Advertisement

Yazar: Uzunçorap

Dilek dilenmedi, hakkını istedi ve aldı

Dilek Özçelik, Bakan Erdoğan Bayraktar’dan para değil, kendisi gibi başka hastaların da kullandığı bir ilacın SGK’nın geri ödeme listesine alınmasını talep ediyordu. Derdini dinlemek yerine cebine para sıkıştıran bakanı “Ben dilenci değilim” diye çıkışarak geri çeviren Dilek’in tavrı, pek çok hastanın derdine deva oldu. Tedavisi için kendisinden yardım isteyen Dilek Özçelik isimli kanser hastası kıza para veren Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan Bayraktar, şöyle konuştu: “Esas olan bu kızımızın tedavi olmasıdır, şifa bulmasıdır. Gerisi teferruattır. Orada ‘İlaçlarımı alamıyorum’ dedi. Biz de orada bir harekette bulunduk ama bunların hiçbiri önemli değil. Genç bir yavrumuz tedavi...

Devamı…

Diabetes mellitus ve çocuk

Diabet karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmalarının çalışma sistemlerinde ciddi aksaklıklara ve bunun sonucu olarak çok sayıda organda fonksiyon kaybı ve özellikle çocukluk döneminde büyüme gelişme geriliğine neden olan kronik ve sinsi bir hastalıktır. Temel sorun vücutta çok sayıda görevi olan insülinin eksikliğidir. İnsülin hormonunun eksikliği tüm hücre fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. En belirgin etkisi tüm vücudumuzdaki -özellikle küçük damarların- duvar yapılarını bozarak görme kaybı, böbrek yetersizliği, vücut sinirlerinde yapısal bozukluklar (nöropati), iskemik kalp hastalığı (infarktüs) ve ekstremitelerdeki atar damarların tıkanması sonucu ayak, parmak kayıplarıdır. Hastalık seyrinde önemli olan erken dönemde tanınması ve hastalık sürecinin iyi yönetilmesidir. Doktor kontrolünde kan şekerinin...

Devamı…

İstanbul'u boğacaklar

İstanbul’a yapılacak 3. havalimanı için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunu göre; havalimanının yapılması halinde kirlilik artacak, canlı yaşamı yok olacak, 657 bin ağaç zaruri olarak kesilecek. Proje alanının yüzde 80’inin orman alanı olduğuna dikkat çekilen raporda, bölgedeki heyelan riskine ve derelerin tahrip olma tehlikesine de vurgu yapıldı. Yapılması planlanan İstanbul Bölgesi 3. Havalimanı projesinin çevreye etkisiyle alanın projeye uygunluğunun incelendiği rapor, Ak-Tel Mühendislik tarafından hazırlanarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunuldu. Arif Balkan ve Burcu Ünal’ın Milliyet’teki haberine göre, Bakanlığın geçtiğimiz günlerde internet sitesinde yer alan rapora göre proje, orman ekosisteminden su ekosistemine geri dönüşü olmayan doğa tahribatı yaratma...

Devamı…

Çevre dostu değilseniz, okumayın!

Işık kirliliği çok kötü bir şeydir. Çoğu kişinin düşündüğünün aksine ışık kirliliğinin tasarrufla alakası yoktur. Gereğinden fazla ışık, yani enerji tüketmek belki bize ekonomik açıdan zarar verir ama ışık kirliliğinden sadece enerji tasarruf ederek kurtulamayız. Işık kirliliği gereksiz ışık olması demektir. Farklı kaynaklardan açığa çıkabilir. Bazıları şöyledir: – Yol, cadde ve sokak aydınlatmaları – Park, bahçe ve spor alanlarının aydınlatmaları – Turistik tesislerin, binaların dış kısmındaki aydınlatmaları – Reklam panolarından çıkan ışıklar – Güvenlik amacıyla aydınlatma – Evlerden, binalardan fazlaca çıkan ışıklar Işık kirliliği her çeşit anlamsız aydınlatmayı içine alır. Eğer bir sorunuz varsa, yazabilirsiniz, yorum atabilirsiniz. Ama asıl...

Devamı…

Bayraktar'a Selimiye Camii'nde vicdan dersi

Çevre Bakanı Erdoğan Bayraktar, kanser tedavisi gören ve kendisinden yardım isteyen genç kızın cebine para koydu. Kendisine dilenci muamelesi yapıldığını söyleyen üniversiteli kız Bayraktar’a giderek, “Ben dilenci değilim, tedavim için yardım istedim” dedi ve parayı Bayraktar’ın eline tutuşturup ağlayarak uzaklaştı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, iki günlük Trakya gezisi kapsamında bugün Tekirdağ’dan Edirne’ye geldi. Bayraktar’ın yanına üniversite öğrencisi olduğunu söyleyen kemoterapi gördüğü için saçları dökülen genç bir kız yaklaştı. Bakanın elini tutan genç kız, kanser hastası olduğunu söyleyerek, yurt dışından ilaçlarını getirtemediği için yardım istedi. Bunun üzerine Bakan Bayraktar cebinden çıkardığı parayı yardım isteyen genç kızın hırkasının cebine...

Devamı…

Bir babanın itirafları: Hepimiz klişeyiz

Birkaç yıldır, dünyayı yeni bir trend sardı. Karın ağrısından yakınan bir takım babalar, ebeveynliğin ne kadar zor olduğundan bahsedip duruyor. Bu yakınmaların hiçbir orijinalliği yok. Aslında, her zaman olduğu gibi, bugün de ebeveynlik yükü kadınların üzerinde. Ama iş ağlamaya gelince, babaların sesi daha çok çıkıyor. Bunları düşünerek en çok ağlanılan mevzuları şöyle bir sıralayayım dedim. Ebeveynliğin birinci sırrı: Hasta çocuklar eğlenceli değildir. Benim ebeveynlik öyküm yaklaşık bir buçuk yıl önce başladı. Çocuklarımın ikisi de hasta oldular. Ağır bir grip geçiriyorlardı. Acil servisi arayacak bir durum yoktu, ama evde kalıp onlara bakmak gerekiyordu. İşte o zaman hasta çocukların hiç de...

Devamı…

Çocuk istismarcısına en fazla 18 yıl

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’nın ortaklaşa hazırladığı “Çocuk İstismarı Taslağı”nda sona gelindi. Gölcük’te 13 yaşındaki bir çocuğa yönelik istirmar olayıyla yeniden gündeme gelen taslakla, cinsel istismar suçlarına yönelik cezada üst sınır 18 yıl olacak. Mağdur çocuk engelliyse, ceza yüzde 50 oranında artırılacak. 15-18 yaş grubuna yönelik cinsel istismar suçlarına kamu davası kapsamına girecek, savcılık şikayet olmasa dahi dava açacak. Mahkemeler Adli Tıp’tan mağdurun ruh sağlığının bozulduğu yönünde rapor istemeyecek. Taslakla, pedofili hastalarına kimyasal hadımının önü de açılacak. Taslakta yer alan “çocuklara cinsel taciz ve istismarda bulunan pedofili hastalarına tıbbi müdahale yapılabilir” hükmünün uygulama içeriği ise Sağlık...

Devamı…

Çorum'un yolları ondan sorulur

Çorum’un Bayat İlçesi’ne bağlı ve 35 kilometre uzaklıkta bulunan Kalınpelit Köyü’nde oturan Sultan Göktan, 7 yıldır köyden il ve ilçe merkezine yolcu taşıyarak ailesinin geçimini sağlıyor. Eşi Dursun Göktan’ın psikolojik rahatsızlığı bulunduğu için çalışamadığını dile getiren Sultan Göktan şunları anlattı: “20 yıllık evliyim. Şoförlüğü küçük yaşta traktör sürerek öğrendim. Eşim benim yardımcım gibidir. Yolcularla o ilgilenir. Biraz psikolojik rahatsızlığı olduğu için onu yanımdan ayırmam. 5 çocuğumun 4’ü okuyor. Evin tüm yükü benim omuzlarımda. Ben bir gün çalışmasam ertesi gün hepimiz açız. Bu nedenle ben hep çalışmalıyım. Haftanın belirli günleri şehre yolcu taşıdığım gibi, boş zamanlarımda da komşularıma traktörle tarla...

Devamı…

İlaçsız Yaşam, pekala mümkün!

Endüstriyel tıp, daha fazla kazanç dürtüsüyle mümkün olduğu kadar çok ilaç satmayı hedefliyor. İnsanları tam tedavi etmeyerek hayat boyu ilaca mahkûm etmek, ticari tıp sisteminin en büyük arzularından biri! Bu anlamda ‘tedavi sektörü’ zaman zaman bir labirenti andırıyor. Sürekli ilaç alıyorsunuz ama iyileşemiyorsunuz, üstelik bu ilaçların yan etkileriyle vücudunuzun başka başka yerleri arıza veriyor. İşin içinden çıkamıyorsunuz! Çözüm mü? En iyisi bu labirente hiç düşmemek, yani hastalanmamak… İşte İlaçsız Yaşam size hastalanmamanın yollarını göstermek, vücudun en önemli kalkanı olan bağışıklık sistemini savaşa hazırlamayı öğretmek için yayımlandı. Fitoterapi alanında yüksek lisans yapan ilk Türk hekimlerinden biri olan Dr. Ümit Aktaş’a...

Devamı…

Kreş Haktır Platformu kuruldu

Kadın, LGBT, emek, meslek ve hak örgütleri, sendikaların kadın yapıları biraraya gelerek Kreş Haktır Platformu’nu kurdu. Platform bugün düzenlenen bir basın açıklamasıyla, çocuk bakımının sadece kadınların değil erkeklerin de sorumluluğu olduğunun altını çizdi, bakım hizmetlerinin devlet tarafından sosyal haklar bağlamında verilmesini talep etti. Platformun “Yaşamın her alanında eşitlik, bakım hizmetlerinde ortak sorumluluk” kampanyasının afişleri Türkçe, Arapça, Ermenice, Fransızca, Hemşince, İngilizce, Kurmanci, Rusça ve Zazaca olarak dokuz dilde hazırlandı. Asgari ücret 780 lira iken, metropollerde 700-800 lira, diğer illerde ise 400-500 lira olan kreş ve yuva ücretlerinin hizmete erişimde büyük bir engel olduğunu belirten Platform, çocuk bakım ve eğitim hizmeti...

Devamı…