İyi bir ebeveyn olmak, aslında bir iletişim ustası olmak demektir. Yeterince iyi bir iletişimciyseniz çocuğunuzla anlaşmazlık yaşamazsınız. Onunla neleri konuşabileceğinizi, neleri konuşamayacağınızı da aranızdaki iletişimin niteliği çerçevesinde kararlaştırırsınız. Lakin kimi meseleler vardır ki çocuğunuzla mutlaka konuşmalı ve bazı konuları da onunla asla paylaşmamalısınız. İşte binlerce yıllık ebeveynlik deneyiminden süzülüp çıkartılabilecek başlıklar…

Neleri konuşmalı?

Din

Bir noktada çocukla dini konuşmak zorundasınız. Çünkü ister inanın ister inanmayın, çocuğunuz sık sık Allah’tan, dinden bahsedildiğini duyacak ve ne olduğunu merak edecek. Kendinizi bugüne güzelce hazırlayıp vakti geldiğinde ona dinin, tanrının ne demek olduğunu anlatın.

Cinsellik

Cinsellikten bahsetmek utanç verici değildir. Her insanın mutlaka tecrübe ettiği bir konu istesek de utanç verici olamaz. Eğer çocuğunuzla bu konuyu vakitlice ve usturuplu bir biçimde konuşmazsanız vakti geldiğinde pek çok şeyden utanmak zorunda kalan da o olur. Bu yüzden başlangıçta doğadan ve hayvanlardan söz ederek alıştırıp, sonra da insanların da cinselliği olduğundan dem vurmak suretiyle konuyu yavaş yavaş gündeme getiren siz olmalısınız.

Uyuşturucu ve alkol

Eğer bu konuda çocuğunuzla konuşmayarak onu söz konusu tehlikelerden koruyabileceğinizi zannediyorsanız, yanılıyorsunuz. Çocuğunuzla birlikte kendinizi de yüksek duvarlarla korunan sitelere de tıksanız, internette olabilecek bütün sansür yöntemlerini de kullansanız, hatta onu bir körebe oyunundaymış gibi gözleri kapalı da büyütseniz bundan kaçamazsınız. Çocuğunuz medyadan, sokaktan, birilerinden mutlaka uyuşturucu ve alkolle ilgili bir şeyler duyacak ve siz onunla zamanında konuşmadıysanız meseleyi başkalarından öğrenmiş olacak. Onu bu konuda kadere teslim etmeyi düşünmüyorsunuz değil mi?

Ölüm

Eskiden çocuklar ölümü mahallede bir komşunun, sokakta bir hayvanın ölümüyle öğrenirlerdi. Artık yan dairede kimin ölmüş olabileceği bir yana, yaşadığı da bilinmiyor. Aileden birinin kaybı ise daha önce bu görece “uzak” deneyimler yaşanmadıysa ölümle ilgili büyük bir şoka neden olabiliyor. Dolayısıyla çocuğu gazetedeki bir ölüm haberinden, sinemadaki bir filmden yola çıkarak ölüm fikriyle tanıştırmak da size düşüyor.

Para

Çocuğa bir an önce paranın ne demek olduğunu öğretmek ilk zamanlarda sizin için de faydali bir yatırım olacak. En nihayetinde bütçeleriniz ortak. Çocuk paranın nasıl bir şey olduğunu, nasıl kazandığını, nasıl harcandığını ne kadar erken öğrenir ve tecrübe edinmeye başlarsa, parayla ilgili o kadar az sorun yaşar.

Kötü muamele

Çocuğunuza kötü muamelenin, şiddetin ne olduğunu mutlaka anlatın. Çünkü böyle bir davranışa maruz kaldığında farkına varmasını ve üzerinde olumsuz etkiler bırakmadan sizinle iletişim kurmasını ancak bu şekilde sağlayabilirsiniz. Kimi çocuklar korkularından ya da zaten hep böyle olduğunu düşündüklerinden özellikle okulda maruz kaldıkları kötü muameleyi ailelerine bildirmiyor ancak gördükleri şiddet nedeniyle ciddi sorunlar yaşayabiliyorlar. Eğer bunun sizin çocuğunuza da olmasını istemiyorsanız meseleyi mutlaka konuşmalısınız.

İnternet

Daha okuma yazma öğrenmeden internet kullanmaya başlıyor artık çocuklar. Onun internet kullanımını kısıtlamak bir şekilde elinizde olabilir. Bilgisayara şifre koyabilirsiniz, bazı filtreleri deneyibilirsiniz vs. Ama bunlardan hiçbiri interneti çocuğunuza adamakıllı anlatmak kadar manalı olmayacaktır. İnternetin ne işe yaradığını ve hangi işlere yaramaması gerektiğini mantıklı bir şekilde çocuğunuzla konuşun, hatta yapabiliyorsanız onu dinleyip tartışın.

Neleri konuşmamalı

Evlilik problemleri

Eğer boşanma kararı aldıysanız elbette çocuğunuza bunu açıklamalısınız. Ancak kesinlikle eşinizle yaptığınız kavgaları ondan uzak tutmalısınız. Birbiriyle sürekli didişen iki ebeveyn kadar hiçbir şey mutsuz edemez bir çocuğu. Problemlerinizi sessizce çözmeye başlamalı, ayrıca eşinizle ilgili sorunlarınızı çocuğunuza şikayet etmemelisiniz.

Aile hakkında olumsuz hisler

Kaynananızı, kayınbiraderinizi, kendi annenizi sevmiyor, etrafta görmek istemiyor olabilirsiniz. Bu konuyu eşinize açmanızda fayda var, konuşamayacağınız hiçbir şey olmamalı. Ama çocuğunuza aile bireyleri hakkındaki olumsuz düşüncelerinizi aktarmamaya çalışın. Onun size bakarak kimse hakkında önyargı geliştirmesine neden olmayın. Bırakın kimi seveceğine, kimi sevmeyeceğine kendi hisleri ve tecrübesiyle karar versin.

Kendi sorunlarınız

İşyerinizde birşeyler yolunda gitmiyor olabilir. Arkadaşlarınızla aranız bozulabilir. Ama siz çocuğunuzun gözünde bir numaralı problem çözücüyken ve bu halinizle ona güven verirken, kendi problemlerinizi ona dayatarak çaresizliğe sürüklemeyin. Elbette sıkıntılarınızı kısmen paylaşabilirsiniz. Mesela ona “bugünlerde biraz meşgulüm, çünkü elimde zor işler var, her zamankinden fazla çalışmam gerekiyor” diyebilirsiniz. Ama ona problemlerinizi bütün detaylarıyla anlatmak ve farkında olmadan onu sizin için bir çözüm bulmaya davet etmek gibi anlaşılabilir, ki doğal olarak çocuk böyle bir çözüm üretemediği için kendini suçlu hissedecektir.

Kaynak: John Cave Osborn, Parentables.howstuffworks.com