11 Eylül’de Fener’de Yoakimion Rum Kız Okulunda (Kuruluş 1879) Kalliopi Lemos’un “Ben benim, dünyalar arasında, gölgeler arasında” başlıklı sergisi, Beral Madra küratörlüğünde 13.İstanbul Bienali paralel etkinliği olarak açılıyor.
Lemos bu sergide yedi karışık teknikte heykelini ve bellek çağrışımlı bir ses yerleştirmesini sunuyor. Bu yapıtlar küresel bağlamda sürmekte olan ve özellikle Asya, Afrika ve AB arasında gerçekleşen yasa dışı göçlerin oluşturduğu trajik olaylarda en çok etkilenen kurbanlar olan kadınların ve çocukların durumuna dikkat çekmek amacını taşıyor.
Lemos’un projeleri 2006’dan günümüze, Elefsina (2006), İstanbul (2008) ve Berlin (Brandenburg Kapısı önü 2009)’de terk edilmiş teknelerle yaptığı yerleştirmeleriyle bu konuda geniş bir kamu bilinci oluşturmayı başardı. İstanbul için gerçekleştirdiği tekne yerleştirmesi Bilgi Üniversitesi Silahtarağa kampüsünde durmaktadır. 2012 yılında 3. Çanakkale Bienali için gerçekleştirdiği tekne yerleştirmesini ise Çanakkale’ye armağan etmiştir; bu yapıt Çanakkale Limanı’na yerleştirilecektir.
Lemos 1988’de öğrenci kalmadığı için kapatılmış olan Yoakimion Rum Kız Okulu için gerçekleştirdiği yerleştirmede kaçak insan trafiğinde kadın ve çocukların dillendirilemeyen deneyimlerine, gövdeleri ve onurlarına açılan derin yaralara odaklanıyor. O, her insanın hakkı olan “onur” ve saygınlık” gibi özelliklerin insan karakterinin temel nitelikleri olduğuna ve bütün zamanlar içinde kadınların ve çocukların toplumların duyarsızlığı nedeniyle çeşitli kötülüklere göğüs germek zorunda olduğuna inanıyor. Bu yerleştirme, bütün özellikleriyle kadın ve çocukların bu genel soruna nasıl dayanabildiklerini göstermek amacını taşıyor.
Sanatçı, bu sergisi için mitolojik figürleri çağrıştıran, kaideler üstünde duran, koltuk değneklerine dayanan ya da bir av ganimeti gibi tavandan asılan yarı insan yarı hayvan tunç heykeller üretti. Bu heykeller izleyicinin dikkatini insanın arkaik kültürlerine ve mitolojinin psikanalisttik perspektifine yönlendiriyor. Bu, farklı başlar ve gövdelerin birbirine eklenmesiyle oluşan melez karakterler adeta insan ve hayvan arasındaki doğal bağlantıların, iki doğa arasındaki eşiğin, eşikte duran varlıkların düşsel görüntüleridir. Bu karakterler, bir zamanlar çocukların doldurduğu, şimdi ise eşikte duran yüklü ve yaralı bilinçlerin metaforları olarak bu okulda yer almaktadır.
Sergi 12 Eylül-10 Kasım arasında Pazar-Pazartesi dışında her gün 10.00-19.00 arasında gezilebilir.
Ayrıntılı Bilgi için:
İstanbul: Nilüfer Sülüner
sulunernilufer@gmail.com and info@kuadgallery.com