Advertisement

Yazar: Editör

Olga: Onun işi sıradan günlere renk katmak

Olga’nın maceraları iki eğlenceli öyküyle başlıyor. Çocuklar bu küçük kahramanı çok sevecek. Olga bu, herkesi her an her yerde şaşırtabilir. Olga iki çocuklu bir ailenin küçük kızı. Esther adında bir ablası var. Ondan birkaç yaş büyük. Bir pazar sabahı ailece evdeler. Bildiğiniz tatil günü işte. Az didişme, biraz can sıkıntısı, biraz oyun, biraz okul hazırlığıyla geçecek… zannettiyseniz yanıldınız! Olga hiç durur mu, aklına gelenleri bir bir uyguluyor, bu sıradan günü kendince renklendirmeye çalışıyor! Kitapta yer alan ikinci öyküde Olga’yla ailesi kar tatiline gidiyor. Kayak yapacaklar. Ama tatil daha başından sarpa sarıyor. Eziyetli bir yolculuğun ardından vardıkları kayak merkezinde Olga’yı...

Devamı…

Yeni yazarlarımız: Ayşe Doğancı ve "artist" Güllü

Ayşe Doğancı, aslında edebiyat öğretmeni. Kendisiyle, bir köpeği sahiplendirmeye çalışırken tanıştık. Derken çocuklarla yaptığı bir çalışmadan bahsetmek üzere bir araya geldik. Kendi hazırladığı eğitim programında çocuklara hayvanlarla empati kurmanın nasıl mümkün olacağını anlatıyor. Program oyunlar, sunumlar ve hatta barınak gezileri içeriyor. Okullara gidip gelmeye başladıktan sonra dramaturji eğitimi almış çocuklara ulaşabilmek için. İşini gücünü bırakmış, gönüllü ve tam zamanlı olarak bu meseleyle uğraşıyor. Belediyelerle işbirliği yapıp, olabildiğince okula ulaşmaya çalışıyor. Yetişemediği için programı belediyelere ve veterinerlere anlatıp onların ellerinden geldiğince çocuklara ulaşmasını sağlamaya uğraşıyor. Fakat çerçeve giderek genişlediği için, meseleyi bir dizi videoyla isteyen herkesin ücretsiz yararlanabileceği baska bir...

Devamı…

Şakran'da 4 çocuk 20 gündür açlık grevinde

İzmir Aliağa’daki, Şakran Çocuk ve Gençlik Cezaevi’nde kalan dört çocuk, cezaevi yönetiminin kendilerine yaklaşımını protesto etmek için 20 gündür açlık grevinde.U.D., S.A., A.S. ve S.B. “siyasi suçlu” olarak bulundukları cezaevinde, gardiyanların tutumunu protesto ediyorlar. Çocuklarla görüşmeye giden avukatlar aracılığıyla açlık grevi eyleminden haberdar olduklarını ifade eden İzmir Tutuklu Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAY-DER) Başkanı Dünyamalı Ariç, çocukların avukatlarına cezaevi yönetiminin tutumunu protesto etmek amacıyla açlık grevi eylemine başladıklarını söylediklerini ifade etti. Ariç, sayım nedeniyle çocukların gardiyanlarla tartıştığını, bunun üzerine çocukların darp edildiklerini, cezaevi revirinin kendilerine rapor vermediğini ifade ettiklerini kaydetti. Çocukların cezaevi yönetiminin bu tutumu nedeniyle 20 gündür açlık grevinde...

Devamı…

Taze ekmek şımarıklığı, yılda 1 trilyon 258 milyona mal oluyor

Günlük olarak üretilen her 15 ekmekten biri daha fırında çöpe gitmeye mahkum. Nedeni üretim fazlalığı ve saklama koşullarının yetersizliği. Günde 82 milyon ekmek üretildiğine göre varın ne kadar ekmeğin daha fırınlarda heba edildiğini siz hesaplayın. Türkiye Fırıncılar Federasyonu’na (TFF) göre israf bu kadarla da kalmıyor: Türkiye’de çeşitli nedenlerle her gün 4 milyon 600 bin ekmek çöpe atılıyor. Miktar olarak bu rakam 4.5 milyon nüfuslu Hırvatistan’ın, 4 milyon 300 bin nüfuslu Gürcistan’ın ve 3 milyon 596 bin nüfuslu Moldova’nın günlük ekmek ihtiyacına denk düşüyor. Çöpe atılan ekmeğin 3.5 milyon lira değerinde olduğu da eklenince ekmek bilinçsizliğini ekonomik boyutu iyiden iyiye...

Devamı…

Her yıl 11 bin 520 çocuk kalp hastalıklarıyla doğuyor

Her bin çocuktan sekizini etkileyen doğumsal kalp hastalıklarının nedeni tam olarak bilinmese de bazı hastalarda akraba evliliği, anne-babada veya ailelerinde doğuştan kalp hastalığı bulunması, hamile iken annenin kızamıkçık gibi enfeksiyonlar geçirmesi, o dönemde röntgen filmi çektirmesi veya bilinçsiz ilaç kullanma gibi nedenler gözlemleniyor. Bazı durumlarda doğumsal kalp hastalığı görülme riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı, Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Sertaç Çiçek, annede doğumsal kalp hastalığı varsa, bebekte hastalık görülme riskinin yüzde 10’lara kadar çıkabildiğini belirterek bu oranın kardeşlerden birinde doğumsal kalp anomalisi olması durumunda üç-dört kat arttığını dile getiriyor. Türkiye’de...

Devamı…

Biyobozunur poşetler teşvik edilecek

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, naylon poşet yerine doğa dostu biyobozunur poşetlerin kullanımını sağlamak için üreticileri, marketleri ve vatandaşları teşvik edecek. Çevre kirliliğine neden olmayan doğa dostu poşetlerin kullanımını sağlamak amacıyla biyobozunur poşetlerin vatandaşa bedava verilmesi, naylon poşetin ise parayla satılması planlanıyor. Çevre Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Baş, biyobozunur poşet imalatını sağlamak üzere poşet üreticileriyle görüşmelerinin devam ettiğini söyledi. Doğada kısa sürede yok olması nedeniyle çevre kirliliği yaratmayan biyobuzunur poşetleri öncelikle mevcut firmaların üretmesini istediklerini dile getiren Baş, ”Başka firmalar yapacaksa yine yapsın. Ancak şu anda poşet üretimi yapan firmalar çok daha avantajlı. Ufak tefek değişikliklerle biyobozunur poşetlerin üretilmesi mümkün...

Devamı…

Yaratıcı, eğitici, üstelik eğlenceli

iPad’ini ya da iPhone’unu çoktan çocuğa kaptırmış olanlar için beş eğitici, öğretici ve dahi eğlendirici program bulacaksınız aşağıda… Altıncı program ise daha geniş kitleler için minik bir sürpriz içeriyor…  1. Starwalk HD Paranın satın alabileceği en güzel bilimsel aplikasyon. Bulunduğunuz yerde, iPad’inizi gökyüzüne çeviriyorsunuz. Konum servisi ile iletilen yer bilginiz, sistemdeki database ile entegre oluyor. O anda gökyüzünde ne varsa, güncel halleri, isimleri, yörüngeleri, hatta uydu ve yapay iletişim uyduları dahil tüm bir uzay boşluğunu gösteriyor. Kullanım kolaylığı, kolay arayüzü ve baktığınız yıldızın adını gösteren olağanüstü veritabanı ile uzay meraklısı çocukların başucu oyuncağı olmaya aday. Yaş: +8, 2.99 USD...

Devamı…

Müziğe ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi

Montreal Nöroloji Enstitüsü ve McGill Üniveristesi’nden bilim adamlarının yaptığı araştırma, 7 yaşından önce müzik dersi almaya başlayanların beynindeki motor bölgeleri arasındaki bağlantıların daha güçlü olduğunu gösterdi. 6-8 yaşın “hassas bir dönem” olduğu, bu dönemde müzik dersleri sayesinde, kol ve bacakların tam kullanımı, yürüme, yemek yeme, merdiven çıkma gibi günlük yaşamı sürdürmeye yarayan, hareket yeteneğini sağlayan motor becerilerinde ve beyin yapısında kalıcı değişimler olduğu belirtildi. Bilim adamları, yarısı 7 yaşından önce, diğer yarısı daha sonra müziğe başlamış, ancak eşit süre ders almış ve pratik yapmış 36 yetişkin müzisyenin, müzikle bağlantılı olmayan motor becerilerini test ederken beyin görüntülerini inceledi. Müzisyenlerin beyin...

Devamı…

Ortaöğretimde dersler hafifliyor

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, ortaöğretim düzeyindeki müfredatın “az ve öz öğrenme” prensibi doğrultusunda hafifletildiğini söyledi. 2013-2014 eğitim öğretim döneminde başlayan uygulamayla müfredat sadeleştirilerek içerik azaltıldı. Temel matematik, fen bilimleri eğitimleri için animasyonlar hazırlandı. TÜBİTAK tarafından geliştirilen 3 bin animasyon filmi okullara dağıtılıyor. Yabancı dil eğitiminde de gramer yerine konuşma ve anlama becerisini geliştirmeye yönelik yeni bir içerik hazırlanıyor. Yeni programla içeriği değiştirilen dersler şöyle: İlköğretim kurumları: 2-8‘inci sınıflar İngilizce 3-8‘inci sınıflar fen bilimleri Ortaokul: 5-8‘inci sınıflar matematik Lise: 9-10-11‘inci sınıflar fizik 9-10-11-12‘inci sınıflar kimya, biyoloji ve matematik Yeni müfredatla birlikte dersler öğrencilere temel ve ileri düzey adı altında...

Devamı…

Her aileye bir polis

Bundan böyle ilçe emniyet müdürlükleri her mahalle için ayrı bir polisi ekibi belirleyecek. “Aile Polisi” adı verilen uygulamayla, polis sosyal hizmet görevlileri tarafından yerine getirilmesi gereken bir dizi sorumluluğu da üstlenmiş olacak. Bu uygulamayla altın günlerinden, kahvehaneye sivil hayatın her anını gözaltında tutulacak. Aile polislerinin görevi vatandaşlarla birebir ilişki kurup mahallede olup bitenleri her an kontrol altında tutmak olacak. Gerektiğinde altın günlerine, kahvehane sohbetlerine katılacak, parkları gözetim altında tutacak olan aile polisleri gündelik hayatın en mahrem alanlarına devletin nüfuz etmesine neden olacak. Her aile için bir polisin belirlenmesi suretiyle oluşturulacak mahalle polis ekibi “toplum destekli” polisler arasından seçilecek. Tıpkı aile...

Devamı…