Genç ve gizemli yazarımız Zıplayan Zürafa 10 yaşındadır. Gururla belirtiriz ki yazılarına editör eli değmemektedir.
Durum: İki öğrenci derste konuşup gülüşürler.
Öğretmen: Ooo, keyfiniz yerinde bakıyorum. Çay, kahve de ister misiniz?
Verilmesi gereken cevap: Aaa, teşekkürler. Kahve değil ama zahmet olmayacaksa bol şekerli bir çay alabilirim. Çok naziksiniz.
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Öğretmen yorgundur.
Öğretmen: Ne olur yormayın beni, bu bugün girdiğim yedinci sınıf.
Verilmesi gereken cevap: Ciddi misiniz? Vah yazıııık. Biz sabahtan beri piknik yapıp güneşleniyorduk. Acıdım size şimdi.
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Çocuk ödevini evde unuttuğunu söyler.
Öğretmen: Kendini de evde unutsaydın!
Verilmesi gereken cevap: Afedersiniz de mümkün mü öyle bir şey? İnanın mümkün olsa ben her gün kendimi evde unutup okula gelmezdim.
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Çocuklar bir şeye gülerler.
Öğretmen: Neymiş o kadar komik olan, bize de söyleyin de biz de gülelim.
Verilmesi gereken cevap: Bana uyar, isterseniz tahtaya çıkar söylerim. Ama sonra kesin ya dersten atar ya da disipline yollarsınız. Yine de çok istiyorsanız söylerim. Kızmayacaksanız…
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Bir çocuk kötü bir şey yapmıştır.
Öğretmen: Bak, öğretmenler odasında hakkında konuşuluyor, ona göre ayağını denk al.
Verilmesi gereken cevap: İnanmıyorum yaaa! Bize o kadar doğru olun düzgün olun diyorsunuz, sonra bir de kalkmış arkamızdan konuşuyorsunuz. Terbiyesizliğe bak!
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Bir çocuğun kalemi yoktur.
Öğretmen: Bir öğrencinin kalemi silgisi olmaz mı yaa?
Verilmesi gereken cevap: Ee, siz de defteri imzalamanız gerektiğinde bizden az tükenmez kalem istemediniz yani.
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Durum: Bir öğrenci, öğretmen konu anlatırken “O böyle değil miydi?” “Bu şöyle olmaz mı?” tarzı sorular sorar.
Öğretmen: Çok biliyorsan sen anlat!
Verilmesi gereken cevap: Oluuur, sabrınız varsa siz de dinleyin.
Verilen cevap: Üzgünüm öğretmenim, bir daha olmayacak.
Gene çok sevimli, “humor”u yerli yerinde, mükemmel gözlem gücüne dayanan bir yazı. Kendimden biliyorum, bu yazıları okuyanların günü iyi geçiyor! Tebrikler, teşekkürler…
Not: Eminim ki yazar, “humor”un anlamını biliyordur, bilmiyorsa da hemen öğrenecektir.
Evet, yazar “humor”un anlamını bilyor. Espiri anlayaşı demek. Tabii yanlış biliyor olabilir.
Çok güzel ve mantıklı olmuş
teşekkür ederim.
tebrikler güzel ve yerinde tespitlerde bulunmuşsunuz… bütün yazdıklarınız her gün dilimden düşmekte 🙂
Zıplayabilen Zürafa,
Öğretmenlerin çocuklarına karşı tutumlarının ölçülü ve zarif olması gerektiğini düşünüyorum. Bu arada, çocuklarımla beraberken artık düzeltemeyeceğim binlerce hata yapmış olabileceğimi de. Ve merak ediyorum: hata yapmaya başlarken bizi uyaracak, saygınlığımızı korumamıza yardımcı olabilecek sistem neden her zaman devreye girmiyor?
Bravo ziplayan zurafa!! Ziplamaya devam!