klinik bir durumdur. Ağır bir hastalık veya elektrik çarpması gibi durumlarda da beyin hücrelerinde bu tarz bir anormal elektriksel deşarj ortaya çıkabilmekte ve bu nedenle birçok kişi hayatı boyunca bir kez havale geçirebilmektedir. Böyle bir durum kişinin mutlaka epilepsi hastası olacağının göstergesi değildir. Bir kişiye epilepsi (sara) hastası diyebilmek ancak dışarıdan herhangi bir uyarıcı neden olmadan ortaya çıkan ve tekrarlayan konvulsiyonların olması halinde mümkündür. Bundan dolayı epileptik bir hastada olan konvulziyonu elektrik çarpması vb. durumlarda ortaya çıkan konvulziyonlardan ayırt edebilmek için epileptik konvulziyon terimi kullanılmaktadır. Konuyu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz. Herhangi bir kişiyi elektrik çarptığında havale geçirmesi beklenen bir şeydir. Bir kez elektrik çarptı ve konvulziyon geçirdi diye kişiyi epileptik olarak kabul etmek mümkün değildir. Eğer bir kişi farklı zamanlarda gidip elektrik telini tutar ve elektriğe çarpılırsa her...

Devamı…

Yaya Hakları Bildirgesi

Biz yayalar, kent nüfusunun büyük çoğunluğunu meydana getiren ve toplumun her kesiminden gelen bir kitleyiz. Bebekler, çocuklar, çocuklular, hamileler, yaşlılar dahil, her yaştan insandan, çeşitli sakatlıkları olanlardan, herhangi bir biçimde yük taşıyanlardan oluşan bir topluluğuz. İNSANA VE ÇEVREYE DOST ULAŞIMI Yayalık, diğer insanlara ve çevreye hiçbir zarar vermeyen, insanın kendi sağlığına da katkıda bulunan bir ulaşım biçimidir. İnsanın kendi enerjisi dışında kaynak tüketmediği için havayı kirletmemesi, park ederek alan işgal etmemesi ve diğer yayalara zarar verme riskinin sıfır olması, çevresine dost bu ulaşım biçiminin ayırt edici nitelikleridir. Ayrıca toplumsal ilişkiyi de kolaylaştırma ve sıklaştırma olanakları sunmaktadır. Bu esnek ve...

Devamı…

13 soruda sünnet!

Sünnet nedir? Sünnet, konumuzdaki anlamıyla erkeklerde penis uç kısmını (başını) örten ve koruyan üst derinin (prepusyum) kesilip alınmasıdır. Sadece erkeklerde mi uygulanmaktadır? Sünnet, Afrika kıtasının bazı bölgelerinde kadınlara da uygulanmaktadır. Kadın sünneti hala uygulanmakta olan bir işlem midir? Halen Mısır, Sudan gibi ülkelerde, özellikle Doğu Afrika’da bu işlem uygulanmaktadır. Şu an yılda yaklaşık üç milyon kız çocuğu, dini ve geleneksel sebeplerle sünnet edilmektedir. Ancak bu sayının her yıl azaldığı bilinmektedir, çünkü kadın sünneti erkek sünneti kadar savunucu bulamamakta ve ciddi bir yanlış olarak düşünülmektedir. Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü gibi dernekler kadınlara ciddi sağlık problemi oluşturduğu düşüncesiyle bu işlemi...

Devamı…

Pilor stenozu

“Pilor stenozu” nedir? Neden olur? Pilor, midenin hemen çıkışında bulunan, öğütülmüş besinlerin mideden onikiparmak barsağına geçişini kontrol eden kasa verilen isimdir. Stenoz ise latince bir kelimedir ve darlık anlamına gelmektedir. Bu durumda pilor stenozu, midenin hemen çıkışında bir darlık olduğunu belirtmektedir. Pilor kanalını oluşturan kas tabakasının aşırı gelişip, mide çıkışında daralmaya sebeb olmasıyla kendini gösteren bu hastalığın sebebi belli değildir. Ortalama 300-900 canlı doğumda bir görülürken, sıklıkla ilk çocukta gözlendiği ve erkek çocuklarda dört kat daha fazla olduğu belirtilmektedir. Çocuğumda pilor stenozu olduğu naslı anlaşılır? Pilor stenozu kasın yavaş yavaş gelişmesiyle, kendisini sıklıkla 3-5 haftalıkken belli eder. Mide çıkışındaki darlığa bağlı olarak her beslenme sonrasında fışkırır tarzda, mide içeriği ihtiva eden kusmalarla kendisini gösterir. Safralı yeşil kusmalar olması durumunda bu tanıdan uzaklaşılır. Kas tabakasındaki genişleme gittikçe artacağı için, daralma da zamanla artacak ve kusmalar da şiddetlenecektir. Beslenmenin hemen sonrasında çocuk tüm aldığı besini kusacağı için açlıkla tekrardan beslenmek için memeye saldıracaktır. Tanı nasıl konulur? Biraz önce bahsedilen şikayetlerle getirilen bebekte, gelişmiş olan kas kütlesinin oluşturduğu, zeytini anımsatan kitle göbeğin hemen üzerinde, karaciğer altında doktor tarafından fizik muayene ile hissedilebilir. Sadece kitlenin hissedilebilmesi, ailenin anlattığı şikayetler ile birleştirilerek tanı koymak için yeterliyse de, emin olunamadığı durumlarda karın ultrasonografisi veya kontrast bir madde yutturularak çekilen mide filmlerinden de yardım alınabilinir. Tanı konulduktan sonra ne yapılmalıdır? Pilor stenozunun tedavisi cerrahidir. Alınacak kan tetkikleriyle çocuğun su kaybı ve kandaki elektrolit bozuklukları saptanıp, damardan...

Devamı…

Göbek fıtığı

Göbek fıtığı nedir, neden oluşur? Anne karnındayken, göbek halkasının içerisinden geçen damarlar, anne ile çocuk arasındaki bağı oluşturur ve çocuğun büyümesi için gerekli ihtiyaçları karşılarlar. Doğumla beraber bu damarlar, kendilerini saran halkadan daha hızlı büzüşerek kapanırlar. Büzüşmüş damarlar çevresinde, henüz kapanmakta olan göbek halkasının içinde oluşan boşluktan karın içindeki barsakların ya da yağın girip çıkmasıyla göbekte oluşan şişliğe “göbek fıtığı”denir. Göbekteki şişliğin içeri itilip, barsakların tekrar karın içerisine girmesi sağlandığında, parmağınızı saran açık göbek halkasını hissedebilirsiniz. Tanı konulduktan sonra ne yapılmalı? Çoğu göbek fıtıklarında, göbek halkası yavaş yavaş kapanacağı için herhangi bir cerrahi müdahalede bulunmaya gerek yoktur. Ancak dört yaş üstü çocuklarda ya da göbek halkasının 1.5-2 cm’den geniş olduğu durumlarda kendiliğinden kapanmanın olmayacağı düşünülüp cerrahi tedavi önerilebilir. Göbek fıtığında barsakların geçtikleri halka içerisinde sıkışarak boğulmuş fıtık haline gelmeleri çok nadirdir, ancak yine de göbekte oluşan şişliğin ağrılı bir şekilde devam etmesi, kusma ve karın şişliğinin de eşlik ettiği durumlarda acil cerrahi gerekebileceği hatırda tutulmalıdır. Ameliyat öncesi hazırlık ve ameliyat nasıl olacak? Göbek fıtığından dolayı cerrahınız ameliyat endikasyonu verdiği takdirde, ameliyat tarihinizde, randevu saatinizden en az üç saat öncesinden çocuğunuzun hiçbir şey yememiş ve içmemiş olması gerekmektedir. Operasyondan yarım saat önce hastanemize geldiğinizde, önce deneyimli anestezistlerimiz tarafından kısa bir muayene yapılıp, size anestezi hakkında bilgi verilecektir. Bu arada çocuğunuza uygulanacak bir ilaç yardımıyla, çocuğunuz rahatlayacak ve ameliyat stresinden uzaklaşacaktır. Bu ilacın kısa bir hafıza kaybı özelliği sayesinde, ameliyattan sonra...

Devamı…