Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Çocuk annesinin soyadını taşıyabilecek!

Çocuk annesinin soyadını taşıyabilecek!

| 28 Eyl 2012 | , , |

Ankara 11. Aile Mahkemesi, boşanmış bir çiftin çocuğunun, anne soyadını kullanması talebiyle açılan davayı, “çocuğun, beraber yaşadığı annesiyle soyadının aynı olmasının sosyal yaşam içinde ve hakların kullanılmasında menfaatine olduğu” gerekçesiyle kabul etti. Esra Ertan ile Mustafa Alkaç, 2009’da boşandıktan sonra müşterek çocuklarının velayet hakkı mahkemece anneye verildi. Anne Esra Ertan, Ankara Nüfus Müdürlüğü ile boşandığı Mustafa Alkaç’a dava açarak, babanın soyadını kullanan çocuğuna kendi soyadını vermesinin kabulünü talep etti. Davanın tevzi edildiği Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Mustafa Karadağ, “çocuğun soyadının değiştirilmesi talebinin velayet hakkının kullanılmasına dayalı olduğu gerekçesiyle mahkemenin davaya bakmakla görevli olduğuna” hükmetti ve dosya üzerinde...

Devamı…
Babama Face'ten küstüm!

Babama Face'ten küstüm!

| 28 Eyl 2012 | , |

On8 bloggerlarından Ali Ünal, kuşak çatışmasının ve aile içi iletişimin teknolojik hallerini yazmış… Bir neslin bitip diğerinin başlaması, biyolojik olarak yeni bir neslin dünyaya gelmiş olmasını gerektiriyor. Bir annenin bulunduğu nesil, söz konusu annenin çocuk yapması hâlinde artık eski nesil hâline gelir, zira başka bir nesli dünyaya getirebilecek olan yenisi dünyaya gelmiştir. Tek bir aileyi göz önüne aldığınızda bu süre genel olarak 20 ile 30 yıl arasında değişiklik gösterir, çünkü insanlar (kadınlar) genelde bu yaşlar arasında evlenip çocuk sahibi olmayı yeğlerler. Daha küçük ve daha büyük yaşlarda da çocuk sahibi olan bireyler olmasına rağmen, bunlar ortalamada marjinal kenarlardan çan...

Devamı…
4+4+4 ve bizim naçiz mevcudiyetimiz

4+4+4 ve bizim naçiz mevcudiyetimiz

| 28 Eyl 2012 | , , , |

Kamuoyunda kısaca 4+4+4 yasası olarak bilinen ve kabaca 1997 yılında gerçekleştirilen 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi, teoride 12 yıl zorunlu ama kesintili eğitim uygulamasıyla sonlandıran kanun, AKP hükümetinin eğitime yaptığı en doğrudan müdahale olarak tarihteki yerini aldı. Sorgulama ve müzakere sürecini engellemek için yasada “hükümet isterse bu kanununun uygulamasını bir yıl geciktirebilir” şeklindeki imkândan da yararlanılmadı. Mart 2012’de birkaç hafta gündemde kaldıktan sonra kabul edilen kanun, alabildiğine radikal bir reform olarak sunulmasına karşın neredeyse 6 ay gibi bir süre zarfında, üstelik eğitim kurumlarının altyapı sorunları göz önünde bulundurulmaksızın uygulamaya geçildi. Yasa şu noktalarda değişim öngörüyordu. 1. Okula başlama yaşı 6’ya çekildi. 2. İlköğretim...

Devamı…
Çocuk güvenliği ve zehirlenmeler

Çocuk güvenliği ve zehirlenmeler

| 28 Eyl 2012 | , , , |

Çocukluk çağındaki zehirlenmeler çoğunlukla kaza ile olur ve özellikle 1-3 yaş arası dönemde sık görülür. Çünkü küçük çocuklar ellerine aldıkları her şeyi ağızlarına götürerek tanımaya çalışırlar. Dolap, çekmece, lavabo altları gibi kapalı yerleri karıştırmayı severler. Yiyeceklerle zararlı maddeler arasındaki ayrımı yapamazlar. Zehirlenmelerin büyük çoğunluğu ağız yoluyla olur. Fakat bazı ilaçlar deri ve solunum yolu ile alınarak da zehirlenmeye yol açabilir.  Küçük çocuklar için evde en sık zehirlenmeye yol açan maddeler: İlaçlar, temizlik malzemeleri, mobilya cilaları, böcek kaçırıcılar ve böcek öldürücüler, gazyağı, benzin gibi kimyasal maddeler… Odun, kömür veya gaz ile yakılan sobalardan sızan karbonmonoksit gazı da özellikle kış aylarında...

Devamı…
4+4+4: Sınıf arkadaşım bana ağabey deyince

4+4+4: Sınıf arkadaşım bana ağabey deyince

| 28 Eyl 2012 | , , |

Radikal Gazetesi’nden Umay Aktaş Salman, 4+4+4’ün ilk üç haftasını araştırmış. Sonuç net: 66 aylık çocuk, pedagojik olarak uyumsuz. Sınıf arkadaşını “ağabey” diye çağıran, beslenme çantasından mama çıkan öğrencilerden tutun, “hep kesme/boyama, aynı şeyleri yapıyoruz” diyerek sıkılanına kadar, sınıflar karman çorman. Ders ortasında beslenme çantasını açıp yemek yiyen çocuklar, 5 yaşındakilerin iki derste boyadıklarını 10 dakikada boyayan ve “Oyundan, boyadan sıkıldık ne zaman okuma yazmaya geçeceğiz” diye soran 7 yaşındaki çocuklar, aynı sınıfta olmalarına karşın sınıf arkadaşına ‘ağabey’ diyen 61 aylıklar… Eğitim yılı başlayalı 3 hafta geride kaldı. Okula başlama yaşının isteğe bağlı 60 ay (5 yaş), zorunlu olarak da 66...

Devamı…
Diş fırçalamayı sevdirmenin 10 yolu

Diş fırçalamayı sevdirmenin 10 yolu

| 28 Eyl 2012 | , , , , |

Dişler çıktı, eli de tutar oldu. Bir an önce diş fırçalamayı öğrenmesi gerekiyor. O da ne, yoksa direniyor mu? Diş fırçalamayı öğretmek yetmiyor, sevdirmek de gerekiyor çocuğa… Peki bunu nasıl yapmalı? 1. Fırçalarken görsün Çocuğunuzun sizi kendi dişlerinizi fırçalarken görmesini sağlayın. Onun en yakın rol modeli sizsiniz. Sizin yaptıklarınızı izleyip taklit ediyor. Dolayısıyla yaptığınız, hele eğlenerek yaptığınız her şey onun için çok cazip. Aynanın karşısına geçip birlikte dişlerinizi fırçalayın. Henüz kendi başına yapamadığı zamanlarda bile, önce kendi dişlerinizi fırçalayın, sonra onun fırçalamasına yardımcı olun. 2. Cesaret verin İlk zamanlarda kendi dişlerini fırçalamayı beceremeyecek. Ama zamanla öğrenecek. Bu nedenle olabildiği...

Devamı…
Zeynep Cemali Edebiyat Günü

Zeynep Cemali Edebiyat Günü

| 27 Eyl 2012 | , , |

Çocuk ve gençlik edebiyatının ve yayıncılığının önemli konuları 6 Ekim, Cumartesi günü, Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampusü‘nde düzenlenen Zeynep Cemali Edebiyat Günü‘nde tartışılacak. Günışığı Kitaplığı tarafından düzenlenen konferansa, yazarlar ve uzmanlar konuşacak. Konferansın katılımcıları arasında, edebiyatın usta kalemleri, çocuk ve gençlik kitaplarının önde gelen isimleri, yayıncılar, çevirmenler, tasarımcılar, akademisyenler, resmi ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, eğitim kurumları ve kütüphane yöneticileriyle basın çalışanları yer alacak. 2009 yılında yaşama veda eden usta öykücü Zeynep Cemali’nin adını taşıyan konferansın sonunda, 20012 yılı Zeynep Cemali Öykü Yarışması’nda dereceye giren çocuklara ödülleri takdim...

Devamı…
Öyküleriyle yürekleri ısıtan usta yazar Zeynep Cemali

Öyküleriyle yürekleri ısıtan usta yazar Zeynep Cemali

| 27 Eyl 2012 | , |

Çocuk edebiyatımızın usta öykücüsü Zeynep Cemali, sıradışı bir ailenin ilk çocuğu olarak 1950’de İstanbul’da doğdu. Ortaokul ve lise yıllarından başlayarak, el sanatları, halı ve kilim ticareti yapan babasıyla birlikte Anadolu’yu dolaştı. Renkli kişiliğiyle öykülerinde izine sıkça rastladığımız babasının “yaşamak öğrenmektir” deyişi yaşamını büyük ölçüde yönlendirdi. Kapalıçarşı’da kuyumculuk yaptı, film şirketinde çalışıp yazlık sinema işletti, halı kilim ticareti yapan babasıyla kasaba kasaba Anadolu’yu dolaştı. Çoğu yaşıtından farklı bir çocukluk ve gençlik geçiren Cemali’nin bulunduğu farklı ortamlar, zamanla onun gerçek bir öykü toplayıcısı olmasını sağladı. Yapıtlarıyla Türkiye çocuk ve gençlik edebiyatına usta işi bir derinlik kazandıran Zeynep Cemali çocuklar için yazmak üzere çıktı; öyküleriyle, edebiyatıyla dokunduğu her...

Devamı…
Uygunsuz antibiyotik kullanımı bağırsak enfeksiyonu sebebi olabilir

Uygunsuz antibiyotik kullanımı bağırsak enfeksiyonu sebebi olabilir

| 27 Eyl 2012 | , , , |

Antibiyotiklerin aşırı kullanımının kron ve ülserli kolit gibi ağrılı bağırsak enfeksiyonlarına neden olabileceği açıklandı. Ağrılı bağırsak enfeksiyonlarının belirtileri ishal, anüste kanama ve kasık bölgesinde ağrı olarak görülebiliyor. Yapılan yeni bir araştırma ise, uygunsuz ve aşırı antibiyotik kullandırılan çocuklarda bu tür rahatsızlıkların, kullanmayanlara oranla daha sık tekrar ettiğini gösteriyor. Seattle Çocuk Hastanesi doktorlarından Matthew P. Kronman, son on yılda ağrılı bağırsak enfeksiyonu görülen çocukların sayısının iki katına çıktığını ifade ederek, bu ivmede antibiyotiklerin yersiz kullanımının da rolü olduğunu ifade ediyor. Kronman, “Antibiyotik kullanırken dikkatli olmak zorundayız. Gerçekten lazım olduklarında antibiyotikler çok yararlı ilaçlar. Fakat pek çok çocuk sadece soğuk algınlığı...

Devamı…
66 aylıkların işi zor

66 aylıkların işi zor

| 27 Eyl 2012 | , , |

Türk Tabipleri Birliği, Çocukların Gelişim Süreçleri ve Okula Başlama başlıklı bir rapor yayınlayarak, 4+4+4 sistemiyle bu yıl okula başlayan 66 aylık çocukların ilerde psikolojik problemler yaşayabileceklerine dikkat çekti. Türk Tabipleri Birliği (TTB), bu sene uygulamaya konulan 4+4+4 sistemini ve 66 ayını doldurmuş çocukların okula başlamasının çeşitli sağlık sorunlarına yol açacağını savundu. TTB raporunda “Okul eğitimine katılabilmek için gerekli sosyal, duygusal, bilişsel, dil ve becerileri gelişimi 6 yaştan (72 ay) önce tamamlanmadığından, beş yaş çocuğu (60-71 aylar arası) zihinsel, fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak ilkokula henüz hazır değildir. Hazır olmadan okula başlamak çocuklar üzerinde örseleyici etki yapacak, psikolojik baskı yaratarak...

Devamı…

Uzunçorap.com

Advertisement