Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Babaların yüzde 97'si yemek yapmıyor, yüzde 72'si çocuklarıyla oyun oynamıyor

Bernard van Leer Vakfı’nın desteğiyle Boğaziçi Üniversitesi, Hümanist Büro ve Frekans Araştırma tarafından yürütülen Türkiye’de 0-8 Yaş Arası Çocuğa Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması, Türkiye’de babaların alışveriş yapmak ve çocukla ilgilenmek dışında hiçbir ev içi sorumluluğu almadığını gösteriyor. Bianet’te yer alan habere göre, babaların aile içindeki rolleri ve sorumluluklarıyla ilgili veriler sunan araştırma sonuçlarına göre, çocuk bakımına katkı konusunda da babaların karnesi pek iyi değil. Çocuk bakımı Çocuk bakımına katkı konusunda da babaların karnesi pek iyi değil. Uyutmak ve ders çalıştırmak (yüzde 9,7), yemek yedirmek (yüzde 9,5), kitap okumak (yüzde 8,3) ve yıkamak (yüzde 6,9) konusunda babalar çok düşük...

Devamı…

Gezi'ye dair bir "travma" derlemesi: Polis Destan Yazdı

İletişim Yayınları’ndan geçtiğimiz günlerde çıkan Polis Destan Yazdı, İstanbul, Ankara, Antakya, Eskişehir, Adana, Mersin ve Antalya’da değişik yaşlardan, değişik toplumsal gruplardan Gezi protestolarına katılmış veya sadece “oradan geçerken” gazın içinde kalmış 56 mağdur ve tanığın polis şiddetini anlattığı belge niteliğinde bir derleme. Deniz Koloğlu, Didem Gençtürk, Gözde Kazaz, H. İlksen Mavituna ve Saner Şen’in derlediği kitap, ilk kez bir protestoya katılıp gaz ve cop yemiş amatör direnişçilerden tecrübelilere, canlarını kaybedenlerin yakınlarına, polis ve devlet şiddetine; bu şiddetin fiziksel ve duygusal travmasına dair ama aynı zamanda yarattığı öfkeye ve bilince dair bir arşiv oluşturarak önemli bir işe imza atıyor. Ahmet Şık,...

Devamı…

İnterseks bebekler için “mutlu son” kim tarafından belirleniyor?

İnterseks bireylere yönelik gerçekleştirilen genital operasyonlar, psikolojik ya da diğer “normalleştirici” tıbbi müdahaleler hala devam ediyor. İnterseks bireylerin bedensel bütünlükleri, fiziksel özerklikleri üzerine yapılan müdahaleler, intersekslerin cinsiyet kimliklerini ve kendini tanıma taleplerini doğrudan yok sayıyor. Yapılan müdahaleleri hukuk mevzuatı açısından Avukat Neşe Öztürk ve sağlık uygulamaları açısından çocuk cerrahisi hemşiresi Emine Uysal ile değerlendirdik. En son Diyarbakır’da gerçekleşen ve Güneydoğu Güncel Gazetesi’ne “Diyarbakır’da Mutlu son!” başlığı ile yansıyan haberde ameliyatı gerçekleştiren doktor Prof. Dr. Abdurrahman Önen vakayı şöyle gerekçelendirdi: “Eskiden intersex veya çift cinsiyet hastalığı adı verilen Cinsel Gelişim Bozuklukları zamanında ve doğru şekilde tedavi edilmediği takdirde; cinsel kimlik...

Devamı…

Şükrü Hatun: Nişasta Bazlı Şeker kotasını artırmak ne anlama geliyor?

Seçim öncesi bakanlar kurulu ne zaman toplandı bilmek zor ama gazetelere yansıyan haberlerden nişasta bazlı şeker (NŞT olarak biliniyor) kotasının 3 Haziran 2015 itibarıyla yüzde 30’a çıkarıldığı anlaşılıyor. Daha önce yüzde 15’e çıkarılan kotanın bile Avrupa Birliği kotasının üç katı olduğu biliniyordu ve Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, NBŞ üretimi kotasını daha da arttırılmasının pancar şekeri sanayi ve pancar üreticilerini olumsuz yönde etkileyeceğini belirtiyor. Ben de tarlalarında şeker pancarı yetiştirmiş bir babanın oğlu olarak bu konuda bir şeyler söyleme ihtiyacı hissettim. Benim bu konuyla ilgim esas olarak çocuk endokrinoloji uzmanı olarak çocuklarda şişmanlık sorunu ile ilgilenmemden kaynaklanıyor;...

Devamı…

İnsanlık için yeni bir eğitim modeli

Bütün insanlar dünyaya yaratıcı bireyler olarak gelmişlerdir. Eğer dediklerime inanmıyorsanız, sizden çocukluğunuzu hatırlamanızı isterim. Çocukken resim yapmayı, dans etmeyi ve şarkı söylemeyi sevmez miydiniz? Kafanızda yarattığınız hayali dünyaların varlığıyla mutlu olmaz mıydınız? Çocuklar, doğal yaratıcılardır. Bu yaratıcılık da bizi insan yapan önemli özelliklerden birisidir. Büyüdükçe yaratıcılığımızı eğitiriz ve işte sorun tam da burada ortaya çıkar. Sorun; bizim eğitim görmüş olmamızdır. Eğitim sistemi, büyük bir paradigma kaymasından kaynaklanmaktadır. Öğretmenler sürekli sınıfın önünde durur ve anlamsız bilgiler aktarırlar. Okullar, rekabeti, uyumu, itaati ve standardizasyonu teşvik ederken aynı zamanda doğal, yaratıcı dürtülerimizi ve eleştirel düşünme becerilerimizi bastırmakla meşguldür. Çocuklar -sorgulamayan işçi arıların...

Devamı…

"Idiot Box": Televizyon ile kuşatılmış bir neslin portresi

New York’ta yaşayan Avustralya doğumlu sanatçı Donna Stevens’ın yeni fotoğraf serisi “Idiot Box” televizyonun etkilerinin sorgulanmasını konu alıyor. Stevens, bu projesinde zihni uyuşturan bir  icat olduğu için genelde “aptal kutusu” olarak tabir edilen televizyonların çocuklara yansımasını irdeliyor. Hızlı bir tempoya sahip aksiyon görüntüleri, renkler ve istediğiniz tüm fantastik karakterleri bir arada sunan televizyon tam da çocuklara hitap eden bir icat belki de. Peki, dışarıda oynamak, bir şeyler öğrenmek ya da sosyalleşmek yerine uzun süre TV izlemek bir çocuğu nasıl etkiler? İşte, Stevens’ın projesinde üzerinde durduğu, cevaplamaya çalıştığı soru da bu. Donna Stevens’ın televizyon izlerken fotoğrafladığı çocukların yüz ifadeleri aslında...

Devamı…

Gebelik gelişiminde 38. ve 39. hafta

Fetüsün başından poposuna olan uzaklığı yaklaşık 36 cm, boyu 47 cm. ve ağırlığı ortalama 3100-1200 gram olmuştur. Bebeğin büyümesi devam etmektedir. Her geçen gün dış ortama uyum şansı artmaktadır. Baş ve karın çapı birbirine eşittir. Soluma denemelerinde soluk borusuna amnios sıvısı kaçtığından bebek hıçkırır. Bebeğin bağırsaklarında mekonyum dediğimiz fetüsün dışkısı birikmektedir. Rahim içinde sıkıntıya girmedikçe doğumdan sonra mekonyum bağırsaklardan boşalır. Fetal distres denilen bebeğin sıkıntıya girdiği durumlarda rahim içinde mekonyumunu yapan bebek bunu soluk yoluna yutabilir. Böyle olduğunda halk arasında “bebek kakasını yutmuş” denilen durum gerçekleşmiş olur ki bu bebek için oldukça tehlikelidir. Bebeğin üzerindeki ince tüyler (lanugo) neredeyse...

Devamı…

Annelerden ne bekliyoruz?

Anneler bildiğiniz insanlardır. İlkokulda sevdiğiniz kibar, sevgi dolu sıra arkadaşınız, ortaokulda sinir olduğunuz şımarık kız, lisedeki aşırı disiplinli, sosyal becerileri eksikmiş gibi duran sınıfarkadaşı, üniversitedeki uydurukçu dönemdaşınız, çalışkan-tembel, duyarlı-duyarsız, temiz-pis, becerikli-beceriksiz, sosyal-asosyal, gergin-rahat, geleneksel-marjinal vb. Gün gelir bu kız arkadaşlarınızın hepsi anne olabilir. Ve psikoloji literatüründe çocuk doğurduktan sonra kişilikte kalıcı değişim olduğuna dair bir bulgu yok. Evlenmiş ve çocuğu olmayan, evlenmemiş ve çocuğu olmayan, anne-babasıyla yaşayan veya yaşamayan, köpeği-kedisi olan olmayan çok yetişkin var. Hepsi ister istemez günlük yaşamın gerekliliklerini yerine getirir; alışverişten çamaşıra, temizlikten yemeğe, ütüye. Ama anneleri diğerlerinden ayıran bir özellikleri, en azından bir başka sorumlulukları...

Devamı…

Otizmde yeni bir teori: “Yoğun Dünya Sendromu”

Çoğu kişi otizmi bireyin sosyal ilişkiler konusundaki başarısızlığıyla ilişkilendirir; fakat otizmli bir beynin diğer insanlara nazaran dış dünyadan ipuçlarını daha kolay aldığına dair kanıtların olduğu da bilinmekte. Neuroscience dergisinde yayımlanan bir çalışmada otizmli bireylerin beyinlerinin aslında daha hiperfonksiyonel olduğu, yani otizmli bir beynin normal bir beyinden daha fazla çalıştığı ve erken tedavi ile olası semptomların azaldığı belirtiliyor. 2007 yılında araştırmacılar Kamila Markram, Henry Markram ve Tania Rinaldi, otizmin tanımına dair “Yoğun Dünya Sendromu” adıyla alternatif bir teori geliştirdi. Araştırmacılar, otizmin, zihinsel yetersizlik ile ilgili bir durum olmadığına, ancak beynin aşırı dolu ve çok çalıştığına dikkatleri çekti. Araştırmacılara göre, çevreden...

Devamı…

Hailey Fort: 9 yaşında bir yardımseverin öyküsü

Hailey Fort sadece 9 yaşında olmasına rağmen, evsizlere ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için yetişkinlerden daha çok çabalıyor. Bu küçük kız, boş zamanlarını evsizler için barınaklar inşa ederek geçiriyor. Her şey Fort 5 yaşındayken başladı. Bremerton’da gördüğü evsiz bir adama yardım edip edemeyeceklerini annesine soran Fort, “evet” cevabını aldığında ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için annesiyle birlikte çalışmaya başladılar. Yardım ettikleri adam, Edward bir süre sonra Fort’un arkadaşı oldu. “Herkesin yaşamak için bir yeri olması gerektiğini düşünüyorum.” diyen Fort’un bu yılki hedefi, ihtiyacı olan herkese 113 kg gıda yardımı yapmak, 12 adet barınak inşa etmek ve tuvalet ve temizlik malzemeleri...

Devamı…