Dünyanın en güzel yazının yaşandığı bir yılın güz mevsiminde çocuklara ve sanata dair bir kitap raflarda yerini aldı: Çocuklar İçin Türkiye Güncel Sanatı

72 Türkiyeli sanatçının ilginç yapıtlarını, eğlenceli biyografilerini, “sen olsan” kutucuklarını, sanat terimleri sözlüğünü, yol gösterici web sitelerinin, müzelerin ve galerilerin bilgilerini içeren; Halil Altındere ve Süreyyya Evren’in ortaklaşa hazırladıkları bir sanat rehberi niteliğindeki bu kitap eğlenceli ve anlaşılabilir bir dille çocuklara günümüz sanatının kapılarını açıyor ve çağdaş sanatı sevdirmeyi hedefliyordu.

Biz de sanat alanında önemli bir boşluğu doldurduğuna inandığımız bu kılavuz niteliğindeki kitabı es geçmek istemedik ve kitabın yaratıcıları Süreyyya Evren ve Halil Altındere ile Çocuklar İçin Türkiye Güncel Sanatı üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Hazırladığınız Çocuklar için Türkiye Güncel Sanatı kitabında güncel sanatla çocukları buluşturuyorsunuz. Böyle bir kitap oluşturma fikri nasıl ortaya çıktı?

Günlerden bir gün Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde gerçekleşecek güncel sanat konulu bir konuşma için İstanbul’dan Eskişehir’e doğru yola çıktık.

Sabahın da hayli erken bir saatine almıştık biletlerimizi Eskişehir’deki sunum saatine yetişebilmek için. Poğaçalarımızı yedik, çayımızı içtik, muavinle lak lak ettik, ayıldık. Ve o dinç kafayla yol boyunca bu kitabı planladık. Eskişehir’e vardığımızda kitap da kafada bitmişti.

Günübirlik bir seyahatti. Aynı günün akşamı dönüş yolundaydık. Güzel geçen bir Eskişehir günü ve dolu dolu sanat tartışmalarının yanı sıra, çocuklar için yapacağımız kitabı tasarlayıp bitirmiş olmanın da rahatlığıyla dönüşte otobüste sadece uyuduk!

Yollarınız nasıl kesişti? Nasıl bir işbölümü yaptınız?

Yollarımızın kesişmesi bundan neredeyse yirmi yıl öncesine uzanıyor. 1990’ların ortalarından beri Halil Altındere ile Süreyyya Evren birlikte bir şeyler yapıyorlar. Güncel sanat dergisi art-ist en önemli ortak çalışma alanlarımızdan biriydi. Toplam 14 sayı yayımladığımız art-ist, günümüz sanatının en önemli bağımsız dergilerinden biri oldu kısa zamanda.

Yakın zamanda da Türkiye güncel sanatının tarihini kuşatan, bellek tutmaya odaklanan, iki devasa referans kitap hazırladık. Bunlardan biri “Kullanma Kılavuzu”, “Türkiye’de Güncel Sanat 1986-2006”, diğeri de “101 Yapıt”, “Türkiye Güncel Sanatı’nın Kırk Yılı” oldu. Çocuklar için Türkiye Güncel Sanatı çalışması bu birikimin üzerine geldi. Rengarenk Türkiye sanat dünyasının sayfalarını çocuklarla da birlikte karıştırmak istedik. Bambaşka bir deneyim oldu…

Türkiye’de çocuk ile sanatı bir araya getiren bir kitap bulunmuyor. Bu eksikliği gidermek amacıyla mı yola çıktınız?

Özellikle şu eksikliği gidermek istedik: çocukları günümüz sanatına yaklaştıracak, farkındalıklarını artıracak, sanattan keyif almanın, sanatla öğrenmenin, sanatla eğlenmenin olanaklarını araştırmaya çocukları çekecek bir kitap. Ve de en büyük özenlerimizden biri de şu noktada oldu: karmaşık ve derin güncel sanatı çocukların anlayabileceği dile indirip basitleştirmedik.

Çocukları günümüz sanatına doğru yaklaştıracak dili ve seçkiyi hedefledik. Çocuklar ve sanat konusundaki mevcut kitaplara biz de özgün bir metin ve tamamen Türkiyeli sanatçıların eserlerine yoğunlaşma tavrıyla özel bir katkı yapmaya çalıştık.

Büyük boy, resimli, sonunda sözlüğü olan, tema tema giden, iyi kağıda basılmış, klasiğinden modernine mağara resminden güncel sanatına çocuklar için sanat tarihi kitapları diye adlandırabileceğimiz bir ekol var çocuk kitapları dünyasında.

Haklısınız, sayıları da hayli sınırlı. Yeni yeni gelişen, çeşitlenen bir alan. Bizimki de bu ekole Türkiye güncel sanatından yeni bir soluk. Türkiyeli çocuklara sanatın tadını onlar gibi çocukluklar geçirmiş sanatçıların işleri aracılığıyla anlatmanın da esprisi var belki işin içinde.

Kitabın içeriğinden biraz bahsedebilir misiniz?

Kitap, çocuklara günümüz sanatını Türkiyeli güncel sanatçıların eserleri üzerinden tanıtan bir yapıda. Bir yandan da Türkiye güncel sanatının kırk yılını, bütün kuşaklarını, pek çok temel eserini kapsayan gerçek bir kılavuz. Çocuklara sanat dünyasını tanıtıyor ama asla yukarıdan bakmıyor. Hem eserlerin seçiminde izlenen kriterler hem de metinlerdeki dil çocukları başka türlü bakma alıştırmaları sunan bir yapıda.

Kitap çocukları yakın dönemin pek çok önemli sanat işiyle bağlantıya sokma özelliğine de sahip. Bir yanıyla da devasa bir Türkiye sanatı sergisi gezmek gibi çocuklar için kitapta dolaşmak. Tabii, kulaklıklarda eğlenceli bir dille konuşan bir rehber sesin aracılığıyla. Temel bilgiler ve bakış açıları hep veriliyor. Ayrıca pek çok kilit sanatçıyı da tanıma fırsatı içermekte.

Kitabı incelediğimizde farklı sanatçılara ait farklı temalarda sanat eserlerinin akıcı bir dille anlatıldığını görüyoruz. Bazı metinlerin sonlarında da “sen olsan” kutucukları var. Bu kutucuklarla çocuklara “sen de yapabilirsin” mesajı mı vermek istiyorsunuz?

Bu tür etkinlik köşeleri çocukların kendi hayatlarıyla okuduklarını kaynaştırmalarına vesile oluyor. Bu anlamda okuma edimini fiili de bir deneyime taşıyor. “Sen Olsan” kutuları etkinlik/faaliyet alanları ve kitabın önemli bileşenlerinden biri. Kendi gündelik yaşamlarını geçirdikleri mekanlarla yeni ilişkiler kurmaya çağırıyor çocukları. Nasıl bakabilecekleri ve nasıl görebileceklerine dair yeni deneylere kışkırtıyor.

Bu kitapla belki de yüksek ve putlaştırılmış sanat anlayışını yıkıyorsunuz ve çocuklara sanki “bu sanat eserlerini yaratmak aslında o kadar da zor değil, siz her gün oyun oynarken farkında olmadan bir sanat eseri ortaya çıkarıyorsunuz” demek istiyormuşsunuz gibi bir düşünce oluşuyor. Bu ne kadar doğru?

Çocuklara zaten yaptıkları şeylerin sanat olduğunu söylemiyoruz, veya “bunu 5 yaşında çocuk da yapabilir” tarzına da elimizi kaptırmış değiliz. Çocuklar İçin Türkiye Güncel Sanatı‘nın yaptığı günümüz sanatının karmaşık dinamiklerinin bambaşka bir çerçeve ve anlayışla sunulması.

Yeni kapılar açıyoruz, bilinmeyen yeraltı dehlizlerine cumburlop atlayıp müzenin tam ortasına çıkmayı vadediyoruz!..

Kitaptaki sanat eserlerini ve sanatçıları seçerken nelere dikkat ettiniz?

Kitaptaki sanatçılar özellikle çocuklar için işler üreten sanatçılar değil veya ele aldığımız eserler özellikle çocuklar için üretilmiş değil. En önemli katkılarından biri de bu belki de kitabın. Çocukların karşısına çıkardığımız Türkiye sanatının gerçekten de en önemli işlerini üretmekte olan sanatçıların bir kısmı.

Elbette buraya alamadığımız başka önemli sanatçılar ve eserler de var.  Sonuçta bir cildin sınırları malum. Onları da sonraki kitaplarla kapsamayı hayal ediyoruz. Ama kitaptaki sanatçılar ve eserler ile tanışan bir genç/çocuk Türkiye sanatının gerçek bir resmiyle karşılaşma imkanı bulmuş sayılır diye bakabiliriz. Ayrıca, bu kitaptaki işler bir liman gibi de düşünülebilir. Biraz meraklı bir anınızda buradaki bir sanatçının diğer işlerine doğru, yeni sergilerine doğru veya başka benzer sanatçılara doğru giden gemilere binip denizlere açılabilirsiniz.

Kitabın kolektif bir yaratım süreci olmuş diyebilir miyiz? Bir pedagogdan da yardım almışsınız. Kitaba başka kimlerin ne gibi katkıları oldu? Bu süreci biraz anlatabilir misiniz?

Çalışırken her şeyin üzerinde çocuk ruhunu tutmaktan sapmamamızı pedagog/çift ve aile terapisti Neval Güven’e borçluyuz. Böyle bir kitabın gerektirdiği aylar süren yoğun emeğin ve en ufak detay için girişilen dikkatli tartışmalara ve araştırmaların toplamına yaptıkları katkılar için Azra Tüzünoğlu ve Şener Özmen’e de minnettarız. Ayrıca YKY ekibinin en baştan itibaren gösterdiği yürekten katkı olmasa bu fikir proje aşamasından böyle ivedilikle ve özenle kitaba dönüştürülemezdi.

Heyecanımıza en başta ortak olan Mine Haydaroğlu’na ne kadar teşekkür etsek az. Raşit Çavaş’ın da projenin gerçekleşmesine verdiği destek belirleyici ve teşvik ediciydi. Tabii, kitabın çocukları anında içine çeken tasarımına ayrı bir yer ayırmak gerekir. Nahide Dikel tasarımıyla kitabın şeker gibi olmasını sağlayan isimdi.

(Süreyyya Evren’e)

Kitabın yaratım sürecinde kızınız Ada da var. Bir çocuk gözüyle, kızınız kitabı nasıl değerlendirdi ve kitaba ne gibi müdahaleleri oldu?

Ada (10) bizim ilk eleştirmenimiz oldu. Hem de tam yetkili bir eleştirmen. Bir nevi kitabı önden test etti daha yazım aşamasında. Metinleri taze taze okudu ve hemen fikirlerini söyledi. Onun komik bulmadığı bütün esprileri kitaptan çıkarttık, bilmediği sözcüklere kitabın sonundaki sözlükte açıklama koyduk, kimi bilmediği sözcükleri de değiştirdik. Onun değerlendirmeleri esas okurumuzun zihninden hiç kayıp uzaklaşmamamız için bir emniyet kemeri gibiydi.

Kitabın sonunda “nereye gitsek, nerelerde dolaşsak, nereleri tıklasak” şeklinde bir bölüm de var. Kitap için aynı zamanda küçük bir sanat rehberi de diyebilir miyiz?

Kesinlikle. Gidilebilecek ilgili müzelerin, galerilerin, fuarların isimleri ve haklarında bilgiler var kitabın sonunda. Çocukları sanatın içine çekip tadını tam almalarını kolaylaştırmak için elimizden geleni yaptık açıkçası.

Peki, Türkiye’deki güncel sanat hakkında ne düşünüyorsunuz? Çocukları sanata teşvik edecek yeterli proje, sergi, etkinlik vs. var mı?

Bu konudaki çabalarda çok ciddi artış olduğu kesin. Sanatla daha çok temas etme şansı bulan kuşaklar geliyor diye düşünebiliriz. Tabii, daha da açlık var ve ne kadar yeni çocuklar için eğitim programı, atölye, etkinlik konulsa o kadar iyi. Kurumlar bu konuda pek çok girişim içindeler. Bir sonraki kitabımızda bunlara da özel bir yer ayırmayı düşünüyoruz.

Bir de küçük müjde verelim: bu kitaptaki eserleri de içeren bir “Çocuklar İçin Türkiye Güncel Sanatı Sergisi” için de şimdiden çalışmaya başladık!

***

Çocuklar İçin Türkiye Güncel Sanatı

Sayfa Sayısı: 124

Baskı Yılı: 2013

Dili: Türkçe

Yapı Kredi Yayınları