Suriye yok oluyor. En az 4 milyon kişinin yıllardır süren çatışmalar sırasında ülkeden kaçtığını hepimiz biliyoruz. Gelecek onlar için belirsiz ve oldukça kasvetli görünüyor. Mültecilerin bir milyondan fazlasının 12 yaşından küçük çocuklar olduğu göz önüne alındığında, savaşın yarattığı bu tablo daha can acıtıcı hale geliyor.

Foto muhabir Magnus Wennman, Avrupa ve Orta Doğu’da korkutucu ve belirsiz bir dünyada uyumaya çalışan savaşın kayıp çocuklarını fotoğrafladı ve savaşın çocuklar üzerindeki yıkımını gözler önüne serdi.

Lamar, 5, Horgos, Sırbistan

Bağdat’taki evinde bebeklerini, oyuncak trenini ve topunu bırakmış; ev denilince Lamar’ın aklına genellikle oyuncakları geliyor. Ailesi yiyecek almaya giderken evlerinin yakınına düşen bir bombayla hayatları değişmiş. Artık orada yaşamak mümkün değilmiş. Türkiye’den küçük bir lastik bot ile denizi geçme denemesinde başarılı olmuş ve Macaristan’ın kapalı sınırına ulaşmışlar.

Abdullah, 5, Belgrad, Sırbistan’da bir tren istasyonu

Abdullah’ın kan hastalığı var. Son iki gündür Belgrad’da tren istasyonun dışarısında uyuyor. Kız kardeşi Daraa’nın evlerinde öldürülmesine tanık olmuş. Hâlâ şokta ve her gece kabus görüyor. Abdullah yorgun ve sağlıklı değil, annesinin ilaç alacak parası yok.

Abdülkerim Addo, 17, Atina, Yunanistan, Omonoia Meydanı

Abdülkerim Addo’nun parası yok. Son eurosu ile Atina’ya giden bir feribota bilet almış. Şimdi yüzlerce mültecinin her gün geldiği Omonoia Meydanı’nda geceyi geçiriyor. Kaçakçılar insanlara sahte pasaportun yanı sıra otobüs ve uçak biletleri de düzenleyerek para kazanıyor- ama Abdülkerim hiçbir yere gitmiyor. Suriye’deki annesini aramak için bir telefon ödünç alıyor; fakat karşılaştığı kötü olaylardan bahsetmiyor. “Annem ağlıyor, korkuyor ve ben onun daha fazla endişelenmesini istemiyorum”. Meydanın ortasına serdiği battaniyede cenin pozisyonunu alıyor.

“İki şey hayal ediyorum: yeniden bir yatakta uyumak ve küçük kız kardeşime sarılmak.”

Ahmad, 7, Horgos, Macaristan

Bir uyku için bile serbest bölge değil burası. Bomba İdlib’deki ailesinin evini vurduğunda Ahmed de evdeydi. Şarapnel kafasına isabet etti, ama kurtuldu. Küçük kardeşi ise kurtulamadı. Aile birkaç yıldır en yakın komşusu olan savaş ile birlikte yaşamış, ama bir evleri olmadan artık burada yaşamaları imkansız hale gelmiş. Kaçmak zorunda kalmışlar. Şimdi Ahmad, Macaristan’ın kapalı sınırına giden karayolu boyunca asfalt üzerinde diğer binlerce mülteci arasında uzanıyor. Bu, onların uçuşlarının 16. günü. Aile yolda, otobüs duraklarında ve ormanda yatıyor.

Ahmed, 6, Horgos, Sırbistan

Ahmed çimlerin üzerinde uyuyakaldığında gece yarısını geçiyordu. Yetişkinler kayıt olmadan Macaristan’dan geçmenin nasıl mümkün olabileceğini tartışıyor. Ahmed altı yaşında. “O çok cesur, sadece akşamları ağlıyor,” diyor amcası. Babası Kuzey Suriye’de kendi memleketi Deir ez-Zor’da öldürülmüş.

Fara, 2, Azraq, Ürdün

Fara futbolu sever. Babası bulduğu her şeyi buruşturup onun için toplar yapmaya çalışır, ama uzun sürmez.

Babası, her gece ertesi gün çocukları oynasın diye onlara gerçek bir top getireceği umudu içerisinde yaşıyor.

İman, 2, Azraq, Ürdün’de bir hastane yatağında

Iman zatürre olmuş ve göğüs enfeksiyonu geçiriyor. Bu, onun hastane yatağında üçüncü günü. “Genellikle uyuyor. Normalde mutlu küçük bir kız, ama şimdi yorgun. İyi olunca her yere koşup durur. Kumla oynamayı sever”.

Mehdi, 1, Horgos, Sırbistan

Mehdi bir buçuk yaşında. Etrafında hareket halindeki yüzlerce mülteciye rağmen uyuyor. Macaristan’dan geçiş mümkün olmadığı için daha fazla seyahat edemeyen mülteciler bu durumu protesto ediyor. Durum daha vahim hale geliyor ve fotoğraftan sadece bir gün sonra polis mültecilere karşı göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su kullanıyor.

Maram, 8, Amman, Ürdün

Roket evi vurduğunda Maram okuldan eve daha yeni gelmişti. Çatının bir parçası başının sağ üstüne düştü. Annesi onu bir hastaneye götürdü ve oradan da Ürdün sınırına hava yoluyla taşındı. Kafa travması beyin kanamasına neden oldu. İlk 11 gün, Maram komadaydı. Şimdi bilinci açık, ama çenesi kırıldığı için konuşamıyor.

Muhammed, 13, Nizip, Türkiye’de hastanede

Muhammed evleri sever. Halep’teyken etrafındaki evlere baka baka yürürdü. Şimdi onun en sevdiği binaların çoğu paramparça. Hastanede yatağında yatarken mimar olma hayalini yerine getirip getiremeyeceğini merak ediyor. “Savaş hakkında en tuhaf şey korkmuş olma haline alışmak.” diyor Muhammed.

Ralia, 7 ve Rahaf, 13, Beyrut, Lübnan sokakları

Ralia ve Rahaf Şamlı. Annesini ve kardeşini bir el bombası öldürdü. Karton kutular üzerinde yatıyorlar.

Moyad, 5, Amman, Ürdün’de bir hastanede

Moyad’ın ve annesinin ıspanaklı börek yapmak için un satın almaları gerekiyordu. El ele alışverişe giderlerken yanından geçtikleri takside bomba patladı. Moyad’ın annesi anında öldü. Kafasına, sırtına ve pelvisine şarapnel saplanan Moyad, Ürdün’e havayolu ile ulaştırıldı.

Tamam, 5, Azraq, Ürdün

Tamam yastıktan korkuyor. Her gece ağlıyor. Memleketinde hava baskınları genellikle geceleri gerçekleşirdi ve yaklaşık iki yıldır evinden uzakta uyumasına rağmen, hâlâ yastığın bir tehlike kaynağı olduğunu düşünüyor.

Walaa, 5, Dar-El-Ias

Walaa eve gitmek istiyor. Halep’te kendine ait bir odası vardı. Orada, uykudan önce hiç ağlamazdı. Burada mülteci kampında, her gece ağlıyor. Başını yastığa koymak korkunç; çünkü bütün saldırılar o zaman başlıyor. Gündüzleri, Walaa’nın annesi yastıkların korkulacak bir şey olmadığını öğretmek için onun karşısında yastıklardan küçük bir ev inşa ediyor.

Sham, 1, Horgos, Sırbistan

Sham, Sırbistan ve Macaristan arasındaki sınırının yanındaki 4 metre yüksekliğindeki demir kapının önünde, annesinin kollarında yatıyor. Son mültecilerin Avusturya’ya trenle geçmesine sadece bir gün önce izin verildi. Ama Sham ve annesi geç kaldı, şimdi kapalı Macaristan sınırında diğer binlerce mülteciye birlikte bekliyorlar.

mashable.com