Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Türkiye genelinde evlilikler 10 yaşına kadar iniyor

Türkiye’de 2008 yılı araştırmasından çıkan sonuca göre, ortalama her üç evlilikten biri çocuk yaş evliliği. TÜİK istatistiklerine göre de, Türkiye’de 181 bin çocuk gelin var. ‘Mahkeme izniyle’ 18 yaşın altında evlendirilenlerin oranındaki artış da Sabancı Vakfı ile 54 ilde ‘Çocuk Gelinler’ araştırmasının mimarlarından Uçan Süpürge Koordinatörü Selen Doğan, Türkiye genelinde evlilik yaşının 10’a kadar inebildiğini söyledi. En son Ağrı’da 10 yaşındaki bir kız çocuğunun evlendirilmesiyle ezberlerin bozulduğuna dikkat çeken Doğan, “Kız çocukları namus yüzünden erkenden evlendiriliyor. Aileler, kız çocuklarına ‘Bizden gitsin. Benim sırtımdan gitsin’ diye bakıyor. Yoksulluk, aile içi şiddet ve huzursuzluk, toplumda itibar kazanma, toplumun öğrettiği cinsiyet rolleri erken...

Devamı…

"Kütüphanede Bilim Var" projesine başvurular başladı

Üsküdar Belediyesi tarafından uzay, fen ve doğa bilimlerine meraklı fakat çeşitli nedenlerle bilimsel çalışmalara katılmakta güçlük çeken, Üsküdar’da ilk ve orta öğretim düzeyinde eğitim gören 8-12 yaş aralığındaki çocuklar için “Kütüphanede Bilim Var” projesi düzenleniyor. Proje kapsamında verilecek eğlenceli ve özel bilimsel deney materyalleri ile yapılacak etkinliklerde öğrencilerin, basit bilimsel olguları fark etmelerinin yanı sıra merak duyguları, araştırma ve öğrenme istekleri artırılarak çocuklar üzerinde kalıcı bir etki bırakması ve bilimin hayatın her alanında var olduğunun gösterilmesi amaçlanıyor. Birer haftalık 4 ayrı dönemi kapsayacak proje uygulamaları, 24’er kişinin katılacağı 5 grup halinde Üsküdar’daki Bilgi Evleri’nin kütüphanelerinde gerçekleştirilecek. Günde 120 öğrencinin...

Devamı…

23. Uluslararası Çocuk Resim Yarışması katılımcılarını bekliyor

Birleşmiş Milletler Çevre Programı, 23. Uluslararası Çocuk Resim Yarışması’nda bu senenin konusu “gıda israfı”. 1991 yılından beri 150’nin üzerinde ülkeden üç milyon katılımın olduğu yarışmanın temasını “gıda israfı” oluşturuyor. Yarışmaya katılım 15 Mart 2014 tarihinde sonlanıyor. Katılım koşulları ise şöyle belirtiliyor: Yarışmaya 6 ila 14 yaş arası çocuklar katılabilir. Resimler, A4 veya A5 kağıtlarının boyutlarında olmalıdır. Bilgiler sadece İngilizce kullanılarak doldurulmalıdır. İsim, soyad, yaş (gün, ay, yıl şeklinde), cinsiyet, telefon ve e- posta içeren tam adres resmin arkasına yazılmalıdır. Pastel boya, sulu boya, kuru boya kullanılabilir. Daha önce herhangi bir yarışmaya gönderilmiş veya sergilenmiş resimler kabul edilmeyecektir. Daha fazla...

Devamı…

Kentsel dönüşümün 5N1K'sı

İstanbul: Müstesna Şehrin İstisna Hali. Bu isim hem iktidarın hem de Türkiye’nin İstanbul “tutkusu”nun hastalıklı tarafına dikkat çekmek için seçilmiş. Müstesna bir coğrafyaya ve tarihsel öyküye sahip olan İstanbul, çok uzun yıllardır hiç de müstesna bir biçimde yönetilmiyor. Şehrin güzelliğine, tarihine meftun olanlar ondan bu güzelliği ve tarihi almak için elinden geleni yapıyor. Şu gördüğünüz de şehrin son demleri zaten. “Müstesna Şehir” kısmı böyle. “İstisna Hali” ise Agamben’in hegemonyanın kendini var etme koşullarına dair teorisinden kaynaklanıyor. Demiş oluyoruz ki bu müstesna şehir de siyasal iktidarın kendini var etmek için kullandığı istisnai araçlardan azade değil. Yani aslında hiç de çok...

Devamı…

Bir çocuk, bir köpek, bir okul…

Bu okul da cehennemin dibindeymiş yani, git git bitmiyor. Sonunda buluyorum okulu. Şehrin göbeğinde ortaçağdan kalmış gibi bir mahalle. Teneffüs zamanına denk gelmişiz, bahçedeki çocukların içinden geçerek içeri girmemiz zor gözüküyor, beklemeye karar veriyorum. Demir kapının parmaklıklarının arkasındaki çocukları izlemeye başlıyorum. Hiç oyun oynayan yok, itiş kakış, tekme, yumruk, güreş, küfür … Oyun oynayan yok, bir tane bile yok! Zil çalıyor, demir kapıyı yumruklayarak sesimi duyurup nöbetçi öğrenci ve görevli eşliğinde giriyorum içeri. Bahçede bir anda etrafımda ellerinde tespihler olan bir grup öğrenci toplanıyor. Bıçkın bıçkın Güllü’ye laf atıp ne olduğunu anlamaya çalışarak sorular sormaya başlıyorlar. – Hooop, şşşışt, alooo, K9 mu bu? – Aaa Köpek, tut, tut, tut!! – Şşıttt kışşşt, saldır oğlum!! – Abla, ne iş? – Kurt bu kurt… – Biiiiiip, ne anlarsın sen köpekten be. – Biiiip anlarım lan. – Yok ya, bam güm, yumruklar ve tekmeler… – Hadi lan!! – Biiiip!! Kendimi ve Güllü’yü tanıştırıyorum ve 4, 5, 6. sınıflarla bir söyleşi yapacağımı söylüyorum. Kahkalarla gülmeye başlıyorlar, durumu anlıyorum ve bahçedeki kırık dökük bankın ucuna ilişiyorum. Konuşmak istiyorum, içlerinden birisi sanki o grubun lideri, tespihini afili hareketlerle çevirerek yanıma oturuyor. Sorular soruyor, eğitim ne hakkında, köpek ne cins, ben kimim, neden böyle bir şey yapıyorum vs… Yüzüne bakıyorum, hayatımda gördüğüm en güzel gözlerden, bir sürü ışık yanıp sönüyor içinde. Anlatıyorum, dinliyor. Güllü’nün soyu sopu belli olmayan bir sokak köpeği olduğunu duyunca hayret ediyor. Biraz...

Devamı…

Viktoryen dönemin küçük suçluları…

Hem çocuksu bir merakla hem de büyük bir meydan okumayla kameraya bakan bu pejmürde giyimli kız ve erkek çocukları Viktoryen dönemde yaşayan diğer sokak çocuklarına da benziyor. Çocukların bazıları fotoğraflarda masum bir portre çiziyormuş gibi görünüyor, fakat bu galeri aslında 1870’li yıllardaki genç suçluların bir koleksiyonunu sunuyor.Suçluların bazılarının yaşları 11’e kadar inebiliyor ve genellikle suçları para, kıyafet ve tuhaf metal parçaları çalmaya kadar çeşitlenebiliyor. Newcastle çevresinden çocukları resmeden bu ilginç Viktoryen görseller, Tyne ve Wear Arşivleri ve Müzeleri tarafından ortaya çıkarıldı. Britanya’da küçük suçluların cezalandırması hala aynı, değişen tek şey sadece suçluların kıyafetlerinin günümüz gençliğinin kapşonlu giyeceklerinden farklı bir şekilde...

Devamı…

Sudan çocuklar

Yakın bir arkadaş, isminin yayınlanmasını istemeyen bir kadın, çok yakın zamanda yaşadığı düşük yapma tecrübesini, bunun kültürel karşılıklarını, yas tutmayı, tutamamayı anlattı. Bu röportajın tamamlanması bir ayı buldu. Bölük pörçük yapılan görüşmelerden aşağıdaki metni derledim. Bütün bu konuşmalar en nihayetinde yayımlanacak bir röportaj olarak da yapılmadı aslında. Bunların kısmen paylaşılması gereken tecrübeler olduğu kanısı zaman içinde oluştu. Yakın bir arkadaş, isminin yayınlanmasını istemeyen bir kadın, çok yakın zamanda yaşadığı düşük yapma tecrübesini, bunun kültürel karşılıklarını, yas tutmayı, tutamamayı anlattı. Bir de konuşmak, anlatmak gerektiğini. -Hamileliğinin sona ermesinin sebebi biliniyor mu? -Düşük vakaları tekrar etmiyorsa ilkinde sebep genelde bilinmiyor. İki...

Devamı…

Ankara Engelsiz Filmler Festivali'nde canlandırma atölyesi

3-8 Eylül 2013 tarihleri arasında düzenlenecek Ankara Engelsiz Filmler Festivali, 9-12 yaş grubundan işitme engelli çocuklarla bir canlandırma atölyesi gerçekleştiriyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde 6 yıldır canlandırma dersleri veren Berat İlk, küçük katılımcılara öncelikle temel animasyon bilgisi ve animasyonun kısa tarihi hakkında bilgi verecek. Katılımcılar farklı canlandırma teknikleri ile üretilmiş filmlerden eğlenceli örnekler izledikten sonra çevrelerindeki oyun hamuru, kalem, silgi gibi farklı malzemeleri bir karakter gibi hareket ettirerek kısa animasyon denemeleri yapma şansını yakalayacaklar. Atölye sonunda kendi yarattıkları karakterler ve geliştirdikleri öykülerle evlerine dönecekler. 07 Eylül Cumartesi, 13:00 – 17:00, Cer Modern Çocuk Atölyesi Etkinlik sınırlı sayıda katılımcı için uygun...

Devamı…

Çocuklarımızın sağlığı için: Gazlı içeceklere sıfır tolerans!

Gazlı içeceklerin yeni bir zararı daha ortaya çıktı: Çocuklarda içe dönüklük, dikkat eksikliği ve saldırgan davranışlar. “Journal of Pediatrics” dergisi geçtiğimiz ay Columbia Üniversitesi Mailman Halk Sağlığı Akademisi’nden Shakira Suglia’nın yönetiminde gerçekleştirilen bir araştırmaya yer verdi. Araştırma sonuçları, ABD’nin yirmi kentinden seçilmiş 3000 civarında beş yaşındaki çocuk ve ailelerinin katılımına dayanıyor. İki ay boyunca ailelerden çocuklarının günde kaç adet gazlı içecek tükettiğini ve bu süre içerisinde gösterdikleri dikkat eksikliği, saldırganlık ve içe dönüklük belirtilerini not etmeleri istendi. Ve sonuçlar: – Çocukların % 43’ü günde en az bir kutu gazlı içecek tüketiyor. – Çocukların % 4’ü günde 4 kutu ya...

Devamı…

Dünya Barış Günü için el ele

Gezi direnişi sonrası parklarda oluşan park forumları Barış İçin El Ele Forumlararası Çalışma Grubu’nu oluşturdu ve 1 Eylül’de herkesi barış için el ele vermeye çağırıyor. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde saat 13.00’de İstanbul’da pek çok noktada buluşacak olan insanlar saat 13.30 ve 14.00 arasında insan zinciri oluşturacak. Barış İçin El Ele Forumlararası Çalışma Grubu’nu çağrı metninde şu ifadeler yer alıyor: “Gezi ruhunu yaşatan forumlar olarak, barış ve huzur içinde bir arada yaşadığımız, şiddet, zulüm ve baskının olmadığı özgür bir dünya için el ele veriyoruz. Bizlere dayatılan hiçbir ayrımcılığı kabul etmiyor, mahallemizden başlayarak tüm Türkiye’de, sağımızda solumuzda kim varsa, inancına,...

Devamı…