CNNTürk, TürkNet, MCD Grup, Cine 5 Medya Grubu ve Demirören Holding’te 17 yıl boyunca kurumsal iletişim yapan Yasemin Sönmez Ketenci, hamile olduğu için işten çıkarıldı. Ketenci, Demirören Holding’e yazdığı mektubunda, Başbakan Tayyip Erdoğan’a da seslendi…

Yasemin Sönmez Ketenci’nin Demirören’e mektubu

Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Türkiye’nin sayılı iş adamlarından bilinen Erdoğan Demirören’e açık mektup…

Bu açık mektubu yazarken çok düşündüm, ancak devlet adamlarımızın arkasında durduğu iş adamlarının, yüreklerinin bir köşesinde biraz vicdani değer yargıları kaldıysa eğer onu sorgulamaları için yayınlamaya karar verdim.

Yaklaşık 14 yıldır kurumsal iletişim sektöründe sürdürdüğüm iş hayatımı sorunsuz, sıkıntısız ve severek yaptığımı belirtmek isterim. Sektörümü hiç değiştirmedim ve Türkiye’nin önde gelen şirketlerinde iş hayatımı, alnımın akıyla sürdürdüm. CNNTürk’le başlayan, TürkNet, MCD Grup, Cine 5 Medya Grubu ve Demirören Holding gibi birçok kuruluşla devam eden iş hayatıma, 37 yaşımda hamile kalıp iş akdimin feshedilmesiyle son verileceği hiç aklıma gelmemişti.

Son işyerim olan Demirören Holding’deki maceram ilginç başlamıştı. Virgin Megastrore markasını almış olan Demirören Grup, Türkiye piyasına, perakendede hızlı bir şekilde girmeye hazırlanıyordu ve ben de aslında o süreçte işe başladım ve sadece Virgin Megastore markası için geçerliydi varolan Kurumsal İletişim Müdürü titrim. Ancak kim bilebilirdir ki Sayın Erdoğan Demirören’in bir talimatıyla tüm markalara bakmamın isteneceği. Ona karşı gelmeniz pek mümkün olmadığı gibi 4. katta başlayan maceram saniyeler içinde 2. kata reklam departmanına taşınmam ile sonuçlandı. Bu süreçte işimi yapmaya devam ettim, ancak kısa bir zaman geçtikten sonra ithalat departmanına yana yakıla birini aradıklarını çünkü oradaki arkadaşımızın Amerika’ya 2 aylığına dil eğitimi için gideceğini öğrendik. Bu konunun bana kadar gelebileceği hiç aklıma gelmezdi, ama bir süre sonra Sayın Erdoğan Demirören kendi katı olan 1. katta beni çevirerek hangi okulda okuduğumu ve İngilizce’min durumunu sorduğunda ve duyduklarından memmun olduğundan dolayıdır ki öyle bir ifadeyle bana bundan sonra ithalat ve ihracata da bakacağımı emretti. Bu durum karşında direndim ve benim bu konudan hiçbir şey anlamadığımın altını çizdim, ancak faydası olmadı ve bir de baktım ki 1. kattayım ve ithalat–ihracat ve reklam departmanına bakıyorum. Yanlış anlaşılmasın, işten kaçmadım ancak sadece bununla kalmadı. Şirket CEO’su ve yönetim kurulu üyelerinin sekreterliklerini, özel işlerini, çay, kahve, yemek siparişlerinden tutun da ilaç saatlerine kadar tüm işlerini de bana yaptırdıklarını belirtmek isterim. Ancak bu anlamda kimseye sitem etmedim, hayatta bazen yaşadığınız aksilikler sizi o duruma katlanmaya mecbur bırakır maalesef.

Ve kaçınılmaz son. Arkadaşımız Amerika’dan geldi ancak ben halen iki departmana ve diğer işlere bakmaya devam ediyordum ve bu süreçte hamile olduğumu öğrendim ve duyduğumdan irkildim. Duydum ki Erdoğan Bey hamile kadınlardan hoşlanmıyor ve işine son veriyormuş, bu süreç beni korkuttuğu için 4 ay kadar gizledim ve bu sıkıntılı dönemi işimi aksatmayarak, doktor randevularımı bile cumartesi öğleden sonralara alarak geçirdim, ama anne oluyordum ve içimde büyüyen kızım, 5. ayında artık kendini gösterdi ve ben şu anda işsizim… Neden yok, açıklama yok… Erdoğan Demirören için açıklamaya gerek yok “seninle çalışmak istemiyorum” anlamına gelen 3 cümle onun için kafi… Kafa yormaya, vicdan yapmaya, biz Yasemin Sönmez Ketenci’yi her istediğimiz departmandan kullandık şimdi hamileymiş işimize yaramaz diyebilecek kadar iman ve vicdandan yoksun bir zihniyet için diyecek bir şeyde yok zaten.

Uzun bir açık mektup oldu sanırım ama içimde kalmış o kadar çok şey var ki aslında.

Aslında buradan Sayın Başbakanımıza seslenmek istiyorum.

Sayın Başbakanım, siz ki Erdoğan Demirören gibi birçok iş adamını destekliyorsunuz ve her konuşmanızda ‘Milletimiz büyüsün, herkes en az 3 çocuk yapsın’ diye bağırıyorsunuz. Ben 37 yaşımda bir çocuğa daha yeni niyetlenmişken ve sizin desteklediğiniz bu iş adamları buna izin vermiyorken bu toplum bu köhne zihniyetle nasıl büyüyecek sorarım size…

Saygılarımla
Yasemin Sönmez Ketenci

Kaynak: Medyatava