Askorbik asid suda eriyen grup içerisinde yer alan ve bu özelliği nedeniyle vücuttan kolaylıkla atılabildiği için toksik etkileri az olan bir vitamindir. Vücutta çok sayıda enzim sistemi içerisinde aktif rol oynar; kortikosteroide ve karnitin gibi önemli yapıtaşlarının sentezinde rol alır. Bunların yanında en önemli iki özelliği vücudumuzda tüm organlarda özellikle cilt-mukoza yapısında bulunan kollagenin sentezinde rol oynar ve önemnli bir antioksidandır. Bu nedenle vücutta doku hasarına neden olan tüm olaylarda özellikle enfeksiyonlarda gereksinim artar. Vitamin C immune sistem hücrelerinde depolanır ve bu hücrelerin enfeksiyonla mücadelesinde aktif rol oynar. C vitaminin diğer önemli bir etkisi de büyüme çağındaki çocuklar için vazgeçilmez olan demirin barsaklar tarafından demir emiliminde de aktif rol oynar. Ayrıca antihistaminin etkisi nedeniyle allerjik reaksiyonlarda iyileştirici rol oynar.
Vitamin C doğada yaygın olarak bulunduğu için eksikliği nadiren görülebilir. Anne sütü ve mamalarda yeterli miktarda bulunur. Ek gıdalara geçiş döneminde de sebze ve meyvalarla kolaylıkla alınabilir. Bu nedenle dışarıdan ilaç olarak kullanlması gerekli değildir. Eksikliğinin en önemli bulgusu kollagen sentezinin aksaması nedeniyle ağız içi, barsak ve kas içine, eklem içine kanamaları olur ve ciltte morluklar gelişir.
C vitamini birçok canlının vücudunda biyolojik mekanizmalarla glukozdan üretilir; ancak sadece insan vücudunda üretilmez ve mutlaka besinlerle dışarıdan alınması gereklidir. Günlük gereksinim 60-90 mg’dır ve toksik dozlara ulaşmamak için 2000 mg üstüne çıkılmamalıdır. Yaşamın ilk altı ayında anne sütüylle beslenen bebekler yaterli C vitamin alırlar. Altıncı aydan sonra başlanan ek gıdalarla; uygun koşullarda hazırlandığında yeterli miktarda C vitamin desteği sağlanır.
Dışarıdan alınan C vitamininin fazlası böbrekler yoluyla kolaylıkla atılır; böbrek atım hızının üstünde C vitamini alındığında sık olmayarak değişik doku ve organlarda birikebilir. Gıdalarla toksik dozlarda C vitamin alınması mümkün değildir.
Tüm yeşil sebze ve meyvalar C vitamini kaynağıdırlar. Ancak turunçgiller, domates, kuşburnu, acı biber, kırmızı biber özellikle C vitamininden zengin besinlerdir. C vitamini içeren gıdaların aşırı ısıya maruz bırakılmaları etkinliğini azaltacaktır. Bu nedenle yararlanmak için mümkünse çiğ yenmeleri veya az pişirilmeleri ve suyunun da tüketilmesi gereklidir.