Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Otizm ve insan hakları

Otizmli bireyler, yaşadıkları her ülkede, vatandaş olmalarından kaynaklanan tüm haklara sahip olmakla birlikte, bu haklardan yararlanmalarını kolaylaştıracak pozitif ayrımcılıktan da yararlanabilmeliler. Otizmli bireylere ilişkin düzenlemelerde ilk akla gelecek başvuru kaynakları, 1975 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından Zihinsel Engelli Kişilerin Hakları’nı ve Engelli Kişilerin Hakları’nı ayrı başlıklar altında düzenleyen metinler. Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı, bu metinlerden yola çıkarak Otizmli bireylerin, içinde bulundukları toplumda insan onuruna yaraşır şekilde yaşayabilmek için sahip olmaları gereken hakları şöyle sıralıyor: Otizmli bireylerin; 1. Yeteneklerinin elverdiği ölçüde bağımsız ve eskiksiz bir yaşam sürmeye, 2. Kolay ulaşılabilir, tarafsız ve doğru tıbbi yardım almaya, 3. Kolay ulaşılabilir...

Devamı…

Çin'den dahiyane icat: Sahte organik gıda

İnsanın aklına gelebilecek her türlü ürünün taklidini üretmekle meşhur olan Çinliler, organik gıdaların da sahtesini üretmiş. Cornucopia Institute’ün bir raporla dile getirdiği iddiaları, gıda sağlığı konusunda ilginç haber ve yorumları ile bilinen NaturalNews haber portalı da doğruluyor. İşin daha da ilginç tarafı, Çin’den gelen bazı ürünlere organik sertifikasının bizatihi ABD Tarım Bakanlığı tarafından verilmesi. Oysa NaturalNews’ün iddiasına göre özellikle Çin’in ABD pazarına sokmaya çalıştığı ve başardığı organik etiketle sunulan “chlorella” adlı üründe ciddi miktarda “endüstriyel metal” kalıntıları bulunuyor. 2009 yılında ABD Tarım Bakanlığı Çin’den gelen “organik” etiketli ürünleri mercek altına alacaklarını duyurmuş, ancak ne hikmetse organik olmadıkları uzman olmayan...

Devamı…

Ebeveynliği savunmak

Hep böyleydi, ama şu son zamanlarda ebeveynlik kurumu iyiden iyiye büyüyen bir saldırı altında. Eleştiri okları her yandan geliyor. Biz ebeveynler kimilerince fazla müdahaleci, kimilerince de ilgisiz olmakla eleştiriliyoruz. Kimileri de çocuk yetiştirmekle ilgili gelenek ve değerlerden nasibimizi almadığımızı düşünüyor. Onlara göre çocuklarımızın hem fazla üstüne düşüyoruz, hem fazla serbest bırakıyoruz, hayatın fazlaca merkezine yerleştiriyoruz, fazlaca görmezden geliyoruz… Her hal-ü-kârda bütün ebeveynler kötü. Kimileri özellikle, çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için fazla yorduğumuzu söylüyorlarlar. Çocuklarımızın başarısızlıklarından korktuğumuzu, dolayısıyla onları birer yarış atı gibi yetiştirdiğimiz iddia ediliyor. Dolayısıyla bize çocuğumuzu saygısız, başkalarına karşı ilgisiz, bencil bireyler olarak yetiştirdiğimiz telkin ediliyor sürekli. Kimi...

Devamı…

Antartika'nın yüzeyi genişliyor mu?

Bilim insanları, Antartika’da sonbahar ve kış aylarında yüzey buzlarında yaşanan genişlemeye yeni bir açıklama getirdi: Buzlar, altan gelen soğuk suyu donduruyor. Araştırmayı yapan Hollanda Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü KNMI’dan bir ekip, küresel ısınma var mı yok mu tartışmasının “ısınma var” cephesinde yer alıyor. Antartika’da sonbahar ve kış aylarında yüzeydeki buzlar genişliyor. Çelişkinin merkezinde “madem küresel ısınma var Antartika’nın yüzey buzu sonbahar ve kış mevsimlerinde neden genişliyor?” sorusu bulunuyor. tıklayın Biliminsanları, Antartika’nın tabanındaki buzul katmanlarının tıklayın eridiğini söylüyor. KNMI’dan ekip, dip katmandaki buzların erimesi sonucu ortaya çıkan suyun yüzeye yaklaştığında buradaki buz katmanı tarafından “dondurulduğunu”, yüzey buzlarının bu nedenle genişlediği sonucuna...

Devamı…

Çocuk, suç, sinema…

Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin bu yılki teması “Suça Sürüklenen Çocuklar” olarak belirlendi. Organizasyondan yapılan açıklamada, “suça sürüklenen çocukların yargılama aşamasında maruz kaldığı psikolojik açıdan tahrip edici süreç ile bu çocuklara uygulanan yaptırımların çocuklar üzerinde bırakabileceği daimi etkilerine” dikkat çekildi. Bu sürecin rehabilitasyondan uzak olduğu vurgulandı ve “suça sürüklenen çocukları topluma kazandırabilir mi” diye soruldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin düzenlediği etkinlik adalet-sinema ilişkisinin üzerinden şekilleniyor. Festivalin geçen seneki teması kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıktı. Ana temayla bağlantılı kısa filmlerin katılabileceği Uluslararası Altın Terazi Kısa Film Yarışması’na 1 Ocak 2012’den sonra çekilmiş kısa filmler katılabilecek. Uluslararası Suç ve Ceza...

Devamı…

Günler uzun, yıllar kısa

Sevgili 20 yıl sonraki ben, Bugünlerde göğsün boş, Finn çoktan 22 yaşına geldi, Reed 25, Tate ise 28 oldu. Muhtemelen daha az çamaşır yıkıyorsun, eminim gereğinden fazla yemek yapıyorsun. Annem de ben ve erkek kardeşim evden ayrıldıktan sonra bizim de sofraya oturacağımızı düşünerek hazırlamıştı sofrayı gene uzun süre. Merak etme bir gün sen de alışacak, hatta daha az çamaşır yıkıyor olmaktan mutluluk duyacaksın. Sana küçük bir notla şimdiki zamanı, yani senin geleceğinden bakıldığında, 20 yıl öncesini hatırlatmak için yazıyorum. Hani olur da hatırlamakta güçlük çekersin belki diye. Çünkü bir şekilde unutacaksın bugünleri ve uykusuz geceleri. Bu notu okuduğun gün...

Devamı…

49 bin öğrenciye diploma yok

İlköğretimi sekiz yıl okuduktan sonra zorunlu eğitimi terk eden ‘kaçak’ 49 bini aşkın öğrencinin bakanlığın genelgesine göre ilköğretim diploması bile alamayacakları ortaya çıktı. 4+4+4 sistemiyle 12 yıla çıkarılan zorunlu eğitimi sekizinci yıldan sonra bırakan ve herhangi bir liseye kaydolmayan 49 bini aşkın öğrencinin, ilköğretim diploması bile alamamakla yüz yüze kaldığı bildirildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 12 yıllık eğitimi bitirmeyenlere herhangi bir diploma verilmeyeceğine ilişkin geçen mayıs ayında genelge yayımladığını hatırlatan CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, konuyu parlamento gündemine taşıdı. 37 bini kız öğrenci Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı 2012-2013 eğitim öğretim yılı istatistikleri, okulu sekiz yıllık eğitimden sonra bırakan öğrencilerle ilgili...

Devamı…

Selma Hayek: Dişi kuş olmayı sevdim

Mexico’nun Coatzacoalcos bölgesinde büyüdüm. Bunun bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum. Annem Diana opera şarkıcısı, babam Sami ise bir petrol şirketinde yöneticiydi. Bir de erkek kardeşim var, onun adı da Sami. Küçük bir topluluk içinde yaşadık. Okyanusa yakındı evimiz, canımız istediği zaman dışarıya çıkıp komşu çocuklarla oynayabiliyorduk. Koşmak, sokaklarda ve sahilde futbol oynamak serbestti. Çocukluğumu geçirmek için daha güzel bir yer hayal edemezdim. Annem kendisini insanlara yardım etmeye adamıştı, tabii babamın parasıyla yapıyordu bunu. Babamın çok güzel bir sesi vardı ama yoksulluk yüzünden müzik eğitimi alamamıştı. O ve annem düzinelerce müzik öğrencisine burs verdiler. Annem kasabada bir okul açtı ve çocuklarla...

Devamı…

Çocuklara asla söylenmemesi gereken 10 şey

İşim, birçok öğrenciyle, genç erişkinle ve ebeveynlerle görüşmemi gerektiriyor. Bu görüşmelerden öğrendiğim iki şey var. İlki ebeveynlik giderek zorlaşıyor. İkincisi, çocukların yaşadıkları sorunların büyük bir bölümü ebeveynlerinden kaynaklanıyor. Kendim ebeveyn değilim, ama ebeveynlerin çocuklarına söyledikleri kimi şeylerin onları nasıl acıttığını görebilecek deneyime sahibim. Yaptığım görüşmelerden yola çıkarak bir çocuğa, hele de bir ebeveynin asla söylememesi gereken şeylerin bir listesini yaptım. 1. İşe yaramazın tekisin. Tam bir başarısızlıksın. Ne kadar çok ebeveynin bu cümleleri çocuklarına hem de her gün bir kaç kez, kızdıkları ilk anda söyleyiverdiklerini bilseniz şaşırırdınız. Sıradanmış gibi gelmesin, çocukların ne demek olduğunu gayet iyi anladıkları cümleler bunlar....

Devamı…

Rüya mı, gerçek mi?

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Türkiye’de yalnızca 24 çocuğun sokakta yaşadığını açıkladı. Uzun Çorap’ın kafası karıştı. Hükümet yalnızca kayıt altına aldıklarını sayabildiği için mi rakam bu kadar düşük, yani sokakta yaşayan çocuklar artık bir şekilde kayıt dışına mı çıktı? Yoksa ve ne iyi ki, yapılan çalışmalar sonuç verdi ve sokakta yaşayan çocuk sayısı bu kadar azaldı mı?  Fatma Şahin, yukarıdaki rakamı MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin soru önergesine verdiği cevapta telaffuz etti. Sokakta yaşadığı veya çalıştırıldığı tespit edilen çocuklara yönelik hizmetlerin Çocuk ve Gençlik Merkezleri’nce yürütüldüğünü belirten Şahin, bu çocuk ve gençlerin, eşler arası anlaşmazlık, ihmal, kötü alışkanlık,...

Devamı…