Advertisement

Güncel

Suriye: Bir kuşağın kayboluşu

2011 yılında Suriye’de bitmek bilmeyen bir iç savaşın patlak vermesinden bu yana, çoğu 18 yaşından küçük olan milyonlarca Suriyeli evlerini terk edip başka ülkelerde yaşama tutunmaya çalıştı. BM verilerine göre, mültecilerin yüzde 55’ine yakını 18 yaş altındaki bireylerden oluşuyor. “Syria’s Lost Generation” adlı kısa film de mülteci olarak yaşayan gençlerin hayatlarına pencere açıyor; yarıda kesilmiş çocuklukların ve ani büyümenin altında ezilen gençlerin cesur ve gerçekçi bir portresini çiziyor. İyi...

Devamı…

Yas tutan birine söylememeniz gerekenler

Bir adamın anlattığı hikayeyi dinliyorum. Tanıdığı bir kadın korkunç bir trafik kazası geçirmiş ve şimdi daimi bir acıya mahkum, hayata dair bütün umudunu yitirmiş, belden aşağısı felçli bir şekilde yaşıyormuş. Bu hikayeyi daha önce milyon kere duydum, ama her duyduğumda aynı şaşkınlığı yaşadım: Adam, bu trajedinin kadının hayatında olumlu değişikliklere yol açtığını düşünüyordu. Sarf ettiği sözcüklerin duygusal, ruhsal ve psikolojik şiddetten farksız olduğunu ise bilmiyordu “Her şeyin bir nedeni var.” Adam, kadına bu korkunç kazanın aslında onu olgunlaştırmak için meydana geldiğini söylemişti. Fakat, bu tür zırvalar insan hayatını mahveden şeylerdir ve doğru değildir. Bir danışman olarak, bunca yıl acı...

Devamı…

Dünyanın farklı ülkelerinden kadınlar ve doğum çantaları

Doğum çantası, bebek bekleyen kadınların hamilelik sürecinde önemli bir yere sahiptir. Fakat, dünyanın bazı yerlerinde sınırlı imkanları olan hastanelerde doğum yapacak kadınların gazlı bezden eldivene kadar her şeyi yanında getirmesi gerekiyor. WaterAid adlı örgüt, su kıtlığının olduğu bölgelerde doğum yapan kadınların yaşadıkları zorluklara dikkat çekmek için geçtiğimiz günlerde dünyanın farklı yerlerinde yaşayan kadınlardan doğum çantalarını açmasını istedi. Açılan çantalarla birlikte, ülkelerin gelenekleri, batıl inançları ve ekonomik durumları da ortaya çıktı. Cathelijne Geuze (İngiltere) “Bebeğime ve kendime kıyafetler götürüyorum. Biraz abur cubur, e-kitap ve iPod’umu da yanıma aldım ama onları kullanabilecek kadar zamanım olacak mı, bilmiyorum. Su şişesini de unutmadım. İlk...

Devamı…

Bir trans çocuğun annesi anlatıyor: “Ben de sizin gibiyim”

Bilmenizi istediğim tek şey: Ben de sizin gibiyim. Hikayemizin sizlere tuhaf geldiğinin farkındayım. Akşam yemeğinde, oyun alanında, ofiste yüzlerinizi gördüm. Dört yaşındaki oğlumun kız olduğunu söylediğimi duyduğunuzda suskunlaşıp konuşmanızı kestiniz. Sizi suçlamıyorum. Sadece birkaç yıl önce, kaçımız bir çocuğun transseksüel olabileceğini düşünebilirdi ki? Sormak istediğiniz ve merak ettiğiniz her şeyi ben de sordum. “Bu kadar küçük bir çocuk kendisi hakkında böyle bir şeyi nasıl bilebilir?” “Ya bu sadece bir aşama ise?” Bu soruları enine boyuna düşünürken feminist arkadaşlarım bana şu soruları yöneltti: “Cinsiyet neden bu kadar önemseniyor?” “Neden çocuğun sadece çocuk olmasına izin verilmiyor?” Günlerce bu harika sorulara boşu boşuna...

Devamı…

Sekiz yaşında bir çocuğun icadı: Petaloso!

Copparo’da bir ilköğretim okulunda okuyan sekiz yaşındaki küçük Matteo, ev ödevi için sıfatlar üzerine çalışmalar yaparken yeni bir kelimenin de yaratıcısı oldu. Ödev kağıdında hiç bilmediği bir kelimeyle karşılaşan Matteo’nun öğretmeni Margherita Aurora, öğrencisinin icat ettiği “petaloso” kelimesini çok beğendi ve Crusca Akademisi’ne gönderdi. Kelime, İtalyan dilinin korunması ve araştırılması amacıyla kurulmuş Floransa merkezli Crusca Akademisi tarafından onaylandı ve bir mektupla küçük çocuğa bildirildi. Bugüne kadar İtalyancada bulunmayan “Petaloso”, dilbilgisel açıdan bakıldığında çiçek yaprağı anlamına gelen “Petalo” kelimesi ve kelimeye “dolu” anlamını katan “-oso” ekinin birleşmesiyle oluşuyor. Daha çok insanın kullanmasıyla yaygınlaşacak kelimenin sözlüklerde yer alması bekleniyor....

Devamı…

Parmak emme ile ilgili bilmeniz gereken 10 şey

Bir arkadaşım büyük bir endişeyle “Altı yaşındaki kızım parmak emmekten vazgeçmeyecek.” demişti. Bu kelimelerle daha önce çok karşılaştım. Aslında, destek grubumda, bazı endişeli ebeveynlerce ayda en az bir kez dile getirilen şeylerden sadece biriydi bu konu. Genellikle beni ilk çare olarak görmezlerdi, çoğu zaman kendi araştırmalarını yapmış, doktorlara sorup soruşturmuş ve bazı şeyleri denemiş olurlardı. Ben de genellikle bu tür konuşmaların dışında kalmaya çalışırdım; çünkü asıl cevap, hızlıca verilmiş birkaç cümleden daha fazlasıydı. Daha doğrusu, her ebeveynin parmak emme ile ilgili daha önce hiçbir yerde okumadığı ve bilmesi gereken şeyler olduğunu düşünüyordum. Kendi çocuklarım parmaklarını hiç emmediği için, bu...

Devamı…

Annesinden azar işitince ödüllü proje yaptı

Burdur’da 6’ncı sınıf öğrencisi Fatih Kerem Ölmez, annesinden azar işittikten sonra geliştirdiği ‘Ayakkabılıklı Kapı/Ayak-kapı’ projesiyle Türk Dünyası Bilim Olimpiyatı’nda Jüri Özel Ödülü’nün sahibi oldu. Burdur’un Aziziye Köyü’nde yaşayan Fatih Kerem Ölmez, marangoz atölyesinde boş zamanlarında babasına yardım ediyordu, dağınıklığı sebebiyle annesinden azar işitince bu ilginç projeyi geliştirdi ve özel ödüle layık görüldü. Baba Mehmet Öz de oğluyla gurur duyduğunu anlatırken, ayak-kapı için çok sayıda talep aldıklarını anlattı.  ...

Devamı…

Kenara çekil, Hogwarts! Kalap Köyü’nün çocukları geliyor!

Kenara çekil, Hogwarts! Kuzey Hindistan’ın dağlarındaki bir okul Quidditch dünyasında fırtına gibi esmeye başlıyor! Her şey, 25 yaşındaki seyahat fotoğrafçısı Anshu Agarwal’ın bölgenin çocuklarına eğitim vermek için ıssız bir Himalaya köyü olan Kalap’a gelmesiyle başladı. Agarwal, öğretmesi gereken bilgilerin yanı sıra, çocukların dünyasına renk katmak istiyordu. Agarwal için, öğrencileri yaratıcı ve eğlenceli bir şekilde eğitmenin ve İngilizcelerini geliştirmelerini sağlamanın bir diğer yolu da Pazar günleri Harry Potter filmleri gösterimi yapmaktı. Herkes gibi, çocuklar da J.K.Rowling’in büyülü dünyasından çok etkilendi. Çocuklar sürekli cadı ve büyücü olmak istediklerini söylüyorlardı. Sonunda, Agarwal’ın aklına çocukların bu dileklerini gerçekleştirebileceği parlak bir fikir geldi: Büyücülük dünyasının en...

Devamı…

Oyuncaksız, özgür ve yaratıcı çocuklar yetiştirmenin yolları

Çocuklar doymak bilmez tüketicilerdir, özellikle oyuncaklar konusunda onlarla yarışabilecek kimse yoktur. Çocukları oyuncaklardan mahrum bırakmak her ne kadar ceza niteliğine sahip görünse de Almanya’da sayıları giderek artan bir grup anaokulu bu uygulamayla dikkatleri çekiyor. Yılın üç ayı boyunca, kendilerinden uzaklaştırılan oyuncakları, kalemleri, kağıtları, boyaları, kitapları ile çocuklara oynamaları için sadece masa, sandalye ve birkaç battaniye bırakılıyor. Böylece, çocuklara kendi oyunlarını icat edebilecekleri ve ne yapacaklarına karar verebilecekleri bir alan yaratılıyor. “Der Spielzeug Freie Kindergarten”, yani oyuncaksız anaokulu olarak adlandırılan bu proje, çeşitli bağımlılıklardan muzdarip yetişkinler ile çalışan Rainer Strack ve Elke Schubert tarafından oluşturulmuş. Bağımlılık alışkanlıklarının erken çocukluk döneminde başladığını,...

Devamı…

2016 Doğum Fotoğrafları Yarışması’ndan tüm gerçekliğiyle nefes kesen doğum anları

“Yeni bir hayatın başlangıcında sevinç gözyaşlarıyla birlikte bütün aileyi de kapsayan çekimler oldukça duygusal anlar yaşatabildiği için doğum fotoğrafçılığı son derece uzmanlık gerektiren bir alan ve bu alanda uzmanlaşmış fotoğrafçılar doğum hikayelerini anlatırken sanatla bütünleştirebiliyorlar.” Uluslararası Profesyonel Doğum Fotoğrafçıları Birliği beşinci yılında doğum fotoğrafçılarının bu becerilerini üç kategoride değerlendiren yarışmanın kazananlarını açıkladı. Biz de 2016 senesinin bu duygusal ama bir o kadar da gerçek anlarını bir araya getiren yarışmanın en dikkat çekici fotoğraflarını derledik....

Devamı…