Tost makinesindeki hayatlar
Her sabah işe giderken, apartmanın önünde, aynı saatlerde karşılaşıyoruz onlarla. Biri küçücük daha, ağır okul çantası daha da belirginleştiriyor bu halini. Diğeri büyük, ortaokul öğrencisi olmalı. Küçük olan duygularını yabancılara göstermenin bir zayıflık olduğunu öğrenmemiş henüz. “Her şey yolunda” maskesini takmayı beceremiyor yüzüne, beni görünce hemen çeviriyor başını. Sabahın kör karanlığında evden sokağa fırlatılmış gelmesini hiç de istemediği bir okul servisini bekliyor zaten, bir de komşu teyzeyle mi uğraşacak? Avucunu yalasın bütün teyzeler; mademki uyku yok ona, nazlana nazlana yapacağı bir kahvaltı yok, mademki oyun olasılığı alınmış elinden, o da hiç kimseye iyi davranmayacak işte. Bana bakacağına sokak köpeklerine,...
Devamı…