Yeni Zelanda’nın Auckland Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, trans öğrencilerin sağlık hizmetlerine erişimlerinin daha düşük, intihar ve depresyon risklerinin ise daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Dünyada ilk kez trans öğrencilerin durumuna ilişkin ulusal çapta yürütülen çalışmada görüşülen 8000 öğrenciden 96’sı kendini trans olarak tanımlıyor.
Sağlık hizmetlerine erişimde cinsiyet kimliği engeli
Ergen Sağlığı Araştırma Grubu’nda çalışmayı yürüten Dr. Terryann Clark, sanılanın aksine cinsiyet kimliğini sorgulayan gençlerin sayısının fazla olduğunu belirtti.
“Sağlık çalışanları olarak cinsiyet kimliğini sorgulayan gençlere nasıl yaklaşmadığımız bize öğretilmedi” diyen Clark’ın çalışması, trans öğrencilerin sağlık hizmetlerine erişimde sıkıntılar yaşadığına dikkat çekiyor.
Çalışmaya göre ayrıca her beş trans öğrenciden biri haftada en az bir kez zorbalığa maruz kalıyor. Son bir yıl içerisinde intihar girişiminde bulunanların oranı da aynı.
Transları Yok Saymayan Bir Eğitim Sistemi
Dr. Clark, çalışmanın ışığında ne yapılması gerektiğini şu sözlerle açıklıyor:
“Okullarımızın ve sunulan hizmetlerin güvenli olduğundan emin olmalı ve trans öğrencileri dışlamak yerine topluma dâhil etmeyi unutmamalıyız.”
Çalışma ayrıca soyunma odalarından spor takımlarına, öğrenci kayıtlarından kılık kıyafet kurallarına kadar trans öğrencilere yönelik düzenlemeler yapılmasını öneriyor.