Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Rica edeceğim yoksulluğu da yasaklayın

Dün iki sansür haberi geldi. Her ikisi de dünya edebiyatının klasik iki romanına yönelikti. Biri John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar’ı, diğeri ise Jose Mauro de Vasconcelos’un Şeker Portakalı adlı muhteşem anlatısı. Fareler ve İnsanlar, 1929 krizi sonrasında ABD’de yaşanan manzarayı iki çiftlik işçisinin gözünden anlatır. Bir yandan çiftlik çiftlik gezmekte, diğer yandan ölüm kalım meselesi haline gelecek bir dostluğu şekillendirmektedirler. Çocuk kitabı olarak tavsiye edilen ama aslında şu ara en çok da Türkiye Cumhuriyeti’nin mevcut Bakanlar Kurulu üyelerinin okuması gereken Şeker Portakalı ise bir çocuğun yoksulluktan neler öğrenebileceğini anlatır. Fareler ve İnsanlar’ın İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü İnceleme ve...

Devamı…

4 ebeveyn efsanesi

Efsane dilden dile dolaşan, kaynağında farklı dilde farklı bilgi demektir. Çoğu zaman küçücük bir vaka, abartılır abartılır ve inanılması güç bir öyküye dönüşür. Klinik psikolog Alan Kazdin, çocukların davranışsal sorunlarına çözüm olarak önerilen kimi efsanevi yöntemlerin neden geçersiz olduğunu anlatıyor. Ceza davranışı değiştirir Bir çok ebeveyn çocukların yaptıkları kötü şeyler karşılığında cezalandırılmalarının davranış sorunlarını ortadan kaldırdığına inanır. Dr. Kazdin ise aynı fikirde değil. Ona göre bağırmak, gözleri belertmek, çocuğu odasına kapatmak, sokağa çıkmasına izin vermemek gibi cezalar davranış problemlerini tek başlarına çözemedikleri gibi, fazlaca tekrarlandıklarında kötüleşmesine neden olabiliyorlar. Üstelik etkileri de geçici oluyor. Bunun yerine çocuk cezalandırılıyorsa bile neden...

Devamı…

Steinbeck de "sakıncalı"

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Kitapları İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu, John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar romanını bazı sayfalarının “ahlaki olmayan bölümler” içerdiğine gerekçesiyle “sakıncalı” buldu. 3 Aralık’ta toplanan komisyon, kitabın bazı sayfalarının “ahlaki olmayan bölümler” içerdiğine karar verdi. Fareler ve İnsanlar, Milli Eğitim Bakanlığı’nın liselerde okutulması için önerdiği 100 Temel Eser arasında yer alıyor. Sansür cenneti Türkiye Kitabın yayıncısı Sel Yayıncılık’tan yapılan açıklamada, “Bu artık her eserin, kitabın, filmin klasikleşmiş, evrensel bir referans haline gelmiş, insanların zihinlerinde yer etmiş denmesine bakmadan herhangi birilerinin o tanımsız ve son derece öznel ‘ahlak’ kriterlerine uygunsuzluk nedeniyle yargılanabileceği, sansürlenebileceği ya da yasaklanabileceğinin son...

Devamı…

Erdoğan: Aile devletin temelidir

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Aile ve Sosyal Politikalar Zirvesi’nde yaptığı konuşmada ailenin, devletin temeli olduğunu, her çiftin en az üç çocuk yapmadığı bir Türkiye’nin yavaş yavaş yaşlanarak yoksullaşacağını söyledi. Genç nesillere aile kurumunun öneminin iyi anlatılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, “Eğer güçlü bir millet olacaksak güçlü ailelere sahip olmak zorundayız. Bir aileyi tehdit eden ya da tehdit edebilecek her sorunun üzerine tam bir bir kararlılıkla gidiyor, sorunu çözmek için tüm imkanlarımızı en güçlü şekilde seferber ediyoruz” dedi. Eğitim, sağlık ve adalet alanında gerçekleştirilen reformlarla yoksulluğun tehdidi altındaki aileleri koruduklarını öne süren Erdoğan, “Anneleri ailenin temel unsuru, temel yapı...

Devamı…

Dicle'de 8 çocuk, gelin olmaktan kurtarıldı

Dicle’de, zorla evlendirilmek istenen 12-16 yaşları arasındaki 8 kız çocuğunun aileleri ikna edilerek eğitimlerine devam etmeleri sağlandı. Dicle Kaymakamı Çağlayan Kaya, düzenlediği basın toplantısında ilçede kız çocuklarının okula kazandırılması için yoğun bir şekilde çalıştıklarını belirterek şunları söyledi: “Bazı aileler direnç gösterdi. Bu nedenle ikna edilemeyen bir aileden kız çocuğu alınarak yetiştirme yurduna yerleştirildi. Daha sonra aile ikna olunca kız çocuğu tekrar ailesine verildi. Aile ve kız çocuklarının takibini yapıyoruz. Bir insan deyip geçmemek lazım. Bir kız çocuğu bizim için çok önemli. Kız çocuklarının okula kazandırılmasını çok önemsiyoruz. Telefon numaramı gezdiğimiz bütün köylerde vatandaşlara veriyorum. Bunun için bir telefon numarasını...

Devamı…

Günde kaç öğün yemeli?

Beslenme Bülteni editörü Prof. Dr. Ahmet Aydın‘ın beslenme tabularını incelediği ve kahvaltıyı tahtından indirdiği bu dev dosya kafanızı bir hayli karıştıracak…  Beslenme tabuları Birçok beslenme uzmanı insanlara sağlıklı olmak, şişmanlamamak ve kronik hastalıklardan korunmak için öğün miktarlarını azaltma, öğün sayısını artırma, öğün atlamama, sabah kahvaltılarını kuvvetli yapma gibi önerilerde bulunuyorlar. Halbuki 100 yıl öncesine kadar insanlar sabah kahvaltı yapmazlar, günde bir (akşam) ya da iki öğün (kuşluk ve akşam) yerlerdi. Ara öğün diye bir kavram da yoktu. Buna karşın şişmanlık, diyabet, kanser gibi kronik hastalıklar o dönemde önemli sağlık sorunları değildi. Bu beslenme tabuları acaba gerçeği ne kadar yansıtıyor?...

Devamı…

Babayla korkutun, yalnızken sümkürtün

Bir yakınımızın evinde bir takvimle çarpıştık. Fazilet Takvimi. İlk açtığım sayfada çocuk terbiyesi anlatıyordu. Çorba terbiyesi bile olmaz tabii bununla. Affınıza sığınarak ulan diye başlayacağım yazıya. Ulan e-posta atılan bir dünyada böyle saçmalık olur mu? Artık zararlı bile diyemiyorum. Zibidilik. Öksürük taşı var idi, içinden geçin öksürüğünüz geçsin, ona benziyor. Anne niye çocuğu babasıyla korkutsun? Gerekirse babası kendisi korkutur. Neticede orantısız güçleri var nasılsa… Bu ne ayılıktır. Babadan niye korksun yahu çocuk? Aynı yaştakilerden bir şey istememek ne demek? Ben şahsen tutmam da hadi tut ki doğru. Büyüklerden küçüklerden niye istesin ki? Kimsenin yanında tükürüp sümkürmesin ne ya? Yalnızken...

Devamı…

"Pilor stenozu" nedir? Neden olur? Dr. Egemen Eroğlu cevapladı

Pilor, midenin hemen çıkışında bulunan, öğütülmüş besinlerin mideden onikiparmak barsağına geçişini kontrol eden kasa verilen isimdir. Stenoz ise latince bir kelimedir ve darlık anlamına gelmektedir. Bu durumda pilor stenozu, midenin hemen çıkışında bir darlık olduğunu belirtmektedir. Pilor kanalını oluşturan kas tabakasının aşırı gelişip, mide çıkışında daralmaya sebeb olmasıyla kendini gösteren bu hastalığın sebebi belli değildir. Ortalama 300-900 canlı doğumda bir görülürken, sıklıkla ilk çocukta gözlendiği ve erkek çocuklarda dört kat daha fazla olduğu...

Devamı…

Çocuklarla çağdaş sanat

Türkiye’nin çağdaş sanat alanındaki ilk ofis müzesi Borusan Contemporary’nin düzenlediği atölyeler, Ocak ayında da çocukları sanatla buluşturmaya devam ediyor. Her hafta sonunda yapılan atölyelerin programı, müzede sergilenen çağdaş sanat eserlerine paralel olarak hazırlanıyor. Ocak’ta gerçekleşecek atölyelerin her biri 30 dakika süren rehberli müze turuyla başlayacak. Çocuklar Borusan Contemporary’nin ofis-müze mekânlarını gezecek ve ardından kendi odalarını tasarlayacaklar. Borusan Contemporary koleksiyonunda yer alan Beat Zoderer’in soyut çalışmasını inceleyecek ve bu çalışmadan yola çıkarak keyifli bir soyut rölyef çalışması yapacaklar. Çocuklar müzedeki neon eserlerden oluşan sergiyi gezerken, üç boyutlu, eğlenceli birsanat çalışması gerçekleştirecek. Müzedeki resimlerden esinlenerek pastel boyalarla sihirli çalışmalar, telden heykeller...

Devamı…

9 ay 10 gün nasihat

Hamile olduğunuzu etrafa duyurmaya başladınız mı? Tamam artık. 9 ay 10 gün boyunca bebeğinizin olanca ağırlığıyla karnınız, nasihatlerin yarattığı karışıklıklıkla da kafanız şişecek demektir… Neler neler söylemeyecekler ki? Bilen, bilmeyen, aklına en ufak bir şey gelen, elbette sizi sevdiği ve yardım etmek istediği için konuşacak. Kız doğacak bebeğin güzelliğini sizden almasını nasıl sağlayacağınızdan, doğumdan sonra vermek zorunda kalacağınız kilolara, ne yemeniz gerektiğine kadar gerekli gereksiz bir sürü nasihat duyarsınız. Bütün bunlarla başa çıkmak ise kimi zaman bebeği taşımak kadar zordur. En zoru ise sizden önce gebelik yaşamış bütün kadınların “doktorum demişti ki…” diye başladıkları cümleler… Çünkü elbette hem kendinizin...

Devamı…