Havale, aileleri çok korkutan ve yanlış olarak ateşle karıştırılan bir kavramdır. Bunun sebebi, çocuklardaki havalelerin genellikle “ateşli havale” denilen bir rahatsızlığa bağlı olmasıdır. Sara ve başka bazı hastalıklarda da havaleler görülür.
“Havale”, “nöbet” ve “konvülsiyon” kelimeleri genelde eş anlamlı olarak kullanılır.
“Sara” ile “epilepsi” de eş anlamlıdır.
Havaleler nasıl olur?
Havaleler, beyindeki yanlış biyoelektrik sinyallerin ani yayılması sonucu şuurun ve vücudun çeşitli şekillerde tutulmasıyla oluşur. Bu sırada şuur kaybı, vücutta kasılmalar, morarma, gözlerin bir noktaya dönük kalması görülebilir. Yanlış biyoelektrik sinyallerin kesin sebebi bulunamayabilir, veya genetik (ırsi) olabilir. Menenjit, beyinde tümör, kanama, doğuma veya kazalara bağlı zedelenme de etken olabilir. Ayrıca kan şekeri ve tuzlarındaki düşüklük, zehirlenmeler veya nadir bazı metabolik bozukluklar da havaleye yol açabilir.
Ateşli havale ne zaman görülür?
Ateşli havale sadece erken çocukluk çağında görülen ailesel olabilen bir rahatsızlıktır. Ateşin hızla 38-38,5 derece üzerine çıkmasıyla olur. Çocukların yüzde dördünde görülebilir. 6 yaşına kadar tekrarlayabilir.
Sara (epilepsi) nedir?
Tekrarlayan havaleleri (nöbetleri) olan çocuklara sara tanısı konur. Sara nöbetleri de ateşle ortaya çıkabilir ve ateşli havalelerle karışabilirler. Bu ayrımın doktorlar tarafından yapılması önemlidir çünkü sarada düzenli tedavi gerekirken ateşli havalelerde gerekmez. Sara hastalıkları nöbet çeşitlerine göre farklı seyirler gösterirler.
Havale (nöbet) çeşitleri nelerdir?
En iyi bilinen havale olan büyük nöbetlerde (grand mal) şuur kaybı, tüm vücutta kasılmalar, çenenin kilitlenmesi, ağızdan köpük gelmesi, idrar kaçırma görülebilir.
Absans nöbetleri (petit mal) uyarılmayla kesilemeyen dalmalar olarak görülür.
Vücutta sadece bazı kısımları tutan çekilmeler ve atmalarla seyreden basit nöbetler de vardır.
Uykudan uyanıp geçici olarak konuşamama ve yüzde çekilmelerle seyreden havaleler çocuklarda sık olan bir çeşittir.
Dalgınlaşma, ağız şapırdatıp yutkunma ve bazı otomatik hareketler de havale bulgusu olabilir. Beraberinde şuurda bulanma, şaşkınlık, hayal görme olabilir.
Bebeklerde ardarda gelen irkilmeler gözden kaçırılmaması gereken bir havale çeşididir. Uykudaki düzensiz irkilmeler havale değildir.
Sara tanısı nasıl konur?
Ailenin nöbete dair gözlemleri en önemli tanı aracıdır. İyi tarif edilen ve tekrarlayan nöbetler bir uzmanın sara tanısı koyması için yeterlidir. EEG tetkiki beyindeki biyoelektrik dalgaları göstererek tanıda yardımcı olabilir. Görüntüleme (MRI, BT) ve kan tetkikleri sebepleri araştırmak için gereklidir.
Havaleler önceden anlaşılır mı?
Bir çok çocukta havaleler aniden, uyarı vermeksizin olur. Nadiren bazı korkular ve karın ağrısı, ışıklar görme, kötü kokular gibi duyumsamalar havaleden önce hissedilir, aura olarak adlandırılırlar. Kimi çocukta da havale öncesi sinirlilik ve huzursuzluk görülür.
Havale sırasında beyin zarar görür mü?
Çoğu havale dakikalar içinde kendiliğinden durur ve tüm korkutuculuğuna rağmen çocuğa kalıcı zarar vermez. Bu sırada morarma olsa bile beyin tamamen oksijensiz kalmaz. Havale sırasında düşüp, çarpıp yaralanma daha önemli bir tehlikedir. Her havalede beyinde hücrelerin öldüğü doğru bir inanış değildir. 20-30 dakikadan uzun süren havalelerin kalıcı etkileri olabilir.
Havale sırasında neler yapılmalıdır?
Sara veya ateşli havalelerde ilk yapılacak olan hastayı yan yatırmak ve ağızdaki salya ve köpüğün gırtlakta birikmesini engellemektir. Hastanın ağzını açmağa çalışmak, dilini çekmek, soğan koklatmak gereksiz ve zararlıdır. Havale sırasında hasta dilini ısırıp kanatabilir ama dil yutma, tamamen koparma gibi inanışlar yanlıştır. Yapay solunum gerekli değildir. Eğer ateş varsa ilaç veya soğuk uygulamayla düşürülmelidir. Havale 5-10 dakikadan uzun sürerse acil bir tıp merkezine gidilmelidir.
Havalenin (nöbetin) bittiği nasıl anlaşılır?
Havale, genellikle kasılmaların olduğu dönemdir. Havaleden hemen sonra derin uyku ve hırıltılı soluma görülebilir. Bu aşamada havale tamamlanmıştır ama hasta kendine gelemez. Kasılmalarla seyretmeyen havalelerin ne zaman bittiğini değerlendirmek zordur. Hasta yavaş yavaş kendine gelmeğe başlamazsa doktora baş vurmak gerekir.
İlk ateşli havale sırasında ne yapılır?
Ateş ve havale, menenjit gibi çok tehlikeli hastalıkların ilk belirtisi olabileceğinden çocuk derhal doktora götürülmelidir. Değerlendirme sonrası (bu belden su almayı da gerektirebilir) böyle tehlikeli bir hastalık söz konusu değilse rahatsızlığın ateşli havale olduğu düşünülür. Genelde çocuklar birkaç saat içinde eski normal hallerine dönerler. Menenjit gibi hastalıklarda ateş düşse bile çabuk düzelme olmaz.
Ateşlenmelerde neler yapılmalı?
Her ateşlenme ile beraber havale görülmez. Ateş düşürücü şurup ve fitilleri belli aralıklarla kullanmak, bunlar etkisiz kalırsa ıslak bezlerle vücudu soğutmak gerekir. Bazen bunlara rağmen veya ateşin aniden yükselmesiyle hiç müdahale edilemeden havale gelişebilir. Havale durdurucu ilaçlar doktorun önerdiği şekilde ya havale sırasında ya da ateş çok yükseldiğinde kullanılabilir. Bu ilaçların dengesizlik, sinirlilik, uyku hali gibi yan etkileri olabilir.
Ateşli havalelerin kalıcı etkisi olur mu?
6 yaş sonrası ateşli havaleler kendiliğinden kaybolur ve ilerde çocuğun gelişimini, okul hayatını etkileyecek sorunlar bırakmaz. 20-30 dakikadan uzun süren ateşli havaleler kalıcı etki açısından risklidir.
Saralı çocuklarda nelere dikkat etmeli?
Sara tedavisi yapılan çocuklara, doktorun özellikle belirttikleri dışında kısıtlama yapılmaz. Okul ve ev ortamında normal yaşantılarını sürdürebilirler. Özel korumacı bir yaklaşım gereksiz, hatta yanlıştır. Korkuların, stresin ve yorgunluğun havaleye yol açtığı genelde doğru değildir. Ancak uykusuzluk havale oluşumunu kolaylaştırabilir. Nöbetlerin uykudayken olup duyulmaması pek olası değildir. Çok kaygılanılıyorsa odadan odaya diafon sistemi ile tedbir alınabilir. Çocukla beraber yatmaya başlamak psikolojik gelişimi olumsuz etkileyebilir.
Sara hastası özürlü müdür?
Sara, halk arasında çok korkutucu bilinmekle beraber, özellikle çocuklarda tedaviye iyi yanıt verir. Zeka ve öğrenme sorunları ufak bir grup hastada görülür. Tedavinin aksatılmaması, ilaçların ihmal edilmemesi çok önemlidir.
Sara tedaviyle iyileşir mi?
Nöbetlerin tekrarlamasının ilaçla kontrol edilmesiyle, saranın geçtiği gözlenmiştir. Birçok çocukta hayat boyu tedavi gerekmez, ama tedavi birkaç sene sürebilir. Havalelerin tekrarlaması tedavi süresini uzatır. Bazı sara çeşitleri ise ergenliğe doğru kendiliğinden iyileşir.
Havale veya sara kavramlarından korkmak yerine bu konudaki bilgisizliği ve yanlış inanışları gidermek çok önemlidir. Bunun için ailenize, çocuğunuza ve çevrenize açıklama yapmaktan kaçınmayın, gerektiğinde uzmanlara danışın.
Çocuk nörolojisi hakkında daha detaylı bilgiler ve Dr. Sinan Çomu’nun diğer yazıları için:
http://sinancomu.info