Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Kolaycı annenin otizm günlüğü 04

Solda Güneş Yükseliyordu… Bu seriye başladığımda, kısaca değinmiştim. Koca sene çalışmaya esir olup, yılın birkaç haftası bize kalan tatillerde göçülecek yerleri gezerek hedef noktayı araştırdığımızdan… Güney, listemizde hiç yoktu aslında. İkimizin de soy ağacı Karadeniz sularını işaret ediyordu ama ortak noktamız olan Meriç’te buluşuyorduk. Maki ya da güneşten kör olmuş gözlerin önünde alabildiğine serilmiş mavi bize “çöl”ün başka bir formu gibi geliyordu sadece. Tabii bu, başka bir yere hedef almışken, yolda tanıştığımız birinin bizi Geyran’a yönlendirmesine ve içimdeki o her şeyin hala en iyisini isteyen kafayı kendimle beraber götürmemem gerektiğini anlayana kadardı. Listenin ilk sırasındaki Istranca’nın yeşilliğine ve bereketli...

Devamı…

Otizmli Carly Fleischmann’dan “sessiz” röportajlar – 1: Channing Tatum

2012 yılında bir iletişim aygıtı kullanarak hayatı hakkında bilinmeyenleri anlattığı bir video ile dikkatleri çeken, oral apraksi nedeniyle konuşamayan otizmli Carly Fleischmann dört yıl sonra, ilginç bir röportaj serisinin yaratıcısı oldu. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan serinin ilk bölümünde oyuncu Channing Tatum ile yetişkinlik, evlilik ve korkular üzerine bir iletişim aygıtı vasıtasıyla konuşan Fleischmann, alternatif iletişim metodları kullanan insanlara farkındalık kazandırmak amacıyla röportajlarına devam edeceğini söylüyor. “O bir striptizci, bir polis memuru, bir gizli ajan, bir muhabir, herkesin sevgilisi ve kısa bir süre sonra da benimle birlikte olabilmek için eşini terk edecek.” diyerek Channing Tatum’u programına davet eden Fleischmann röportaj boyunca esprileriyle herkesi güldürüyor. Siz...

Devamı…

Bir Bez Bırakma Hikayesi

2007 doğumlu küçük yazar Lara Nur Meriç’in ilk yazarlık denemesi olan Bir Bez Bırakma Hikâyesi, 2,5 yıl süren uzun bir resimlendirme süreci ve uzman kontrolü sonrasında nihayet hayata geçti! Lara Nur Meriç’in 2,5 yaş civarında üstesinden geldiği tuvalet eğitimi sürecinde, kendisini rahatlatmak için kelimelere döktüğü bu sevimli masal, gelişimin en önemli basamaklarından biri olan tuvalet eğitimi sürecinin yönetilmesi hakkında hem ebeveynlere hem de çocuklara fikir...

Devamı…

Hayattan bir gün

Bugün günlerden pazartesi. Biraz sonra okulda olacağım. Annem kahvaltımı yedirdi. Şimdi üstümü giydiriyor. 10 yaşında bir çocuk olmamla birlikte bu size biraz garip kaçabilir. Apartmanımızda asansör olmadığı için annem beni aşağı kadar taşıyor ve tekerlekli sandalyeme oturtuyor. Yanlış duymadınız. Annem beni siteden çıkarınca karşı kaldırıma geçiriyor ve karşı sokağa kadar benimle geliyor. O sokaklardan geçerken insanların bana attığı o korkunç bakışlar, her gün okula giderken tüm neşemi içimden söküp atıyor. Ama okulda daha fazlası olacak. Altı yaşındaki bir çocuğun bana ne olduğu hakkında annesine sorular sorması beni iyice sarsıyor. Herkes sanki ben bir ucubeymişim gibi bakıyor, hayat bir sirk...

Devamı…

Herkesin “her şeyi” olmak isteyen kadınlara öneriler

Diğer ebeveynlerin birbirlerine anlattıkları uykusuzluğa dair hikayeleri duyduğumda araya girmemek için kendimi zor tutarım. Bu deneyimler bazen komik, bazen de biraz garip olabiliyor. Benim uykusuzluk hikayelerim ise diğerlerinin aksine oldukça acı verici. Gün içerisinde çoğu zaman sabırsız olmama, fazla tepki vermeme ve sesimi yükseltmeme neden oluyor. Birkaç sayfadan oluşan yapılacaklar listesi ile uğraşıp hepsini gerçekleştirmeye çalışarak kendimi uykudan mahrum bıraktığım zamanlar hayatımın en mutsuz dönemiydi. Herkesin “her şeyi” olmak ve her şeyi başarmak uğruna aldığım sorumluluklarla ve kendime yaptığım baskılarla hayatımı çoktan toprağa vermiştim. Günde sadece dört veya beş saatlik uyku, hayatımda çok büyük değişikliklere neden oldu. Uyku ile ilgili...

Devamı…

Bir Carolyn Mendelsohn projesi: Kendine ait çocuklar

Carolyn Mendelsohn, ergenliğe geçiş döneminde olan 10 ve 12 yaş aralığındaki kız çocuklarını fotoğrafladı. Güçlü, sağlam karakterli, akıllı, korkak, korkusuz, eğlenceli ve eşsiz… Ve sayamayacağımız daha birçok özelliğiyle her insanın biricik olduğunu unutanlara karşı genç kızlara cesaret veren, toplumda reklam ve pazarlama stratejileriyle dayatılan tektip “ideal vücutlu” genç kız imgesini yıkmayı amaçlayan bir projenin de yaratıcısı olmayı başardı. “Hala unutamadığım bir anım var: Ilık bir yaz günüydü ve 12 yaşındaydım. Sabahları zamanımın çoğunu aşağıya şortla inmek için cesaretimi toplamaya çalışarak geçirirdim. Çok küçüktüm ve utangaçtım. Merdivenlerden aşağı yavaşça inerken ailemin gülerek, “Aman Tanrım! bacakların ne kadar da tombul görünüyor.”...

Devamı…

Sizin kaplarınız da hazır mı?

Sizce minicik serçeler, şu hikayelerdeki peynirin peşindeki kargalar, kediler ve tüm sokak hayvanları nereden yemeklerini bulur da yer? Hiç düşündünüz mü? Mesela minicik bir serçe ve onunla aynı kaderi paylaşan tüm kuşlar sokakta buldukları ekmek kırıntılarını bulup yer. Kedi ve köpekler de her gördüğü çöp kutusuna küçük bir umutla yaklaşır, çöp kutusunda bulduğu yemekleri yer. Bulamazsa içinde yeşeren yepyeni bir umutla yoluna devam eder. Kısacası, sokaklardaki hayvanlar yiyeceklerini çok zor bulur. Sizden istediğim bir şey var: az da olsa yemeklerden kalanları, ekmek kırıntılarını veya suyu bir kaba koyup kapınızın önüne veya yakınlarınızdaki çöp kutularının çevresine bırakmanız. Mutlaka bir gün...

Devamı…

Etkinlik önerisi: Bir Otistin Güncesi

16 yaşındaki otizmli Remzi bir gün eline kalemi aldı ve çizdi. Bir başka gün eline kili aldı ve yarattı. Her şey çocukken annesiyle birlikte katıldığı bir partide sıkılmasıyla başladı. Kendisini oyalamak için eline bir kağıt ve kalem alıp çizmeye başlayan Remzi, annesinin keşfiyle yeni bir dünyanın da kapılarını araladı. Kilden heykelleri, desenleri ve figürleriyle dikkat çeken Remzi’nin sergisi “Bir Otistin Güncesi”, Ankara’da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi‘nde 28 Nisan’da açılıyor. 7 Mayıs’a kadar devam eden sergi herkesi otizmin dünyasına davet ediyor. Remo’nun çalışmalarına ulaşmak için...

Devamı…

Kimsin sen?

Kimsiniz siz? Yani biri size bu soruyu sorsa nasıl cevaplarsınız? Öncelikli sıfatlarınız nedir? Merhaba, ben Ayşe’nin, Rıza’nın annesi, Mehmet’in karısı, Hüseyin ile Fatma’nın kızı gibi birisi üzerinden tanımlıyor musunuz kendinizi? Peki bu, sakat bir durum değil mi sizce? O kişi hayatınızdan bir şekilde çıkıp giderse ne olacak? Hala o kişinin o şeyi olmaya devam edeceksiniz belki, ilişkiler varlığımızı oluşturuyor, şekillendiriyor elbette ama sebebi midir? Anne olan kadınların ciddi bir kısmı çocuktan önceki hayatlarının nasıl olduğunu hatırlamıyorlar. Valla. O kadar sık rastlıyorum ki bu cümleye. İnsan nasıl hatırlamaz ki kendi geçmişini? Ben bu cümle ile karşılaşınca şöyle hissediyorum. Pek yoktun demek...

Devamı…

Malala Yusufzay’dan ilham alan bir genç kızın öyküsü

15 yaşındaki Omaima Hoshan, toplumda ve arkadaşları arasında yaygın olarak görülen çocuk evliliklerini sonlandırmak amacıyla Ürdün’deki Za’atari mülteci kampında mücadele ediyor. Annesinin vasıtasıyla tanıştığı Malala Yusufzay’ın “Ben, Malala Eğitim Hakkını Savunduğu İçin Taliban Tarafından Vurulan Kız” adlı kitabını okuduktan sonra erken yaşta yapılan evlilikler konusunda harekete geçmeye karar veren Hoshan, çalışmalarına ilk olarak 18 yaşından önce yapılan evliliklerin olumsuz etkilerini arkadaşlarına anlatarak başladı. Fakat, anlattıklarının işe yaramadığını ve ebeveynlerin çocuklarını 13 yaşında evlendirmeye devam ettiğini gören Hoshan, çocuk evliliklerinin sonuçları hakkında bütün toplululuğu eğitmeye karar verdi. Ürdün’de, kadınlar için yasal evlilik yaşı 18; fakat bazı toplulukların dini liderleri ebeveyn izni...

Devamı…