Bugün 23 Nisan ama hiç neşe dolmuyor insan.

– Pamir gibi 101 çocuk kentsel ve kırsal alanda yaşamını yitirdi.

– İş cinayetleri yüzünden 89 çocuk,

– Şiddet yüzünden 41 çocuk,

– Berkin gibi, toplumsal olaylar yüzünden 3 çocuk,

– Askeri mühimmat yüzünden 5 çocuk,

– Yargısız infaz yüzünden 4 çocuk,

– Kamu hizmeti sırasındaki yani okullarındaki ihmaller yüzünden 21 çocuk yaşamını yitirdi 2013 yılında.

Yaşama hakkı elinden alınan bu çocuklar bugün bizimle bayram kutlayamazken nasıl neşe dolacağız?!

Bunların yanında,

– Bireysel silahlanma yüzünden daha dün bir abi kardeşini vurdu.

– Ha bir de yüzmek eğlenmek istedi nereden bilsin şehrin göbeğinde öleceğini, biri suya atladı öbürü ondan daha bir yaş büyüktü kurtarıacağım sandı peşinden el ele gittiler ölüme,

– Olmaz denen oldu arabalı vapurdan araba düştü suya, bir de gördük medyada rating uğruna,

– Bulgaristan sınırında yaşları 4 ile 6 arasında değişen çocuk cesetleri bulundu geçen hafta,

– Kars’ta 9 yaşında, hala nedenini bilmediğimiz bir çocuk cinayeti daha oldu geçen günlerde,

Daha bitmedi!

– 3 gelinden biri çocuk bu ülkede. Bu çocuklar sosyal, ekonomik ve cinsel açıdan çok zarar görmüş durumdalar. Cinsel istismar, tecavüz ne ararsan var. Üstelik en ağır cezalar yerini hafifletilmiş sebeplere bırakmış durumda.

– Koca cinayetlerinin her gün bir yenisi gerçekleşirken en çok duyduğumuz, okuduğumuz cümle, ‘eşini ve çocuklarını katletti’.

– Çocuk işçi sayısı 900 bine yakın. Bu çocukların çoğu da okul nedir bilmiyor bile. Sokakta çalıştırılanlarla her gün karşılaşıp sanki birer objenin yanından geçiyormuş gibi geçip gidiyoruz çünkü onların daha çocuk olduğu gerçeğini kendimize bile söyleyemiyoruz.

Yukarıdakiler neşe dolmamamız için yetmişken bir de daha hafif sebepler var 23 Nisan’ı bugün farklı kılan.

– Barış Manço yok mesela.

– Susam Sokağı,

– Ya da şöyle gösterişli bir fener alayı…

– “Çocuklarla ne yapsak?” diye bakındığımız her yer çok kalabalık. Kalabalık sorun olmazdı insanlar sabırsız, mutsuz, tahammülsüz olmasa.

– Parklarda salıncak kuyrukları var. Salıncak kavgası yapan çocuklarına uymuş, yetişkinler de kavgaya tutuşmuş.

– Oyuncaklar, filmler, gösteriler hepsi hizmete sunulmuş sonsuz bir iştahla tüketiliyor, çocuklar mutlu ediliyor bu yolla.

– Avm’lerde şenlikler varken açık alanlarda az sayıda kutlama var.

Çocuğa çocukluğunu yaşatacak bugünü hep hatırlamasını sağlayacak hiçbir şey yok bu sene 23 Nisan’da.

Daha mutlu daha umutlu 23 Nisan’lara…