1 Nisan; tatlımın doğduğu mucizevi gün!
Ben annemi çooook seviyorum. Ne şans ki, 1 Nisan onun doğum günü. Onu bekleyen büyük sürprizlerden biri de bu yazı olsun istiyorum…
Anne kız ilişkileri, yabancılara hep farklı gelmiştir. Fatma Teyze’nin evinde çocuk uslu ve anne kibardır. Bir de onları yalnızken görün siz… Değil laf dalaşı, artık biri diğerine bağırırken öbürü onun posterini yırtar. (Baba uzaktan komut verince de oluyor şu poster yırtma. Deneyimlerime güvenerek konuşuyorum haberiniz olsun!) Ev başlarına yıkılır, bu mübarekler enkazın altında tartışmayı sürdürür!
Ama hiçbir anne veya baba çocuğunu kırmaz, ona kızmaz. Ey çocuklar, size sesleniyorum; anne baba kızmıyormuş! Şimdi, “He tabii canım!” demeyin. Çünkü size kızıyormuş gibi görünen anne baba aslında sadece endişelidir. (Bilgisi için rehberlik öğretmenimize teşekkürler 🙂 Gerçi ben de sizin gibi şu kızmaz endişelenire inanmıyorum. Neyse bu konu konuştukça sıkıyor. Hem insan çok düşünürse yoruluyormuş.
Asıl konu şu: 2-3 hafta öncesine kadar ben de annemle böyleydim. Ama insan uğraşınca oluyormuş. Artık onun için yaşıyorum. Ona bayılıyorum.
En kötüsü annenin yerini hiçbir şey tutamıyor. Ona sarılmadan durunca baygınlık çöküyor. Ben annemi seviyorum.
İyi ki doğdun aşkım, meleğim, herşeyim, mucizem, tatlım, canım, çikolatam, balım, dünyam, şekerparem, yaşama nedenim… En önemlisi: Annem!…