Kanada’da yayınlanan The Globe and Mail yazarlarından Steve Ladurantaye, dinlenmek için vakit ayırmayan ebeveynlerin hem kendilerine hem de çocuklarına haksızlık ettiklerini söylüyor. Bir çocuğun katettiği her aşamanın dünyanın en önemli şeyi gibi sunulmasının, dinlenmenin önündeki en büyük engellerden biri olduğunu düşünen Laduranteye, ebeveynlere arada bir durup rahat bir nefes almaları gerektiğini hatırlatıyor… Ladurantaye’nin blogundan aktarıyoruz:
Hey ebeveynler! Rahat bir nefes alın…
Bir çocuğun katettiği en küçük bir gelişmenin ve aşamanın bile törenlerle kutlandığı bir dünyada bu söylediğim çok zor, ama derin bir nefes alıp bazı şeyleri de zamana bırakmak lazım. Çünkü böyle yapmadıklarında aileler telaş ve endişelerini çocuklarına geçiriyorlar…
Ebeveyn danışmanı Ellen Galinsky, geçen hafta Aspen Ideas Festival’de (Aspen Fikirler Festivali) yaptığı konuşmada çocuklarla ilgili bir araştırmasının sonuçlarını aktardı. ABD’li çocuklara sorusu şu olmuştu: “Ailelerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?” Çocukların en çok tekrarladıkları mesaj anne-babalarının daha az yorgun ve stresli olmalarını istedğii yolundaydı. Paneldeki bir diğer konuşmacı olan Kaplan Anne Amy Chua (Battle Hymn of the Tiger Mother – Kaplan Annenin Savaş Şarkıları kitabının yazarı, hukukçu) bile Galinsky ile aynı fikirdeydi. Hatta bir keresinde kızıyla çok zor bir piyano parçası çalışırken zamanın nasıl geçtiğini unutup saatlerde yemek ve tuvalet molası vermediklerini anlatarak, daha rahat bir anne olabilmeyi diledğiini söyledi.
Opti-Mom blogerlarından Laurel Crossley de, annelerin telaşlı ve endişeli davranışlarını çocuklarına geçirdiklerine dikkat çekerek, stresli ebeveynlerin çocuklarının da strese karşı dayanıksız olduklarını kaydetti.
Elbette yapmak, söylemek kadar kolay değil… Ama birkaç egzersizle işleri biraz daha kolaylaştırabilirsiniz… İşte aynı panele katılan konuşmacıların önerileri:
1. Stres belirtilerinin farkında olun…
Çocuğunuzun ne zaman endişe belirtileri gösterdiğine dikkat edin diyor Crossley, “Ne zaman aşırı stres altında olduklarını görseniz, kendi davranışlarınızı kontrol edin. Stres çocuklarda farklı şekilde görünür. Kimi zaman sessizce kapatır kendini, kimi zaman nedensizce bağırım ve sızlanır… Bunların bir kısmı endişe ya da panik atak belirtisi bile olabilir. Ama genellikle stres yükünün semptomlarıdır.” Öte yandan bu konuyu takıntı halin getirmemek gerektini de söylüyor Crossley: “Çocuğun gösterdiği her stres davranışını da üstünüze alınmayın. Çocuklar büyüklerle aynı zihinsel gelişmelere sahip değiller, bazen en ufak bir şeyi bile farklı bir şekilde yaşayabilirler.”
2. Aşırı tedbirli olmaktan kaçının
Kendinizi çocuğunuzun yerine koyun. Çalışırken sürekli sandalyenizin arkasında durup sizi seyreden bir patron ister miydiniz? Peki, çocuğunuzun böyle bir ebeveyn istediğinden emin misiniz? Psikoterapist Alyson Schafer, çocuklar için en büyük stres kaynaklarından birinin ebeveynleri tarafından sürekli izlenmek olduğunu söylüyor. Schafer, “Çocuklar evden içeri girdiklerinde bazı şeyleri nasıl yapmalarını sürekli söyleyen anne-babalar yüzünden, kendi kendilerine doğru şeyi yapacaklarını gösterme fırsatı bulamadıklarından yakınıyorlar” diyor. Tavsiyesi ise şu: Bir konuda uyarıda bulunmadan önce birkaç dakika bekleyin, uyarınızı mümkün olduğu kadar az kelime kullanarak yapın ve sürekli gözünüz üzerindeymiş gibi davranmayın. “Sana kaç kez onu öyle yapma demedim mi?” demek yerine, hatırlatmakla yetinin…
3. İstedikleri her şeyi yapmak zorunda değilsiniz…
İyi ebeveyn, çocuğunun her arzusunu yerine getiren ebeveyn değildir… Çocuk büyüdükçe, örneğin mutfaktan bir şey istediğinde kendi başına alması gerektiğini söylemeniz her ikinizin de yararına olacaktır. Bazen çocuklarıma gidip istedikleri fıstıklı sandviçi kendi başlarına yapmalarını söylediğimde içimden bir ürperti geçiyor. Çünkü mutfakta yaratabilecekleri hasarı düşünmeden edemiyorum. Ama kontrol etmek yerine gevşeyip kendi başlarına halletmelerini tercih ediyorum. Toronto’daki The Parenting Network’ten (Ebeveyn Ağı) Beverly Catchcart-Ross, “Çok enerjileri var ve bu enerjiyi harcamaya bayılıyorlar. Eğer onlara bunu yapabilecekleri yararlı bir konu bulamıyorsanız, onlar en yararsız olanını bulacaklardır” diyor.
4. Uyku saati takıntısı
Hele de 10’lu yaşlara gelmiş bir çocuğa uyku saatiyle ilgili baskı yapmaya lüzum yok. Okul zamanında ertesi günkü ders programı çocuğu uyumaya teşvik için iyi bir neden olabilir. Ama eğer durum bu değilse, daha serbest davranabilirsiniz. Cathcart-Ross, “Haftada bir iki gece daha geç uyuyup, sizinle birlikte film seyretmek istiyorlarsa izin verin. Ama onlarla ortak verdiğiniz bir karar olduğunu hissetmelerini de sağlayın.”
5. Beklentilerinizi düşürün
Çocuklarından beklentileri yüksek olan ebeveynler hem kendilerini hem de çocuklarını mutsuz etmeye en yakın olanlar. Calgary merkezli Parentingpower.ca sitesi kurucularından Gail Bell, “Aileler kendilerini çocuklarına adamaktan vazgeçmek zorundalar. Sırf bu yüzden çocuklarını da fazla zorluyor ve sürekli ne yapmaları gerektiğini söylüyorlar.” Özellikle okul dışı eğitim faaliyetlerinin bazen abartıldığını söyleyen Bell, çocuğukların yetenekli oldukları alanlarda elbette gelişmeleri gerektiğini, ama bunun oyun oynamaktan daha önemli olmadığını ifade ediyor.
Kaynak: The Globe and Mail