400 gramın altında doğan bebeklerin diğer bebeklere göre dış tehlikelere daha açık, dolayısıyla da yaşama şanslarının daha az olduğu öngörülür. Ancak Amerika’da yayımlanan Pediatrics dergisinin Ocak 2012 sayısındaki bir rapora göre, ikisi de İllinois’te doğan, dünyanın en küçük bebeği (şu anda 5 yaşında) ve en küçük üçüncü bebeğinin (şu anda 20 yaşında) toplam ağırlıkları 520 gramı geçmiyormuş.

Madeline 26 haftalık bir hamilelik sürecinden sonra 280 gram doğmuş. Rumaisa ise 2004’te 25 haftalık doğduğunda sadece 260 gram imiş. Ve sanılanın aksine her iki bebek de sağlıklı bir gelişim süreci geçirmiş. Üç yaşına kadarki motor ve dil gelişimleri her bebekte görüldüğü gibiymiş. Daha ileri yaşlardaki gelişim süreçleriyse her çocukta görülen zamanlamayla gerçekleşmiş. Araştırmacılara göre yenidoğanların bakımındaki gelişmeler gün geçtikçe daha da küçük bebeklerin hayata kazandırılmasına yardımcı oluyor. Ancak, bu konuyla ilgili etik ve tıbbi tartışmalar halen sürmekte.