Bu işte kesin bir yanlışlık var. Cumartesinin gelmesi koskoca bir haftayı alıyor. Hem o haftanın da çok eğlenceli olduğu söylenemez.

Sabah yedide çalan saatler, her daim kızmaya hazır öğretmenler, sıkıcı dersler, sınavlar, testler… Böyle geçiyor o hafta. Ve anca geliyor cumartesi. Ama pazartesi desen iki gün içinde geliveriyor. Sen daha ne olduğunu anlamamışken kendini sınıfta buluyorsun. Sanki üç saat sürmüş gibi gelen hafta sonu bitmiş oluyor.

Biz babamla kararlaştırdık, haftalar şöyle beş günden oluşmalı: Pazartesi, salı, cuma, cumartesi ve pazar. Ne zamandan beri çarşamba ve perşembe bu kadar gerekli ki? İşin kolayı var, atalım gitsin. O kadar da önemli değil ki!

Bakın sevgili Milli Eğitim Bakanlığı, yine hatrınız için hafta içini hafta sonundan fazla tuttuk. Sadece daha adil paylaştırdık günleri. 3 gün okul, 2 gün tatil. Bence gayet iyi bir fikir.

Sizlere yeni 5 günlük hafta sistemini sunmaktan büyük bir onur duyuyorum: Pazartesi, salı, cuma, cumartesi, pazar!