Kırkımı geçtim; etrafım gençlerle dolu. Fakat, bana ne yapmam gerektiğini söyleyen insanları dinlemekten yoruldum.
Geçen gün, internette “Kadınların 30 yaşından sonra yapmaması gereken şeyler” başlıklı bir yazıyla karşılaştım. Yapmamamız gereken şeylerden biri de büyük halka küpeler takmakmış. Ne mi yaptım? Ekrana şahane bir el hareketi ile karşılık verdim.
Gerçekten hepinizin canı cehenneme. “Bu büyük halka küpeleri takmak için çok yaşlı değil misin?” dediğinizi duyar gibiyim. Hayatım boyunca bu halka küpeleri severek taktım. Hatta daha geçen gün omuzlarıma kadar uzanan gümüş devasa küpeler satın aldım. Neden mi? Çünkü özgür ruhum bir çingene gibi davranmak istiyor. Kahkül kestirmek ve kocaman halka küpelerle gezmek istiyorum.
Peki bundan kime ne?
Bazı genç kadınlar da bazı şeyleri yaşıma uygun olmadığı için giymememi söylüyor. Toplumsal açıdan kabul gören şeyleri giymek veya yapmak umrumda değil. İlk dövmemi 40 yaşındayken yaptırdım. Bu yıl, saçlarımı maviye boyattım. İnanır mısınız, harika görünüyor. En sevdiğim ayakkabılarım Doc Martens botlarım. Bana yaşımdan dolayı bazı şeyleri giymememi söyleyen iç çamaşırlarımdan bile küçük çocuklar var. Onları böyle mi yetiştiriyoruz?
Kadınların 30 yaşından sonra yapmaması gereken şeyleri isterseniz ben size söyleyeyim.
Kadınlar hemcinslerine yapması veya yapmaması gereken şeyler konusunda ahkam kesmemeli.
Kadınlar, toplumsal standartlara uymak için kendi duygularını bastırmaya ve benliklerini yok etmeye çalışmamalı.
Kadınlar, “Bunu yapmalısın/yapmamalısın.” diyen insanları dinlememeli.
Kadınlar, yabancıların kendilerine hayatları hakkında zorbalık yapmasına izin vermemeli.
Hayır. Üzgünüm. Sizin 30 yaşın üzerindeki bir kadının nasıl giyinmesi, davranması gerektiğine dair oluşturduğunuz kuralları kabul etmiyorum. Hiçbir zaman toplum baskısını önemseyen bir insan olmadım, 30 yaşımı geçtikten sonra bile bu böyleydi.
Şimdi ne yapacağım, biliyor musunuz? İstediğim boyda bir eteği ve Converse’lerimi giyip dışarı çıkacağım. Sevgiler.