Advertisement

Güncel

Uluslararası Hrant Dink Ödülü internet üzerinden naklen yayınlanacak

Hrant Dink’in doğum günü 15 Eylül’de beşinci kez verilecek olan Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nün töreni, www.hrantdink.org ve www.hrantdinkodulu.org internet adreslerinden, saat 20.00’den itibaren Türkçe ve İngilizce olarak canlı izlenebilecek. Geceye dair tüm detaylar, törenle eş zamanlı olarak Facebook’ta ‘Uluslararası Hrant Dink Ödülü / International Hrant Dink Award’ ve ‘Hrant Dink Vakfı / Hrant Dink Foundation / Հրանդ Տինք Հիմնարկ’ sayfalarından; Twitter’da ‘@HrantDinkVakfi’ ve ‘@HrantDinkAward’ hesaplarından üç dilde (Türkçe, İngilizce ve Ermenice) takip edilebilecek. Uluslararası Hrant Dink Ödül töreni, 15 Eylül 2013 Pazar günü, saat 20.00-22.00 arasında, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek. Sunuculuğunu Olgun Şimşek’in yapacağı ödül...

Devamı…

Hemingway’den yazmak üzerine sekiz öneri

– Kısa cümleler yaz. Her zaman kısa bir cümleyle başla. Dinamik bir dilin olsun. Pozitif ol, negatif olma. – Kullandığın dil yaşadığın zamana ait olmalı, yoksa işe yaramaz. – Sıfatların aşırı kullanımdan kaçın; özellikle de “harika, büyük, muhteşem, inanılmaz” gibi sıradışı durumları söyleyenlerinden. – Gerçekten yeteneği olan ve söylemek istediği şeyler hakkında samimiyetle hissettiklerini yazan hiç kimse bu kurallara uyarak kötü bir şey yazamaz. – Yazabilmek için, ben ilk yazmaya başladığım otel odasındaki o eski yalnızlığımı getiririm hatırıma. Sen de herkese bir otelde kaldığını söyle ama gerçekte başka bir otelde kal. Nerede kaldığını keşfederlerse kırlara, doğaya taşın. Orayı da...

Devamı…

"Benim Çocuğum"

Doğancılar Parkı’nda 13 Eylül Cuma, 21:00’da “Benim Çocuğum” gösterimi ve LİSTAG ile söyleşi yapılacaktır,...

Devamı…

"Ben benim, dünyalar arasında, gölgeler arasında"

11 Eylül’de Fener’de Yoakimion Rum Kız Okulunda (Kuruluş 1879) Kalliopi Lemos’un “Ben benim, dünyalar arasında, gölgeler arasında” başlıklı sergisi, Beral Madra küratörlüğünde 13.İstanbul Bienali paralel etkinliği olarak açılıyor. Lemos bu sergide yedi karışık teknikte heykelini ve bellek çağrışımlı bir ses yerleştirmesini sunuyor. Bu yapıtlar küresel bağlamda sürmekte olan ve özellikle Asya, Afrika ve AB arasında gerçekleşen yasa dışı göçlerin oluşturduğu trajik olaylarda en çok etkilenen kurbanlar olan kadınların ve çocukların durumuna dikkat çekmek amacını taşıyor. Lemos’un projeleri 2006’dan günümüze, Elefsina (2006), İstanbul (2008) ve Berlin (Brandenburg Kapısı önü 2009)’de terk edilmiş teknelerle yaptığı yerleştirmeleriyle bu konuda geniş bir kamu...

Devamı…

“Öğrencilerin başarı makası açılıyor, öğretmen sistem dışına itiliyor”

Gündem Çocuk Derneği, yeni eğitim-öğretim yılı yaklaşırken eğitim hakkının sağlanması ve korunması konusunda tespit ve önerilerini açıkladı. Okula başlama yaşının çocuğun gelişimsel özellikleri ile uyumlu olmadığını belirten dernek, 60-72 ay arası çocuklarda yaygın olarak derslerde dikkatsizlik, okula karşı isteksizlik, akademik başarısızlık, derslerde alt ıslatma, gece alt ıslatma, psikolojik nedenli karın ağrısı, aşırı yorgunluk gibi sorunlar görüldüğünü hatırlattı. “Okulun ilk yılında ortaya çıkan sorunların ileriki yıllarda farklı görünümler ile süreceği açıktır.” Birçok ebeveynin çocuklarının “yetersizlik” ile etiketlenmesi korkusu ile rapor almadığı ve istemeseler de çocuklarını 66 aylık iken okula gönderdiklerini de belirten Gündem Çocuk, çocukların 72 aydan önce ilkokula gönderilmemesini...

Devamı…

12 Eylül çocukları

12 Eylül darbesi, o yılları yaşayan herkesin hayatından bir şeyleri alıp götürdü. En ağır bedeli siyasetin içinde olanlar ödedi. Kimi işkencede öldü, kimi sokak ortasında kurşunlara hedef oldu, kimi yıllarca hapishanede kaldı. Bedel ödeyenler sadece yetişkinler değildi. Çocukluk anılarında tankların, silahların, korkulu rüyaların olduğu küçük insanlar, yaşadıklarının izlerini bugün hala ruhlarında taşıyor. Darbe günlerini, anneleri, babaları ve hatta kendileri işkence gören, o dönemin küçük tanıklarından Tempo Dergisi dinledi… Mehmet Ali Hatemi (Sanat Galerisi Sahibi) Yaş: 39 “Beş yıl babamdan mahrum kaldım” Darbe sırasında yedi yaşındaydım. 12 Eylül bizim kapımızı fiilen biraz daha geç çaldı. Babam İstanbul Üniversitesi’nde medeni hukuk...

Devamı…

12 Eylül'ün çocuk mağduru: Erdal Eren

12 Eylül döneminde yaşı büyütülerek idam edilen 17 yaşındaki Erdal Eren’in cezası 32 yıl önce bugün infaz edilmişti. 12 Eylül darbesi öncesinde er Zekeriya Önge’yi öldürdüğü gerekçesiyle hüküm giyen, Ankara Yapı Meslek Lisesi öğrencisi Erdal Eren, 32 yıl önce bugün 17 yaşında asılarak idam edildi. 30 Ocak 1980’de er Zekeriya Önge’yi öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Erdal Eren, yargılanarak 19 Mart 1980 tarihinde idama mahkûm edildi. Milli Güvenlik Konseyi tarafından onaylanan karar, 13 Aralık 1980’de Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi’nde infaz edildi. Gazeteci Savaş Ay, idamdan hemen önce Eren’le görüşmüş ve fotoğraflarını çekmişti. Eren, Ay’a “avukatıyla görüştürülmediğini, 18 yaşın altında...

Devamı…

Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali'nde Çocuk(ça) Adalet?

Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, “Çocuk(ça) Adalet?” ana temasıyla 13 Eylülde başlıyor. Festivalde bu yıl suça sürüklenen çocukların durumu, çocuklara yönelik anayasal koruyucu tedbirlerin hayata geçirilmesindeki sorunlar, adli süreç, cezalandırma gibi yaptırımlar üzerinden ele alınacak ve çocukların nasıl suçtan uzak tutulabileceğinin yanıtı aranacak. 19 Eylüle kadar sürecek olan festivalde dünya ve Türkiye sinemasından yaklaşık yüz filmlik bir seçki seyirciyle buluşuyor. On sekizinci Yaş Günü, Zalim Gençlik, Neredeyse 18 ve Çocukça Adalet İçin Bir Dakika (UNICEF Filmleri 2012) gibi dünya sinemasından örneklere Kırık Midyeler ve Lütuf gibi Türkiyeli yönetmenlerin yapımları eşlik ediyor. Festival boyunca konunun detaylıca anlamlandırılması ve çözümü...

Devamı…

Çocuk işçiliğinin yaygın olduğu ülkelerin haritası

Uluslararası Kölelik Karşıtı Örgüt (Anti-Slavery International), dünyadaki çocuk işçiliğinin yaygın olduğu 122 farklı ürünün bulunduğu 58 farklı ülkenin haritasını çıkardı. “Çocuk işçiliği satın aldığınız ürünlerle de bağlantılı” diyen örgüt, dünyada 12,3 milyon yetişkin ve çocuğun kölelik koşullarında çalıştığını belirtti. Türkiye’de ise çocuk işçiliğinin yaygın olduğu sekiz ürün bulunuyor: turunçgiller, pamuklu dokuma, kimyon, ev eşyası, fındık, fıstık, bakliyat, şeker pancarı. Türkiye’deki çocuk işçiliği ile ilgili şu bilgiler yer alıyor: * Turunçgilleri ekebilmek için aileleriyle birlikte göç eden çocuklar plastik çadırlarda evlerinden uzakta yaşıyor. Su ve elektrik olmadan zor koşullar altında yaşamlarını sürdürüyor. * Tarım, Türkiye’de resmi olmayan bir iş kolu. Çocuklar...

Devamı…