İnek sütü entoleransı inek sütünün değişik içeriklerine karşı değişik mekanizmalarla ortaya çıkan sağlık sorunlarını anlatır. İnek sütü allerjisi, inek sütünün içinde bulunan bazı proteinlere karşı vücudun verdiği allerjik yanıt sonucu ortaya çıkan iltihabi bir durumdur. Değişik şiddette olabilir. Genellikle bebeklik döneminde başlar, yaş ilerledikçe şiddeti azalır ve kaybolur. Nadiren erişkin yaşında da devam edebilir.
Çalışmalar sanayileşmiş ülkelerde allerji sıklıklarının gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha yüksek olduğunu, şehirlerde oturanlarda kırsal kesimde yaşayanlara kıyasla allerji ile ilgili sorunlara daha sık karşılaştıklarını bildirmektedir.
Laktoz entoleransı
Süt şekeri olan laktoz her türlü sütte bulunur. Laktoz barsaklarımızda bulunan laktaz enzimi sayesinde parçalanarak, vücut tarafından kullanılır. Laktaz enziminin eksikliği durumlarında, sütü tüketen kişi, süt alımını takiben bir-iki saat içinde mide-barsak sisteminde sorun yaşamaya başlar. Bu yakınmalar kusmadan, ishal, karın ağrısı, barsak gazlarında artışa kadar değişkenlik gösterir. Laktoz entoleransı ergenlik ve erişkin yaşlarında daha yaygındır, bebekte nadir görülür. Erişkinler için nadir bir durum değildir, bazı toplumlarda sıklığı diğer toplumlardakinden daha yüksektir.
Mevcut laktaz enzimi eksikliğini düzeltmeye yönelik bir tedavi bulunmamaktadır. Tedavinin temeli laktoz içeren ürünlerin, sütün tüketilmemesidir. Bazı kişiler peynir, yoğurt, ayran, laktozsuz süt gibi işlenmesi esnasında laktoz içeriği ortadan kalkan veya azalan süt ürünlerini tolere edebilirler.
İnek sütü allerjisi
İnek sütü allerjisi, inek sütünde yer alan pek çok farklı proteinin yol açabildiği karmaşık bir durumdur. Süt şekeri, laktoz entoleransı ile sıklıkla karıştırılır. 2005 yılında bildirilen bir çalışmaya göre kendi kendine inek sütü allerjisi tanısı koyanların sayısı klinik olarak tanı konulanlardan 10 kat fazladır. İnek sütü allerjisi yaş ile azalan eğilim gösterir. Sütçocuğunda sıklığı %2-6 iken, yetişkinde %0.1-0.5 bildirilmektedir. Anne sütü ile beslenme ve anne sütü ile beslenmenin devam edilmesi inek sütü allerjisi olduğu düşünülen veya inek sütü allerjisi olanlar için izlenecek en doğru stratejidir. İnek sütü allerjisi tanısı konmuş birinde uygulanacak tedavi inek sütü ürünleri ile beslenmeden uzak durmaktır. Nadiren inek sütü allerjisi olan bazı kişilerde allerji reaksiyonu 0.1ml. (1-2 damla) inek sütü alımı ile bile tetiklenebilir. Uzun dönem seyrinde yaklaşık 5 yaşında inek sütü allerjisi olanların %80-90’ında doğal tolerans gelişir. Bu çocuklar inek sütü içtiklerinde veya peynir, yoğurt gibi süt ürünlerini tükettiklerinde sorun yaşamazlar. İnek sütüne tolerans gelişmesine rağmen, başlangıçta kendini inek sütüne karşı sorunlarla gösteren allerji yatkınlıkları bu olguların bir kısmında, ki bu oran inek sütü allerjisi olmayanlardan daha sık olmak üzere, değişik organlarda kendini gösterir ve devam edebilir: Astım, saman nezlesi, allerjik dermatozlar gibi.
İnek sütü allerjisi olan bebekte bulguların yoğunluğu ve tipi oldukça değişkenlik gösterir. Bulgular ciltte egzamadan, solunum sıkıntısına, ishalden kusmaya, ağır allerjik reaksiyonlara kadar farklılık gösterebilir. Ancak bebeklik çağında bu bulgu ve yakınmaların hiçbirinin tek sebebi inek sütü allerjisi değildir. Bütün şüphelerde ve yakınmalarda bir çocuk doktoruna danışmak doğru olanıdır.
Herhangi bir ilaç tedavisi yoktur. Tedavide anne sütü ile beslenmenin devam edilmesi önemlidir. Anne sütü yeterli olmadığında veya hiç olmadığında inek sütü proteini içeren formulalar yerine amino asit bazlı formulalar tercih edilir. Katı gıdalar ile beslenmede yol alınırken, inek sütü içeren gıdalardan uzak durulur. Allerjinin şiddetine, bebekteki bulguların yoğunluğu ve yaygınlığına göre inek sütü içeren gıdalar kontrollü bir şekilde denenerek bebeğin beslenmesi geliştirilir. Gerekirse ilk denemeler çocuk doktorunun ofisinde, planlanarak yapılmalıdır. Keçi ve koyun sütü de inek sütü ile ortak pek çok protein içerdiğinden inek sütü allerjisi olanlar için güvenilir bir alternatif oluşturmazlar. Benzer şekilde soya da ortak proteinler içerdiğinden soya proteinleri içeren sütler de bu olgulara önerilmez.
İnek sütü allerjisinde sorun değişik bağışıklık mekanizmaları ile tetiklenebildiğinden basit bir allerji testinde sonucun normal sınırlarda çıkması bu hastalığı ekarte etmez. Bu nedenle bazı olgularda testlerle tanı koymak mümkün olmaz. Bu olguların bir kısmında sorun IgE tipi antikorlarla yürütülmediği için inek sütü spesifik IgE ve cilt testleri negatif sonuç verebilir. Cilt testi bazen de yalancı pozitiflik verebilir. İnek sütü içeren gıdanın beslenmeden çıkarılması ile yapılan test-tedaviler yol göstericidir.
İnek sütü allerjisi, allerji yatkınlıkları gösteren ailelerin bebeklerinde daha sık görülür. İnek sütü allerjisi ile ilgili gelişmelerin anne karnında iken başladığı düşünülmekle beraber hamilelik sırasında bebeği inek sütü allerjisinden korumak için annenin inek sütü ve süt ürünlerinden sakınması gerekmez. İnek sütü allerjisine karşı alınabilecek en iyi tedbir anne sütü beslenmesinin desteklenmesidir. İlk 4-6 ay boyunca sadece anne sütü ile beslenmenin sağlanması alınabilinecek en önemli koruyucu tedbirdir.