İlk günde iki felaket

Merhaba, ben Nerses. Kısaca Nerso. Çok aptalımdır. Çünkü annem bana “suları fazla harcama,” dedi mi, ben musluğu daha çok açarım. İşte hikâye de burada başlıyor.

Ben musluğu daha çok açarım; çünkü annem bana “suları harcama” dediğinde annemin söylediklerini bir ilham olarak görürüm. Suyla ilgili deneyler yaparken işime daha çok yoğunlaşırım.

Annemle bir gün misafirliğe gitmiştik. Line Teyze bize çok kibar davrandı. Genelde böyle davranmazdı.

Ona sordum:

“Neden mutlusun?”

Cevabı şu oldu:

“Su tesisatı yapan bir adam seni bizim evin tesisatçısı olarak görevlendirdi.”

“Neden?” diye sordum.

“Evde çok sıkıldığın için su deneyleri yapıyormuşsun. İşte sıkılmaman için sana bir çare!”

Line Teyze şimdiye kadar böyle çılgınca hareketler yapıp bana bu konudan hiç bahsetmemişti.

İlk günümde çok heyecanlıydım. Gün başladı. Su gayet yerinde kullanılıyordu. Ama bir zamana kadar… Marie Teyze (Line Teyze’nin komşusu) banyoya girdi. Lavaboda ellerini yıkadı. Blue Amca da onu bir iş için çağırınca farkında olmadan suyu açık bırakarak banyodan çıktı. Su aktıkça aktı.

Daha sonra Line Teyze banyo yaparken şarkı söyledi. Dalgınlıkla uzun süre yıkandı. Çok fazla su boşa gitmiş. Gitmiş, diyorum çünkü ben suları kesmek yerine uyuyakalmışım. Annemin bana kızmasını haklı buluyorum. Ama Line Teyze ve Marie Teyze’ye hiç kızmadı. Çok ilginç!

Sudaki korkunç hayalet

Line Teyze, annemin cezasını çekmediği için eski günlere geri döndü. Herkes bağırmaya çağırmaya başladı. Ama Marie Teyze yanlış yaptığını biliyordu. Her seferinde Line Teyze’ye yanlış yaptığını söylüyordu.

Line Teyze “benim suçum yok, yıkanmak benim hakkım,” diyordu. Bu yüzden, Line Teyze’yi kimse sevmezdi. Huyu daha çok bir canavar hayalet gibiydi. Aslında canavar değildi. İnsanları korkutmayı çok sevdiği için ona böyle deniyordu. Muz kabukları atardı yere. Çılgınca! Ama ben bir keresinde onun canavar olduğunu ispatladım.

Üstüme üstüme geldi.

“Deli misin sen?” dedim.

Sakinleşti ve kısık sesle:

“Ben senin canını yakmaya geldim. Ciyak ciyak bağırtacağım şimdi seni,” dedi.

Ben de ona ısrarla canavar olduğunu söyledim. Çünkü insan hâlindeydi. Akşamları hep böyle şeyler yapıyordu. Özellikle de benim sıkıldığım zamanlarda.

Yine öyle bir akşam yıkanmak için banyoya girdim. Yaşadıklarıma inanamadım. Line Teyze’nin sesine benzer bir ses duydum. Ses banyo deliğinden geliyordu. Bir an ne olduğunu anlamadan Line Teyze musluktan aşağı düştü. Ben de Line Teyze’yi çok net gördüm. O da beni gördü. Alışkanlıkla “suda bir hayalet var!” diye bağırdım.

Meğer Line Teyze tesisatçıdan izin alarak dışarıdaki borulardan (duvarların içinden) geçip banyoya ulaşmış. Musluktan düşerek beni korkutmuş. Duvarlar Line Teyze’nin koca poposuna dayanamayıp yıkıldı. Bunun olması imkânsız olsa da ben bebekken daha kötülerini yaptığını öğrenince rahatladım.