Kistik fibroziste hastalığında, çocuğun teni normalden daha tuzlu oluyor.
Türkiye’de 3 bin doğumdan birinde görülen hastalık tedavi edilmediğinde öldürücü olabiliyor.
Özellikle akraba evliliklerinin çok görüldüğü ülkelerde sık karşılaşılan hastalık yüzünden Türkiye’de çok sayıda çocuğun hayatını kaybettiğini ifade eden Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Baki, ”Bu hastalara tanı koymak zordur. Hastalar bize, fazla miktarda balgam çıkarma, sık tekrarlayan ishal, bronşit, hırıltı ve enfeksiyon belirtileriyle geliyor. Düşünülmediği takdirde teşhis koymak mümkün değildir. Maalesef bu hastalar antibiyotikle tedavi edilmeye çalışılıyor ve büyük çoğunluğu tedavi edilmeden veya teşhis konmadan ölebiliyor” dedi.
Ter testi
Prof. Dr. Baki, gelişim geriliğinin de kistik fibrozisin habercisi olabileceğini vurgulayarak, ”Hastaların iştahları yerindedir, fakat kilo alamazlar, aksine kilo kaybederler. Daha ileri yaşlarda bağırsak tıkanması gibi sindirim sistemine bağlı belirtiler ortaya çıkar. Özellikle yeni doğan bebekler, doğduktan sonra ilk gün içerisinde dışkılama yapar. Eğer bebek dışkılama yapamıyor ise bu hastalığın ilk belirtisi olabilir” dedi.
Çocuğu öperek fark edebilirsiniz
Ailelerin dikkatini çeken bir diğer durumun ise çocuklardaki tuz kaybı olduğunu anlatan Baki, şöyle devam etti: ”Tuz kaybı fazla olduğu için çocukların teni normale oranla daha tuzludur. Aileler çocuklarını öptükleri zaman bunu fark edebilirler. Dolayısıyla böyle bir durumda da kistik fibrozis düşünülmelidir. Ayrıca hastaların ter bezlerindeki bozukluk nedeniyle de terleri normale göre çok daha tuzludur. Bu şekilde fazla miktarda kaybedilen tuz, sıcak havalarda hastada susuzluk problemine yol açar. Hastalarda tanının gecikmesi, hastalığın seyri ve tedavinin etkinliği açısından sorunlar oluşturuyor. Bu tür hastalara mutlaka ter testi yapılması gerekir. Bu test yapılmadan hastalara teşhis koymak mümkün değil.”
Kaynak: TRTHaber