Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Sakıp Sabancı Müzesi, çocukları Miro'nun evrenine davet ediyor!

S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi (SSM) Çocuk Atölyeleri, “ Joan Miro; Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar” sergisinde, çocukları Miro’nun Evreni’ne davet ediyor. Çocuklar, SSM’de 1 Şubat 2015 tarihine kadar düzenlenecek atölyelerde, Miro gibi düşünüp, esin kaynakları ile tanışma, onun kullandığı malzemelerle ve uyguladığı yöntemlerle çalışma fırsatı yakalayacaklar. 5 ve 18 yaş arasındaki çocuk ve gençlerin, hafta içi ve hafta sonu grup halinde veya bireysel olarak katılabileceği eğitimler için herhangi bir ücret ödenmeyecek. Hafta içi okul grupları ile 10.00 – 15.00 saatleri arasında günde 6 atölye çalışması yapılacak. Hafta sonu bireysel katılıma açık olan atölye çalışmaları ise 11.00 – 13.00 ve 14.00 –...

Devamı…

Ya nice okumaktır?

Yaşlılığın en sevimsiz alametidir; geçmişte daha ahlaklı, zarif ve samimi bir toplumun yaşadığını iddia etmek. Çoğunluk -her zaman- ihtiyaçları neticesinde bir ahenk oluşturur. ‘Ahenk’ kelimesi bizi yanıltmasın, kimi zaman son derece kıyıcı, acımasız bir senkronizasyon da tutturabilir; ‘çoğunluğu’ oluşturan unsurlar. Siyaset, eğitim, medya vs. bu ahengi samimiyet, hürriyet ve ahlak gibi insani değerler üzerine bina ederse ‘gayrisafi millî hasıla’nın da yegâne gelişmişlik kriteri olmadığı bir dönem yaşanabilir. Geçtiğimiz hafta medyada yer alan, bedensel engelli 7 yaşında bir kız çocuğunun konu olduğu haber; artık bu memlekette meselelerin ‘iyi niyet’ veya ‘ akl-ı selim’ ile çözülme imkânının iyice azaldığını göstermesi açısından,...

Devamı…

9 yaşında bir profesyonel fotoğrafçı: Carlos Perez Naval

1964 yılından bu yana, Londra’daki Ulusal Tarih Müzesi yılın en iyi yaban hayatı fotoğrafçısını seçiyor. Bu senenin kazananı ise yarışmaya İspanya’dan katılan 9 yaşındaki Carlos Perez Naval. İlk doğa fotoğraflarını 4 yaşındayken kompakt fotoğraf makinesiyle çekmeye başlayan Naval, artık profesyonel ekipmanları ile fotoğrafçılık hayatına devam...

Devamı…

Yanlış sakladığınız sebze ve meyveler

Eve taze meyve ve sebze getirdiğinizde onları buzdolabına koyarsınız; fakat birkaç gün sonra onların çürümesine veya bozulmasına sebep olan şeyin ne olduğunu merak edersiniz. Pek çok zaman, tek suç, onları saklama şeklinizdir. Yiyeceklerinizin taze kalması için unutmamanız gerekenleri bilmek mutfaktaki işlerinizi kolaylaştıracaktır: Meyve ve sebzenin birlikte saklanmaması gerekir. Buzdolabınızda meyve ve sebzeyi yan yana koymanız erkenden bozulmalara sebebiyet verir. Peki neden? Birçok meyve olgunlaşma hormonu gibi etilen gazı üretir ve bu, bozulmayı hızlandırır. Sebzelerin nefes alması gerekir. Sebzeleri delikler açtığınız plastik torbalara veya örgü torbalara koyun. Washington Eyalet  Üniversitesi’nde fahri profesör Barry Swanson’a göre, hava almayan plastik bir torba...

Devamı…

Metrobüste çocuklu bir kadın!

Geçen gün metrobüsle Beylikdüzü’nden Şirinevler’e doğru gidiyordum. Metrobüs günün her saatinde olduğu gibi dopdoluydu. Arka kapının yakınınında, koridor içinde ayakta, sırtımı iki koltuğun sırt sırta birleştiği yere dayamış; daha az yorularak gitmek ve bir an önce ineceğim durağa varmak istiyordum. Yolculuğumun sonuna kadar ayakta kalacağımın da farkındaydım. Güzelyurt durağına vardığımızda arka kapıdan çocuklu genç bir kadın bindi araca. Kucağındaki çocukla kalabalığın arasından zorla geçerek yanıma kadar geldi. Giysileri kirliydi. Hafif de koku geliyordu sanki. Kadının kucağında iki yaşlarında bir çocuk vardı. Çocuğu beline oturtmuş, tek koluyla onu sarmalamış, diğer eliyle de tutunmaya çalışıyordu düşmemek için. Birileri kalkıp ona yer...

Devamı…

Borusan Contemporary'den eğlenceli ve öğretici çocuk atölyeleri

Koleksiyonlardan ve geçici sergilerden yola çıkılarak oluşturulan Borusan Contemporary atölyeleri, her ay farklı içerikle karşımıza çıkmaya devam ediyor. Değişen atölye atmosferi ile çocukların farklı disiplinleri denemesi ve çağdaş sanatın kendine özgü dili ile ilişki kurmasını sağlayan bu atölyeler, 5-12 yaş aralığındaki çocuklar için, yaş grubuna uygun olacak şekilde her hafta değişen iki saatlik çalışmalardan oluşuyor. İşte Borusan Contemporary’nin Kasım ayına özel, çocuklar için hazırladığı atölye programı: 01.11.2014 Vejetaryen Sanatı (8 – 12 yaş) İtalyan ressam Giuseppe Arcimboldo’nun sebzelerle yaptığı portrelerden yola çıkarak günlük tüketimde kullanılan, erişimi son derece kolay olan sebze ve meyvelerle yapılacak bir atölye çalışmasıdır. Patlıcan, kabak, elma...

Devamı…

Organik tarım hakkındaki en büyük efsane: Organik ürünler ne kadar sağlıklı?

Amerikalıların çoğu, geleneksel yöntemler kullanılarak yetiştirilen organik gıdaların daha sağlıklı olduğuna inanıyor ve yanılıyor. Stanford Üniversitesi’nden ve Birleşik Krallık dışından birçok araştırmacıdan oluşan bir ekip tarafından ortaya atılan iki sistematik görüş, organik gıdaların daha sağlıklı ve daha besleyici olduğuna dair hiçbir kanıtın olmadığını iddia ediyor. Organik yiyeceklerin daha sağlıklı olduğu fikri, organik çiftliklerin tarım ilacı kullanmadığına dair oluşturulan yaygın bir inanıştan kaynaklanıyor. 2010 tarihli bir anket, tüketicilerin% 69’nun bunun doğru olduğuna inandığını ortaya koyuyor. Toprak Derneği’nin bir araştırması ise İngiltere’de organik gıda tüketicilerinin %95’inin organik ürünleri “pestisitler”den korunmak amacıyla satın aldığı bulgusuna ulaştı. Aslında, organik tarım yapan çiftçiler de...

Devamı…

Bir meme kanseri mücadelesi: Kayıplara rağmen savaşı kazanmak…

“Göğüslerinizi kaybetmek zor olmalı.” Hatta doktorum, diğer bir deyişle göğüslerimi 4 kez kesen adam bile, “tabii ki üzgün olacaksın, göğüslerini daha yeni kaybettin.” dedi defalarca. Vücudumdaki kanser hücrelerini öldürmek için bedenime bir tür zehir döken onkolog ise saçlarımı kaybedeceğimi söyleyerek beni defalarca uyardı. Millet, göğüsler eldiven değildir ve ben onları kaybetmedim! 75 beden göğüslerimi kestiriyordum çünkü memelerim beni öldürmeye çalışıyordu. İşte fark buradaydı. Saçlarımı da kaybetmedim, henüz kanser hücrelerini yok etmek için vücuda zehir dökmekten başka daha iyi bir çözümle karşılaşmadık ve kanserden kurtulabilmek için aldığım kemoterapi sırasında onları kestirmem gerekiyordu. Sıradan  bir kazayla vücudumun iki parçasını kaybetmedim, onlar bir...

Devamı…

Dünyanın çeşitli ülkelerinden annelerin "kayıp" fotoğrafları

83 yaşındaki fotoğrafçı Ken Heyman, Nisan ayında ajansı Woodfin Camp’ten bir telefon alır. Kapatılma sürecine giren bir depoda fotoğraflarının olduğunu ve onları alması gerektiğini öğrenir. Heyman’ın farklı dönemlere ait fotoğraflarının bulunduğu onlarca tozlu kutu orada durmaktadır. Heyman, depodaki kutulardan birinde “Mothers” yazılı bir dosya görür ve 1965 yılında “Family” isimli kitap için çektiği fotoğrafların burada olduğunu hatırlar. İşte 50 yıl sonra ortaya çıkan dünyanın çeşitli ülkelerinden annelerin unutulmuş...

Devamı…