Domates fidelerim ve doğmamış çocuklarım

Üniversitenin ilk yıllarıydı. Burdur’da anneannemin göl evindeydik. Her sabah hepimizden önce uyanır, kahvaltıyı hazırlar, sonra ince ve melodik bir sesle ”kahvaltıya buyruuuuuğğğğnnn” diye aşağı kattan merdiven aralığına doğru bağırarak bizi uyandırırdı. Böyle tatlı serin bir göl evi sabahında, anneannemin ”kahvaltıya buyrun” çağrısındaki beklenmedik hüzünlü minör tınının merakıyla, pijamalarım üzerimde merdivenden indim. Bir baktım bahçedeki kahvaltı masasının kenarında oturuyor. Elinde kırılmış bir biber fidesi,anneannem, gözyaşları pıtır pıtır pazen eteğinin çiçekli desenine düşerek, ağlıyor. -Anneannecim n’oldu? -Bahçenin kapısı açık kalmış a yavrum, biber fideleeem hep gırılmış. Kim etti ki bunu, vicdansızlar ühühüh. -Ayyy, ağlama annanecim, yine büyür… O anda anneannemin kırılmış...

Devamı…